Hindistan merkezli "siasat" haber sitesine göre, Subhankar Sarkar isimli Hint, bilgi edinme hakkı (RTI) kapsamında Modi'nin vatandaşlık durumunu sorguladı.
Başbakanlık Ofisinden Müsteşar Praveen Kumar adıyla Sarkar'a gönderilen açıklamada, Modi'nin doğumla vatandaşlık elde ettiği, bu sebeple vatandaşlık belgesinin bulunmadığı bildirildi.
Açıklamada, Modi'nin 1955 Vatandaşlık Yasası'nın 3. bölümüne binaen doğumundan itibaren vatandaş olduğu belirtilerek, bu sebeple belgeye sahip olmasını gerektirecek bir durumun olmadığı kaydedildi.
Konuya ilişkin bir haberde, Hindistan vatandaşlarının vatandaşlıkları konusunda endişeli olduğu, ülkenin başbakanının dahi belgesinin bulunmadığı belirtildi.
Gazeteci Simi Paşa, Twitter'dan yaptığı açıklamada, başbakanın bile bir belge ibraz etmeye ihtiyacı olmadığına işaret ederek, "Neden diğerleri yapmalı (vatandaşlık belgelerini ibraz etmeli)?" ifadelerini kullandı.
Sosyal medyada gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda kullanıcı, vatandaşlardan belge isteyen yetkililere, "Narendra Modi'nin bile vatandaşlık belgesi yok" şeklinde cevap vermeleri gerektiği paylaşımında bulundu.
Müslümanlar yasa kapsamı dışında kalıyor
Hindistan'ın çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkan tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları kapsam dışı tutan düzenleme 9 Aralık 2019'dan bu yana protesto ediliyor.
Aralık 2019'dan bu yana devam eden protestolarda ölen sivillerin sayısı 73'e yükselmişti.
Yürürlüğe giren kanun kapsamında özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da dini baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ve Hristiyanlar, kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek, aynı pozisyondaki Müslümanlar ise kapsam dışında tutulacak.
Yasa, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke olan Hindistan'da, 200 milyon Müslüman'ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak değerlendiriliyor.
7.4ºC
Ankara
