İİT'den yapılan yazılı açıklamada, "Uluslararası Adalet Divanına işgal altındaki Filistin topraklarında, İsrail ordusunun gerçekleştirdiği soykırımın durdurulması için hızlı bir şekilde müdahale etme ve acil önlemler alma" çağrısı yapıldı.
Açıklamaya göre, İİT, Gazze'de İsrail güçlerinin çoğu kadın ve çocuk olmak üzere sivil nüfusu ayrım gözetmeksizin hedef aldığı, öldürdüğü, yaraladığı ve zorla yerinden ettiğini doğruladı.
İsrail'in saldırılarına ilişkin açıklamada, "sivillerin hedef alınması, temel ihtiyaçlar ve insani yardımlardan mahrum bırakılması, evlerin, sağlık, eğitim ve dini kurumların tahrip edilmesinin soykırım olduğu" vurgulandı.
Açıklamada, "İİT, İşgalci İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği soykırım suçu nedeniyle Güney Afrika Cumhuriyeti'nin ICJ'de açtığı davayı memnuniyetle karşılıyor." ifadesi kullanıldı.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü saldırılarında en az 9 bin 100 çocuk, 6 bin 500 kadın olmak üzere, 21 bin 822 Filistinli öldürüldü, 56 bin 451 kişi yaralandı, 7 bin kişi enkaz altında kayboldu.
İsrail ordusunun saldırıları ve baskınlarında çok sayıda hastane ve sağlık merkezi hizmet dışı kaldı, ambulanslar kullanılmaz hale getirildi, 312 sağlık çalışanı ve 106 gazeteci öldürüldü.
Gazze Şeridi'nde 65 bin konut, 92 okul ve 112 cami tamamen yıkıldı, nüfusun yüzde 80'ine tekabül eden 1,8 milyon Filistinli yerinden edildi.
Güney Afrika, İsrail hakkında "soykırım davası" açmıştı
Güney Afrika Cumhuriyeti, 29 Aralık'ta, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de işlediği fiillerle 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle ICJ'de dava açarak geçici tedbir kararı alınmasını talep etmişti.
Başvuruda "İsrail'in eylemleri ve ihmalleri soykırım niteliğindedir, çünkü hususi soykırım niyetiyle işlenmiştir." ifadeleri kullanılırken yapılan eylemlerin "Gazze'deki Filistinlileri yok etmek" amacı taşıdığı vurgulanmıştı.
Dava, Sözleşmenin 9. maddesine dayandırılmıştı
Soykırım Sözleşmesinin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmiş olması durumunda, sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlal eden devlet aleyhine ICJ'de dava açabiliyor.
ICJ, aciliyet gerektiren durumlarda ihtiyati tedbir kararına hükmederek, söz konusu ihlallerin dava süreci sonlanana kadar durdurulmasına hükmedebiliyor.