İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson, AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katılmadan önce gazetecilere açıklamalar yaptı.
Rusya ile yaşadıkları casusluk krizinde, ülkesine diğer devletlerden verilen destekten memnun olduğunu dile getiren Johnson, bu desteğin nedeninin, Rusya'nın aksine İngiltere'nin Kimyasal Silahlar Antlaşması kapsamındaki yükümlülüklerine titizlikle uyduğunu görebilmeleri olduğunu söyledi.
Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nden (KSYÖ) teknik uzmanların, eski Rus ajanı Sergey Skripal ve kızı Yulia'nın zehirlendiği maddeyi incelenmek için bugün İngiltere'ye ulaşacağını hatırlatan Johnson, "Rus inkarları giderek daha saçma bir hale geliyor" ifadelerini kullandı.
Johnson, Rusların, Novichok isimli kimyasalı yapmadıklarını ileri sürdüklerini belirterek, şunları söyledi:
"Bir ara Novichok'u hiç yapmadıklarını söylediler, başka bir zamanda da Novichok'u yaptıklarını ama tüm stokların yok edildiğini söylediler. Son yine Novichok'u yaptıklarını ama bu sefer de tüm stokların imha edildiğini ancak bazılarının gizemli bir şekilde İsveç'e, Çek Cumhuriyeti'ne, Slovakya'ya veya ABD'ye hatta Amerika'ya veya İngiltere'ye kaçtığını söylüyorlar. İnsanların bunu, yalanların ve sapkınlığın samanlığında, gerçekliğin iğnesini gizlemeye çalışan klasik bir Rus stratejisi olarak görebildiklerini düşünüyorum. Avrupalı dostlar ve ortaklarla görüşmelerimde gerçekten dikkatimi çeken şey ise, Alexander Litvinenko'nun Londra'daki suikastının ardından 12 yıl sonra artık kimseyi kandıramadıklarıdır."
Johnson'ın bugün Brüksel'deki temasları çerçevesinde, gelişmelerle ilgili Avrupalı mevkidaşları ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'le görüşmeler yapması öngörülüyor.
KSYÖ'nün incelemesinin ardından sonuçların en az iki hafta içinde çıkması bekleniyor.
Takas edilen casus
Rus mahkemesi, İngiltere için casusluk yaptığı suçlamasıyla 2006'da Skripal'e 13 yıl hapis cezası vermişti. Dimitri Medvedev’in devlet başkanlığı döneminde affa uğrayan Skripal, 2010'da ABD’nin tutukladığı 10 Rus ajanıyla Avusturya'nın başkenti Viyana'da takas edilen 4 casus arasında yer almıştı.
Skripal'in daha sonra İngiltere’ye giderek ülkenin güneybatısındaki Salisbury’de düşük profilli bir yaşam sürmeye başladığı belirtilmişti.
Rusya, Skripal’in 1990’lı yıllardan itibaren bilgi sızdırdığı İngiliz dış istihbarat servisi MI6’ya, Rusya’nın Avrupa’daki casuslarının kimliklerini de ifşa ettiğini öne sürmüştü.
Skripal ile kızı Yulia, 4 Mart Pazar günü Salisbury'de bir bankta bilinçlerini yitirmiş vaziyette bulunmuştu. Tedavileri süren baba ile kızın sağlık durumlarının ciddiyetini koruduğu ancak istikrarlı olduğu belirtiliyor.
Litvinenko olayı
Skripal’in geçmişini dikkate alan İngiliz polisi, olaya ilk andan itibaren suikast girişimi değerlendirmesiyle yaklaştı. Bunda, 2006'da bir diğer eski Rus istihbarat görevlisi Aleksandr Litvinenko’nun Londra’da çayına karıştırılan radyoaktif bir maddeyle zehirlenerek öldürülmesi tecrübesi rol oynadı.
Yaklaşık 10 yıl süren Litvinenko soruşturmasının sonunda, olayın Rus devletinin muhtemel onayıyla 2 Rus vatandaşı tarafından gerçekleştirildiği sonucuna varılmıştı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e karşı açıktan muhalefet eden Litvinenko’nun ölümü, ilk günden itibaren Rusya ile ilişkilendirilmiş ancak somut bir kanıt bulunamamıştı. Bununla birlikte, İngiltere Rusya’ya karşı bazı yaptırımları devreye sokmuştu.
Kaynak: AA