Fransa Ulusal Meclis seçimlerinin ilk tur sonuçları az çok netleşti. Sandık çıkış anketleri aşırı sağcı Le Pen'in bu turdaki zaferini gösteriyor. Bir önceki seçimlere göre sol ittifak da önemli bir kazanım elde etti. Meclisteki sandalye sayısını artırdı. Erken seçimin tek kaybedeni Macron oldu.
Macron şimdiden ikinci tur için aşırı sağa karşı ittifak arayışını yineledi. Sol ittifakı arkasına alıp Ulusal Meclis seçimlerinden güçlü çıkmak için erken seçime giden Macron, ilk turda hayal kırıklığına uğradı.
Aşırı sağın olası başbakan adayı Jordan Bardella'ya 8 Temmuz'da görevi verme zorunda kalma durumuyla karşı karşıya olan Macron, 9-11 Temmuz tarihlerinde NATO Zirvesi için ABD'de olacak.
Bu seyahat ertelenir mi bilinmez ama Macron'u ABD dönüşü 3. sıraya düştüğü bir Meclis, Cumhurbaşkanlığı karşısında oluşmuş parçalı da olsa geniş bir muhalefet bloku ellerini avuşturarak bekliyor. 'Mecliste 3'te 2 çoğunluğa sahip olma ihtimali güçlü olan, Macron'un partisi harici partiler bir araya gelip erken seçim kararı aldırabilir mi ya da Macron, ikinci tur seçimleri sonrası oluşacak olası net tabloyu başarısızlık olarak kabul edip erken seçim kararı alır mı?' 7 Temmuz sonrası Fransa'yı bekleyen sorular ve cevabını herkesin az çok bildiği ihtimaller bunlar.
Fransa şu anda yarı başkanlıkla ve 5. Cumhuriyet'in anayasası ile yönetiliyor. 1960'dan günümüze gelen bir sistemin neoliberal düzeni oturtma vaadi ile gelen bir Cumhurbaşkanı döneminde çatırdaması ve vaatlerinin hiçbirini gerçekleştirememesi Fransız toplumunu hem sağda hem solda aşırılıklara sevk etti.
Toplumsal değişmenin siyasal sistemleri zorladığı düzlemde, Fransız toplumu 5. Cumhuriyet'in ölümünü ikinci turla oluşacak meclis denklemiyle ilan etmiş olacak mı? Bu sorunun cevabını meclisin en güçlü iki grubu aşırı sağ ve sol ittifakın Fransa hayallerinin altında yatıyor.
Le Pen, ulusal devlet sınırları içinde güçlü bir Fransa vaat ederken, sol ittifak tam tersine dünyayla fazla kucaklaşmış bir ülke vaat ediyor. İki zıt kutbun çarpışacağı Fransa'nın toplumsal hareketliliğindeki artış 1789'dan bile daha fazla olabilir. Seçimlerde pusulanın iki kutbunun Fransa'yı nerelere sürükleyeceği ise siyaset ve sosyoloji uzmanlarını oldukça heyecanlandırıyor olsa gerek.