BM Sözcülüğü Ofisinden konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Guterres, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da 4 binden fazla yeni yerleşim yeri planından "derin endişe ve rahatsızlık duyduğunu", söz konusu planın İsrail'in yerleşim yeri faaliyetlerini hızlandıracağını ifade etti.
Yerleşim yerlerinin uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu vurgulayan Guterres, bunların aynı zamanda iki devletli, adil ve kalıcı barışa engel teşkil ettiğine dikkati çekti.
"Filistin halkının doğal kaynaklarını gasbediyor"
Guterres, yasa dışı yerleşim yerlerinin genişletilmesinin gerginliği ve şiddeti tetiklediğini belirterek, aynı zamanda İsrail'in işgalini derinleştirdiğine ve Filistin halkının doğal kaynaklarını gasbettiğine dikkati çekti.
"İsrail' hükümetine işgal altındaki Filistin topraklarındaki tüm yerleşim yeri faaliyetlerini acilen durdurma ve geri çevirme" çağrısı yapan Guterres, İsrail'in yasal yükümlülüklerini yerine getirmesini talep etti.
İsrail'in yerleşim kararı
İsrail Kamu Yayın Kuruluşu (KAN), İsrail hükümetinin, haftalık kabine toplantısında yeni yerleşim birimleri inşa etmek için gerekli izinleri alma sürecini "önemli ölçüde kısaltan" bir kararı onaylayacağını belirtmişti.
KAN'ın haberine göre, söz konusu karar, daha fazla yerleşim birimi inşasına izin verecek, böylece inşaat neredeyse siyasi düzeyin onayı olmadan teşvik edilecek ve planlama izninin ilk onayı da aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in yetkisinde olacak.
İşgal altındaki Filistin topraklarında yasa dışı yerleşim birimi inşasını sürdüren İsrail, büyük bir Yahudi yerleşim birimi kurmayı planlıyor.
Filistinliler ve Peace Now Hareketi gibi İsrailli solcu kuruluşlar bu plana itiraz ediyor.
Filistin yönetimi ve Avrupa Birliği de söz konusu hamlenin, iki devletli çözüm şansını yok edeceğini vurguluyor.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs çevresinde yaklaşık 700 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor. Uluslararası hukuka göre Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı sayılıyor.