FAO, Dünya Gıda Programı (WFP), BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) iş birliğinde hazırlanan "Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu" başlıklı raporun sunumu, FAO'nun Roma'daki genel merkezinde düzenlenen toplantıyla gerçekleştirildi.
Toplantıya FAO Genel Direktörü Jose Graziano Da Silva, IFAD Başkanı Gilbert Houngbo, Dünya Gıda Programı (WFP) İcra Direktörü David Beasley, WHO Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar ve Ruh Sağlığı Direktör Yardımcısı Dr. Svetlana Axelrod ve UNICEF Beslenme Programı Müdürü Victor Aguayo katıldı.
“Açlık çeken insan sayısı üçüncü kez arttı”
Burada konuşan Da Silva, "Ne yazık ki haberler iyi değil. Şunu söylemem gerekiyor ki dünyada açlık çeken insan sayısı üçüncü kez arttı. Geçen yıl 821 milyon insan yetersiz beslenmiş olarak kayıtlara geçti." dedi.
Geçen yılki raporun odak noktasının çatışmalar olduğunu hatırlatan Da Silva, bu sene ise iklim değişikliğine yoğunlaştıklarını söyledi.
İklim değişikliğinin gıda üzerinde çok güçlü etkileri bulunduğuna işaret eden Da Silva, bu nedenle dünya açlık oranlarındaki olumlu yöndeki eğilimlerin tersine dönmeye başladığını bildirdi.
"Sıfır açlık için çabalarımızda kırsal bölgeleri hedeflemeliyiz"
IFAD Başkanı Houngbo da açlık ve fakirliğin yakın şekilde ilişkili olduğuna dikkati çekti.
Bu ikisinin özellikle de düşük gelirli ülkelerde, kırsal bölgelerde görüldüğünü anlatan Houngbo, "Eğer amacımız gerçekten 2030 yılı itibarıyla sıfır açlığa ulaşmaksa çabalarımız kırsal bölgeleri hedeflemeli. Yatırımlar da bu noktada kritik derecede önemini koruyor, bu denli büyük bir probleme cevap verilebilmesi bakımından." diye konuştu.
Sürdürülebilir yatırımlara ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Houngbo, herkese yönelik gıda güvenliğinin sağlanabilmesi için iklim değişikliğinin etkileri ile cinsiyet eşitsizliğinin olumsuz sonuçlarının aşılması gerektiğini vurguladı.
"5 saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor"
WFP İcra Direktörü Beasley ise "Her 5 saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor. Dünyada 300 trilyon dolarlık bir varlık bulunuyorken bu durum kabul edilemez ve affedilemez." dedi.
Çatışmanın yanı sıra iklim değişikliğinin etkilerinin de son derece ciddi olduğunu belirten Beasley, 22-23 milyon civarında insanın iklim değişikliğinden etkilendiğini ve bu sebeple yerlerinden edildiğini kaydetti.
Beasley, son birkaç yılda şiddetli açlık çeken insan sayısındaki artışın endişe verici olduğunu dile getirerek, Suriye, Güney Sudan, Yemen ve Irak gibi dünyanın birçok bölgesinde yaşanan savaşların bu konudaki itici sebep olduğunu ifade etti.
Şu an bu sorun çözülmezse 30-40 yıl içinde nüfus daha da arttığında gelişmiş ülkelerde de yiyecek bulma sıkıntısının yaşanabileceğine işaret eden Beasley, beraberce stratejik ve etkili programlarla çalışarak sıfır açlığa ulaşılabileceğini belirtti.
Konuşmaların ardından FAO Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü Direktör Yardımcısı Kostas Stamoulis raporun sunumunu yaptı.
"Her 9 kişiden biri açlık çekiyor"
FAO, WFP, UNICEF, WHO ve IFAD iş birliğinde hazırlanan "Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu" başlıklı raporda, dünyada açlık çeken insan sayısının arttığı vurgulandı.
Raporda, "2017 yılında 821 milyona ulaşan dünyadaki aç insan sayısı, her 9 kişiden birine tekabül ediyor." ifadelerine yer verildi.
Durumun Güney Amerika ile Afrika'nın çoğu bölgesinde giderek kötüleştiğinin bildirildiği raporda, "İklim değişikliği, yağış modelleri ve tarım sezonlarını etkiliyor. Ayrıca kuraklık ve sel gibi iklime bağlı durumlar da çatışmalar ve ekonomik durgunluklarla beraber açlığın artmasına yol açan başlıca nedenleri oluşturuyor." değerlendirmesinde bulunuldu.
"151 milyon çocuk kötü beslenmeden dolayı gelişimini tamamlayamadı"
2030 yılına kadar açlık ve kötü beslenmenin olmadığı bir dünya elde etmek için gıda sistemleri ile geçim kaynaklarının dayanıklılığı ve adaptasyon kapasitesinin artırılması gerektiğinin anlatıldığı raporda, "2017 yılı itibarıyla yaklaşık 151 milyon 5 yaşın altındaki çocuk, kötü beslenme nedeniyle yaşlarına göre aşırı kısa boya sahipler. 2012'de bu sayı 165 milyondu. Küresel olarak Afrika ve Asya, büyüyememiş çocukların sırasıyla yüzde 39 ve yüzde 55'ini barındırıyor." ifadeleri kullanıldı.
Üreme çağındaki her üç kadından birinin kansızlıkla mücadele ettiği belirtilen raporda, bu durumun hem kadınlar hem de çocukları için ciddi sağlık ve gelişim sorunlarına yol açtığı belirtildi.
Kaynak: AA