Times gazetesinin haberinde, Başbakan Boris Johnson'ın, mültecileri İngiltere'ye gelmekten caydıracak öneriler üzerinde çalıştığı aktarıldı.
Bu çerçevede gündeme gelen önerilerden biri, eski feribotların satın alınarak iltica işlem merkezlerine dönüştürülmesi ve başvuruları sonuçlana kadar mültecilerin buralarda tutulması oldu.
Haberde, kullanılmayan 40 yıllık bir feribotun İtalya'dan 6 milyon sterline satın alınıp 141 kabinde 1400 kişinin kalabileceği bir merkeze dönüştürülebileceği ifade edildi.
Şu anda ada ülkesi Barbados'ta demirli, kullanılmayan bir yolcu gemisinin de 116 milyon sterline alınıp 1000 kabine 2 bin 417 kişinin konulabileceği belirtildi.
Ayrıca İçişleri Bakanlığı, işlemler için mültecilerin Kuzey Denizi'nde hizmet dışı kalmış, kıyıdan yüzlerce mil uzaklıktaki petrol platformlarına taşınmasını da ele aldı. Bu fikirden daha sonra vazgeçilse de bu kez mültecilerin İskoçya'daki adalara götürülmesi gündeme geldi.
Ancak İskoçya bölgesel hükümeti Başbakanı Nicola Sturgeon ve yerel halkın buna karşı çıkacağından endişe edildiği aktarıldı.
"İnsanlara bir ağılda sığır gibi muamele edilmesine karşıyım"
Konuya ilişkin gazeteye konuşan Sturgeon, "İnsanlara bir ağılda sığır gibi muamele edilmesini öngören teklifin, tarafımdan güçlü muhalefetle karşılanacağından emin olabilirler." dedi.
Öneriler kapsamında sığınmacıların Moldova, Fas, Papua Yeni Gine ile denizaşırı İngiltere toprakları olan Atlantik'teki Ascension ve St Helena adalarına gönderilmesi olanağı da araştırıldı. Ancak haberde, maliyet, lojistik ve yasal sonuçlarına ilişkin endişeler nedeniyle bunun mümkün olamayacağı kaydedildi.
Ağustos ayında Fransa'dan Manş Denizi üzerinden 5 binden fazla mültecinin İngiltere'ye geçtiği, bunun da 2019'daki toplam sayının 2 katından fazla olduğu ifade ediliyor.
Kendisi de göçmen çocuğu olan İçişleri Bakanı Priti Patel, rotayı "imkansız" hale getirme sözü vermişti.
Financial Times gazetesi, dün, Patel'in, sığınmacıların uzak Atlantik adalara gönderilmesi olasılığının uygulanabilirliğini araştırttığını ve bu fikirden daha sonra vazgeçtiğini yazmıştı.