Uluslararası Enerji Ajansı yeni ve kapsamlı raporunda, dünya ülkelerinin 2050 yılına kadar karbondioksit emisyonlarını sıfıra indirmesi için ayrıntılı bir yol haritası paylaştı.
Dünyanın önde gelen enerji ajansı, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini önlemek adına tüm dünya uluslarının, yeni kömürlü termik santralleri, petrol ve gaz sahalarını onaylamayı derhal bırakması gerektiğini bildirdi.
Raporda, dünyanın benzinle çalışan araçları hızla devre dışı bırakması gerekeceği uyarısı yapıldı.
"Dünya, geri dönüşü olmayan bir hasarla karşı karşıya"
Akademisyenler ve çevreciler daha önce de benzer tavsiyelerde bulunurken, Uluslararası Enerji Ajansı ilk kez emisyonlarda bu kadar ciddi kesintiler gerçekleştirmenin yollarını tartıştı.
Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği (AB) de dahil olmak üzere birçok büyük devlet geçtiğimiz günlerde, küresel ısınmadan sorumlu emisyonları yüzyılın ortasına kadar sıfırlama sözü verdi.
Ancak Ajans, pek çok dünya liderinin sistemin geri dönüşümüyle henüz başa çıkamadığı konusunda uyardı.
Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Fatih Birol, "2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak için gereken değişikliklerin büyüklüğü hala birçok hükümet ve yatırımcı tarafından tam olarak anlaşılmıyor" dedi.
Peki "net sıfır emisyon" ne demek?
Net sıfır emisyon, ülkelerin karbondioksit yaymayı tamamen durduracakları anlamına gelmiyor.
Bunun yerine enerji santralleri, fabrikalar ve araçların ürettiği karbondioksitin çoğunun önemli ölçüde azaltılmasını gerektiriyor.
Hedefe ulaşmak için yol haritası
Rapora göre, 2050 yılına kadar dünya çapında bu net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için her ülkenin fosil yakıtlardan şu anda yaptığından çok daha hızlı ve daha agresif şekilde uzaklaşması gerekecek.
Ajans örnek olarak, dünya çapında güneş panelleri ve rüzgar türbinleri kurulumlarının yıllık hızının 2030 yılına kadar 4 katına çıkması gerektiğini belirtti.
Güneş enerjisi endüstrisi için bu hedef, önümüzdeki 10 yıl boyunca her gün şu anda dünyanın en büyük güneş enerjisi santralinin eş değerini inşa etmek anlamına geliyor.
Buna göre, 2025 yılına kadar dünya çapındaki hükümetler binaları ısıtmak için daha temiz elektrikli ısı pompalarına geçecek.
2030'a kadar elektrikli araçlar, bugün sadece yüzde 5 olan yeni otomobil satışlarının yüzde 60'ını oluşturacak.
2035 yılına gelindiğinde, otomobil üreticileri yeni benzinli veya dizel yakıtlı binek araçları satmayı bırakacak.
2050'ye kadar, dünya çapında yollardaki neredeyse tüm arabalar ya pille ya da hidrojenle çalışacak.
2035 yılına ulaşıldığında dünyanın gelişmiş ekonomileri, elektrik santrallerinden kaynaklanan emisyonları sıfırlayacak, kömür ve gaz santrallerinden rüzgar, güneş, nükleer veya karbon yakalama gibi teknolojilere geçecek.
2040'a kadar, dünyanın geri kalan tüm kömür yakıtlı elektrik santralleri kapanacak ya da karbon yakalama teknolojisi ile yeniden donatılacak.
2035'te kamyonların yarısından fazlası elektrikli olacak.
2040 yılına dek, dünya çapındaki tüm hava yolculuğunun yaklaşık yarısı, sürdürülebilir biyoyakıtlar veya hidrojen gibi jet yakıtına daha temiz alternatiflerle desteklenecek.