Güney Afrika'da öğrencilikten iş adamlığına açılan kapı

Üniversite eğitimi almak için gittiği Güney Afrika'da iş hayatına atılan Timur Demir, Güney Afrika'nın ciddi bir pazar olduğuna işaret ederek, ülkede ve Afrika kıtasında ticaret yapmak isteyen Türklere tavsiyelerde bulundu.
Türkiye'de kamyon ve tır parçaları üreten SAMPA Holding'in Güney Afrika müdürü olarak çalışan Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1998'de üniversite eğitimi için gittiği Güney Afrika'da pazarlama bölümünden mezun olduktan sonra farklı sektörlerde çalıştığını belirtti.

Demir, "Bond Üniversitesinin Güney Afrika'daki kampüsünde pazarlama bölümü okuyup 2004'te mezun oldum. Ardından 2 yıl tekstil sektöründe çalıştım. 2006'da tekrar otomotiv sektörüne, en sonunda da kamyon ağır vasıta sektörüne girdik. Burada kendi işletmemizi kurarak şimdi SAMPA Holding'in Güney Afrika'da ürünlerini satıyoruz." dedi.

Güney Afrika'da ticaret yapmanın zorluklarına değinen Demir, Güney Afrika ile Türkiye'nin ticaret anlaşmasının bulunmadığını, bu nedenle vergilerin yüksek olduğunu söyledi.

Güney Afrika'da çok farklı Türk mallarının yer aldığına işaret eden Demir, şöyle konuştu:

"Bu ürünlerin birçoğu Avrupalı şirket eliyle giriyor. Türk şirketleri ürünlerini tam manasıyla pazarlayamıyor, ciddi sorunlar yaşıyor. Bunun sebebi ise çalışma yöntemi çok farklı. Bizim en büyük rakibimiz Alman markası. Fakat bu marka hiçbir parçasını Almanya'da üretmez. Türkiye, Hindistan ve Çin'de üretir. İyi bir sistemi ve parça yönetimi var. Kutuluyor ve teşvik de alarak yaklaşık 130 ülkeye parça ihracatı yapıyor. Türk şirketlerinin böyle büyük artıları yok. SAMPA, Avrupa, Rusya ve Ortadoğu'da bu Alman markasının en büyük rakibidir. Güney Afrika'da diğer Afrika ülkelerine göre sistem biraz daha farklı, ticaret şartları biraz daha zor. Parça sektöründe Çin ve Avrupalıların ağırlıklı olduğu 10 şirketin yönettiği bir tekel var. Çinliler buraya ciddi yatırımlarla geliyorlar."

"Sömürgenin ve apartheid rejiminin kaldırılmasıyla Avrupalı yatırımcıların tekeli kırıldı"

Güney Afrika'da 1994 yılına kadar yürürlükte olan, beyaz olmayan ırklar arasında yasal olarak ayrımı öngören apartheid rejiminin Avrupalıların ülkede tekel olmasını sağladığını kaydeden Demir, sömürgenin ve apartheid rejiminin kaldırılmasıyla Avrupalı yatırımcıların tekelinin kırıldığının altını çizdi.

Türk yatırımcılar için önerilerde bulunan Demir, şunları kaydetti:

"Biz buraya ne kadar Afrika desek de Güney Afrika'nın en büyük farkı, ülkede bulunan beyaz kısım zaten Avrupalı ve Avrupalılarla anlaşması daha basit ama bizim Türk iş adamları eğer burada iş yapacaksa yerli, yani siyahi bir ortak bulmak zorunda. Türkiye'den gelecek şirketlerin işlerini daha da kolaylaştırır. Aksi takdirde ben geleyim kendim kurup yapayım dediğinde en az 5 yıl gerekir."

Afrika'nın güneyine açılan kapı: Güney Afrika

Ülkede bulunan birçok sektörün kömür, altın, platin ve diğer madenlerle ilgili olduğunu belirten Demir, bunun yanında otomotiv, tekstil ve inşaat malzemeleri alanında da imkanların bulunduğunu bildirdi.

Demir, yatırım kararı almadan önce iyi analiz yapılmasının gerekliliğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Madencilikle ilgili aklınıza gelecek hemen hemen her şeyin bu ülkede pazarı var. İnşaat konusunda ise bu ülkede 5 büyük şirket var. Bunlar kendi ihalelerini alıyorlar. Türk müteahhitleri buraya ya kendi ürünleriyle girecekler ya da onlarla ortak olup gidecek. Bu ülkede inşaat sektörü yavaştır ama arzı ve talebi çok fazla olan bir sektördür. Ayrıca Güney Afrika çok ciddi bir pazar ve burada çalışacak Türk şirketler, Sahra Altı Afrika'da birçok ülkeye gidiyor. Doğru ortağı seçecekler ya da buraya gelip çok küçükten başlayıp iyi analizler yapıp yatırım kararı alacaklar."