İngiliz siyaseti, sıra dışı günlerden geçiyor.
Selefi Theresa May’in istifasıyla Muhafazakar Partinin lideri ve ardından Başbakan seçilen Boris Johnson, yaklaşık 2 aydır bu koltukta oturuyor.
Ancak ülkesini Avrupa Birliği’nden (AB) çıkarma yani Brexit süreciyle başı dertte.
Parlamentoyu 5 hafta kapatma kararı alan Johnson, sadece siyasi değil anayasal bir krizle de karşı karşıya.
Tabii uluslararası toplum Boris Johnson’ın sadece krizlerine şahit olmadı.
İngiltere’nin eski Dışişleri Bakanı ve Londra Belediye Başkanı, yeni Başbakanı’nın ilginç bazı hareketleri de hafızalarda.
Lüksemburg'da basın toplantısına çıkmadı
Çok değil birkaç gün önce, Lüksemburg'da mevkidaşı Xavier Bettel ile basın toplantısı yapması gereken İngiltere Başbakanı, ikili görüşmeden sonra gazetecilerin karşısına çıkmadı.
Çünkü o sırada, Johnson aleyhine sloganlar atan Brexit karşıtlarının yoğun protestoları vardı.
Xavier Bettel ise, aslında Johnson’ın olması gereken yanındaki boş kürsüyü göstermekle yetindi.
Basın toplantısını da tek başına yaptı.
Elysee Sarayı'nda sehpaya ayağını uzattı
İngiltere Başbakanı Johnson'ın, ağustos ayı sonunda yaptığı Almanya ve Fransa ziyaretleri de ilginç görüntüler ortaya çıkardı.
Johnson’ın Başbakan olarak ilk yurt dışı ziyareti Berlin'e oldu, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bir araya geldi.
Avrupa Birliği'nin iki büyük ülkesinin liderleriyle Brexit için pazarlık yapmaya giden Johnson, Almanya temasları sırasında ellerini arkasında bağlayıp gezdi, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la görüşmesinde ise ayağını sehpaya uzattı.
Johnson’ın, Elysee Sarayı'ndaki rahat tavırları dikkat çekiciydi.
Ve ABD Başkanı Donald Trump ile buluşma...
Aslında ikili daha önce de yüz yüze gelmişti.
Ancak bu kez Johnson’ın İngiltere’deki 10 Numara’nın patronu olmak gibi bir sıfatı vardı.
Bütün dünyanın, saç rengi ve şeklinden hareketlerine ve hatta kravat kullanımından siyasi manevralarına kadar benzettiği ikili, geçen ay sonunda Fransa’da yapılan G7 zirvesinde bir araya geldi.
Trump, Johnson’ın Brexit kararının arkasındaydı.
Kahvaltıda, “Boris Johnson’a Brexit konusunda tavsiyeniz var mı?” diye soran gazetecilere cevabı şöyle olacaktı:
"Tavsiyeye ihtiyacı yok. Bu iş için doğru adam."
ABD Başkanı, Brexit sonrası dönemde İngiltere ile "çok büyük bir ticaret anlaşması" yapacaklarını da söyledi.
Birbirlerini gülerek işaret parmaklarıyla gösterdikleri, merdivenlerden kahkahalarla indiklerini ölümsüzleştiren fotoğraflar gibi...
Ülkesini çizgi roman kahramanı yeşil dev "Hulk"a benzetti
Johnson’ın ilginç, zaman zaman da güldüren hamleleri bunlarla sınırlı değil.
İngiltere Başbakanı birkaç gün önce The Mail gazetesine yaptığı açıklamada, ülkesinin kızdığında aynen yeşil dev Hulk'a dönüşen Dr. Robert Bruce Banner karakterine benzediğini söyledi.
"Banner, kelepçelenmiş olabilir ancak tahrik edildiğinde bu kelepçeleri kırıp atar. Hulk, kelepçeler ne kadar sıkı olursa olsun her zaman bunlardan kurtuldu. Bu durum, bu ülke için de geçerli. 31 Ekim'de (AB'den) çıkacağız."
Sadece bu da değil.
12 yıl boyunca Hulk’a hayat veren ABD’li oyuncu Mark Ruffalo, sosyal medya sitesi Twitter’daki hesabından bir mesaj paylaştı.
"Boris Johnson, Hulk’un sadece herkesin yararı için savaştığını unutuyor. Kızgın ve güçlü, aynı zamanda kalın kafalı ve yıkıcı olabiliyor. Hulk, ekibiyle birlikte olduğunda en iyi işi çıkarıyor, yalnızken ise tam bir felaket."
Boris Johnson forgets that the Hulk only fights for the good of the whole. Mad and strong can also be dense and destructive. The Hulk works best when he is in unison with a team, and is a disaster when he is alone. Plus...he’s always got Dr. Banner with science and reason. pic.twitter.com/jN8BDzgpWl
— Mark Ruffalo (@MarkRuffalo) September 15, 2019
Leeds’te protesto: Burada değil, Brüksel’de olmalısın
Ancak “kelepçelerinden kurtulup, AB’den çıkacaklarını” vurgulayan Johnson’ın Brexit sınavı bitecek gibi görünmüyordu.
Bu kez eylül ayı başında ziyaret ettiği Leeds kenti sokaklarında yürürken, bir kişinin protestosuyla karşılaştı.
"Oyun oynuyorsun"
İngiliz kamu yayın kuruluşu BBC muhabirine Brexit'i bir kez daha ertelemenin ülkenin aleyhine olacağını anlatırken, Başbakan'ın yanına yaklaşan bir kişi, "Halkla oyun oynuyorsun. Burada değil, Brüksel'de olman gerekir” sözlerini sarf etti.
Johnson’ın cevabı ise, AB ile müzakerelerin devam ettiği oldu.
"Burayı terk et" diyen birine de "Çok yakında" derken duyuldu.
Kardeşi istifa etti
Brexit sadece İngiliz siyaseti ile halkının değil Johnson ailesinin de arasını açtı.
Boris Johnson’ın göreve başladıktan sonra Bakanlık makamına getirdiği kardeşi Jo Johnson, Üniversiteler ve Bilimden Sorumlu Eğitim Bakanı Yardımcılığı görevinden ve Boris Johnson'ın lideri olduğu iktidardaki Muhafazakar Partiden istifa etti.
Jo Johnson’ın gerekçesi şuydu: Aile sadakati ile ulusal çıkarlar arasında bölündüm.
It’s been an honour to represent Orpington for 9 years & to serve as a minister under three PMs. In recent weeks I’ve been torn between family loyalty and the national interest - it’s an unresolvable tension & time for others to take on my roles as MP & Minister. #overandout
— Jo Johnson (@JoJohnsonUK) September 5, 2019
Brexit karşıtı Jo Johnson, 2016'da yapılan Avrupa Birliği'nden çıkış referandumunda, AB'de kalınması yönünde oy kullanmıştı. Kardeş Johnson, Theresa May döneminde de Bakanlık görevinden istifa etmişti.
Dilyn’in yeri sağlam mı?
Brexit sarmalı nedeniyle Boris Johnson dahil kimsenin koltuğu sağlam değil.
Ancak 10 Numara’nın 3 başbakan görmüş 12 yaşında Larry isimli bir kedisi var.
Boris Johnson dönemiyle birlikte, Larry’nin bir de arkadaşı oldu.
Johnson’ın, hayat arkadaşı Carrie Symonds ile birlikte sahiplendiği Jack Russell cinsi “Dilyn” isimli köpek, Başbakanlık ofisi 10 Numara’da yaşamaya başladı.
"Boris Bikes"
İngiltere Başbakanı, zaman zaman makam aracı yerine bisiklet kullanmasıyla da biliniyor.
Belediye Başkanı olduğu dönemde, başkent Londra’da kiralama sistemiyle kiralanan bisikletlerin de kendi adıyla anılmasını sağlamıştı: Boris Bikes (Boris Bisikletleri).
Kaynak: BBC, The Guardian, Reuters
Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu