Fransa'da gelecek yıl nisan ayında başlayacak cumhurbaşkanlığı
seçim süreci yaklaşırken "laiklik ve İslam" tartışmaları tesettür mayosuna yasak uygulamalarıyla plajlara kadar indi.
Marsilya'da özel bir yüzme havuzunu bir günlüğüne kiralayan bir kadın derneğinin üyelerine "bikini giymemeleri, bunun yerine tesettür mayosu tercih etmeleri" yönündeki tavsiyesiyle başlayan tesettür mayosunun laikliğe uyup uymadığına yönelik tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Etkinliğin güvenlik nedeniyle iptal edilmesinin ardından başta Cannes olmak üzere bazı sahil kentlerinde, "kamu düzenini tehdit ettiği" ve "laiklik ilkesine aykırı olduğu" gerekçesiyle plajlarda tesettür mayosu giyilmesi yasaklandı.
Paris-Est Creteil Üniversitesi'nden Kamu Hukuku Profesörü Patrice Rolland, Fransa'da kamuoyunun bir numaralı gündem maddesi haline gelen tesettür mayosu yasağının hukuki boyutunu AA muhabirine değerlendirdi.
"Laiklik kurumsal bir kavram. Ancak Fransa devleti laik olabilir, kişiler değil." ifadelerini kullanan Rolland, tesettür mayosu yasağının "laiklik" ilkesi kapsamında değerlendirilmesinin temelsiz olduğunu söyledi.
Rolland, laikliğin temelinde yatan "her türlü dini simgeden arınmış nötr tavrın" ancak kamu alanlarında uygulanabilir olduğuna dikkati çekerek, halk plajını kullanan ya da sokaktaki sade vatandaştan nötr olmasının beklenemeyeceğini dile getirdi.
"Sıradan birinin halka açık bir alanda laiklik ilkesine uymasını bekleyemeyiz. Dolayısıyla tesettür mayosu yasağı da hukuken uygulanamaz." yorumunda bulunan Rolland, Cannes’daki yasağı uygulayan Nice Mahkemesi'nin "kamu güvenliğini tehlikeye atmak" gerekçesini öne sürdüğünü anımsatarak, tesettür mayosu giyen bir kadının kamu düzenini bozacağı argümanının aşırıcı bir yaklaşım olduğunu savundu.
Roland, "Böyle giyinmeyi tercih eden bir kadına ancak saygı duyulması gerekir." dedi.
"Belediye Başkanı tesettür mayosu giyen kadının terörist olduğunu düşünüyor"
Güney Fransa Müslümanları Derneği Sözücü Feyza Ben Mohamed ise yasağı "hukuk dışı, anayasaya aykırı ve ayırıştırıcı" olarak niteledi.
Ben Mohamed, "Cannes Belediye başkanı kamu düzeninden bahsediyor ve Müslüman kadın tesettür mayosuyla sahillere inerse bunun sorun yaratacağını savunuyor. Ve aynı zamanda terörle mücadeleden de dem vuruyor. Yani Belediye Başkanı tesettür mayosu giyen kadının terörist olduğunu düşünüyor." dedi.
Başbakan Manuel Valls’in, yasağı destekleyen sözlerini anımsatan Ben Mohamed, Başbakan'ın böyle bir durumda ortamı yumuşatması gerekirken tam tersi hareket ettiğini kaydetti.
Valls’in başörtüsü takan ya da tesettür mayosu giyen kadınlara karşı saf tuttuğunu belirten Ben Mohammed, "Bu bir skandal. Kadınları denizde yüzmekten alı koyarak eve kilitlemek mi cumhuriyetin ve Fransa’nın değerleriyle örtüşüyor? Bir kadının dini inancından dolayı plaja gitmesini engellemek mi cumhuriyetin değerlerini simgeliyor?" sorusunu sordu.
Geçtiğimiz günlerde, Başbakan Valls, yasağı savunmuş ve "tesettür mayosunun Fransa’nın ve cumhuriyetin değerleriyle örtüşmediğini" söylemişti.
6 belediyede yasak
Fransa'da toplam 6 belediyede sahillerde tesettür mayosu yasağından sonra Cannes’da 3 kadına cezai işlem uygulanmıştı.
Yasağı ihlal edenler 38 avro para cezası alırken Cezayirli iş adamı Rachid Nekkaz yasak çerçevesinde uygulanan para cezalarını karşılayacağını açıklamış, "Kişisel olarak başörtüsüne karşı olsam da demokrasilerde kimsenin, bir tehlike teşkil etmediği sürece, giyim tercihlerine karışılamaz." ifadelerini kullanmıştı.
Nekkaz, 2010 yılında da Avrupa'da bazı ülkelerde uygulanan peçe yasağı kapsamındaki para cezalarının karşılanması için 1 milyon avroluk bir fon oluşturmuştu.
Tesettür mayosu ile denize girmek, Cannes, Villeneuve-Loubet, Leucate, Le Toquet, Oye Plage ve Korsika’nın Sisco belediyelerinde yasaklanmış durumda.