Yaklaşık 7,5 milyonu köpek olmak üzere 80 milyon evcil hayvanın bulunduğu Fransa'nın ana kara topraklarında sürü halinde gezen başıboş köpeklere rastlanmıyor.
Ülkede "tehlike" arz edebileceği düşünülen evcil köpek türlerinin, halka açık alanlarda tasmayla dolaştırılması zorunluyken, belediye kararıyla tasma zorunluluğu tüm köpekler için de geçerli olabiliyor.
Tasmasız gezdirilen evcil hayvan sahiplerine 38 euro, eğer köpeği "tehlikeli" türler arasında ise 150 euroya kadar ceza veriliyor.
Ülkede evcil hayvanların sokağa bırakılması yasak. Bunu ihlal edenler 3 yıl hapis ve 45 bin euro para cezasına çarptırılıyor.
Her yıl 100 bin köpek ve kedi sokağa terk edilse de belediye ekiplerince bu hayvanlar hızla toplanıyor. Geçici bakım merkezlerinin ardından barınaklarda ağırlanan hayvanların sürü halinde başıboş gezmesinin önüne geçiliyor.
800 kadar barınakta sahipsiz hayvanların bakımı sağlanıyor
Fransa'da 800 kadar barınaktan 64'ünü işleten Hayvan Koruma Derneği (SPA) 1845'te kuruldu.
Ülkede sokağa terk edilen hayvanların sahiplenmeden önceki son durağı bu barınaklar oluyor.
Barınaklar, bağışlar ve "sahiplenme ücretleri" sayesinde faaliyetlerini gerçekleştirebiliyor. Barınaklardan hayvan sahiplenenler "sahiplenme ücreti" ödüyor. Bu ücret, sahiplenilen hayvanın türü ve yaşına göre değişebiliyor.
SPA'ya ait barınaklarda 6 aydan büyük bir köpek sahiplenmek isteyenler bunun için 270 euro ödüyor. 6 aydan küçük bir köpek yavrusunu sahiplenmek için ödenen ücret ise 360 euro.
SPA'nın Orgeval kasabası şubesinde ekip şefi Aurelie Ithurbide, AA muhabirine sahipsiz hayvanlara ilişkin prosedürü anlattı, Türkiye'de bu sorunun çözümüne ilişkin tavsiyelerde bulundu.
Ithurbide, kamuya açık alanda sahipsiz bulunan hayvanların geçici bakım merkezlerinden geçtikten sonra SPA barınaklarında ağırlandığını anlatarak barınaklarda sahipleri tarafından terk edilen hayvanların da bulunduğunu kaydetti.
Sahipsiz hayvanlar geçici bakım merkezlerine yönlendiriliyor
Vatandaşların sokaktaki sahipsiz hayvanları polis veya belediyeye bildirmesi gerektiğini söyleyen Ithurbide, ardından belediyenin bu hayvanlar için geçici bakım merkeziyle iletişime geçtiğini anlattı.
Ithurbide, bakım merkezine götürülen hayvanların ilk olarak üzerlerinde bir mikroçip veya dövmeyle bir kimlik numarası olup olmadığının kontrol ettiğini, kimliği belirlenen hayvanların sahiplerinin araştırıldığını kaydetti.
8 iş günü içinde sahipleri tarafından alınmayan hayvanların, bir müddet daha bu bakım merkezlerinde kaldığını veya sahiplenilmesi için barınağı olan derneklere transfer edildiğini dile getiren Ithurbide, geçici bakım merkezlerinin sahipsiz hayvanları ağırlamak zorunda olduğunu belirtti. Ithurbide, burada yer kalmayınca ve hayvanlar gelmeye devam edince, geçici bakım merkezlerinin hayvanları uyutmak durumunda kalabileceğini ifade etti.
Kedi ve köpekler için kimlik numarası zorunluluğu
Ithurbide, mikroçip veya dövme ile köpekler için 1999'dan bu yana, kediler için de 2012'den bu yana kimlik numarası zorunluluğu getirildiğini belirterek bu hayvanların barınakları olan derneklere gönderilmeden önce bir kimlik numarasına kavuştuğunu kaydetti.
Fransa'da sahipsiz köpeklerin "terk edilmiş" köpek olarak kabul edildiğini ifade eden Ithurbide, bu hayvanların kaçmış veya kaybolmuş olabileceğini, bu durumda sahiplerinin, hayvanlarını aradığını, öte yandan hayvanlarını sokağa terk edenlerin de olduğunu söyledi.
Hayvanlarını terk etmek isteyenler barınakla iletişime geçiyor
Ithurbide, evcil hayvanlarını terk etmek isteyenlerin barınakla iletişime geçtiğini belirtti. Terk etmek isteyenlerin çoğunlukla fazla düşünmeden hayvan sahiplendiği değerlendirmesini yapan Ithurbide, Fransa'da sahipsiz köpeklerin kısırlaştırılmadığını ifade etti. Ithurbide, "Ancak biz SPA olarak, tüm hayvanlarımızı kısırlaştırılmış olarak sahiplendiriyoruz." diye konuştu.
Türkiye'de sahipsiz köpek sürüleri için kısırlaştırma tavsiyesi
Türkiye'de sürü halinde gezen sahipsiz köpeklerin yeniden üremesini önlemek için yapılacak ilk şeyin kısırlaştırma olduğunu söyleyen Ithurbide, "(Sahipsiz köpekler) üredikçe sağlık sorunları artacaktır." ifadesini kullandı.
Ithurbide, kısırlaştırma kampanyalarının ardından bu hayvanların barınması için özel mekanlar sağlanmasını tavsiye ederek böylece trafik kazalarının ve saldırıların önüne geçilebileceğini ifade etti.