İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Sky News'e yaptığı açıklamada, "Mesajımız şu, Afganistan asla Batı'ya karşı terörist saldırılar başlatmak için kullanılmamalı." dedi.
Tüm diplomatik ve ekonomik yaptırım önlemleri yardımıyla ellerinden gelen her şeyi yapmak istediklerini söyleyen Raab, hatta Taliban'ı ılımlı hale getirmeye ve yeni rejim üzerinde bir tür olumlu etki oluşturmaya çalışılması gerektiğini ifade etti.
Yeni geçiş hükümetinin sadece Taliban'dan oluşmaması için Doha merkezli Taliban'ın siyasi komisyonuyla görüşmelerin halen sürdüğünü belirten Raab, Taliban'a güvenilemeyeceğini ancak verdikleri sözlerin de test edilmesi gerektiğini kaydetti.
Raab, Taliban'ın "bir haydut grubu" olduğu yönündeki görüşe karşı çıkmayacağını belirterek, "Ama şimdi iktidardalar ve şimdi bu gerçekle başa çıkmamız gerekiyor." diye konuştu.
İngiliz Bakan, BBC'ye yaptığı açıklamada ise Taliban'la bir araya gelip gelmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine, "Hayır, öngörülebilir bir gelecekte değil ama her zaman bir tür diyaloğumuz oldu." dedi.
Taliban'ın ülkeye hakim olma süreci
ABD ile Taliban arasında Şubat 2020'de varılan barış anlaşması çerçevesinde bu yıl uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme süreci başladı.
Anlaşma, yabancı güçlere saldırılmamasını öngörürken Taliban'ın Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine dair hüküm getirmedi.
Afgan hükümetiyle Doha'daki müzakereleri devam ettiren Taliban, eş zamanlı şekilde, hazirandan bu yana şiddetli saldırılarla Afganistan'da birçok ilçeye, son bir ayda da vilayet merkezlerine hızla hakim oldu.
Başkent Kabil'i kuşatan Taliban, 15 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Eşref Gani’nin ülkeyi terk etmesinin ardından kenti çatışmasız şekilde kontrolüne aldı.