İngiltere'nin Southport kentinde 29 Temmuz'da 17 yaşındaki bir saldırgan, 3 çocuğun öldüğü, 8'i çocuk 10 kişinin yaralandığı bir bıçaklı saldırı gerçekleştirdi.
Polis, 18 yaşından küçük olduğu için kimliğini açıklamadığı saldırganın Galler'in başkenti Cardiff doğumlu olduğunu duyurdu.
Ancak saldırganın kimliğinin açıklanmaması, aşırı sağcıların spekülatif sosyal medya paylaşımları ve haberlerin parçası oldu. Saldırganın İngiltere'ye geçen sene kaçak yollarla geldiği ve isminin "Ali" olduğu yönünde haberler aşırı sağcı hesaplar ve haber siteleri tarafından paylaşıldı.
Saldırganın kimliğinin 1 Ağustos'ta Axel Rudakubana olduğu ve Ruanda kökenli olduğu belirtildi.
Southport'taki saldırının bir gün sonrasında aşırı sağcı İngiliz Savunma Ligi (EDL), kentte göçmenleri ve Müslümanları protesto edecekleri iddiasıyla çağrı yaptı.
Kentte toplanan aşırı sağcılar, bıçaklı saldırının yaşandığı cadde yakınlarındaki Southport Islamic Society Camisi'ni taşladı. Burada polisle de çatışan aşırı sağcılar çok sayıda polisin yaralanmasına sebep olurken bir polis minibüsünü de ateşe verdi.
Southport'taki olaylar nedeniyle 53 polis ve 3 polis köpeği yaralanırken 5 kişi de gözaltına alındı.
İngiltere'nin batı kıyısındaki Southport'ta 30 Temmuz akşamı başlayan aşırı sağcı şiddet olayları, 2 Ağustos'ta ülkenin doğu kıyısındaki Sunderland'e sıçradı.
Kentteki "Masjid-e Anwaar-e Madinah" camisi dışında toplanan aşırı sağcı kalabalık, polisle arbede yaşadı. Kalabalık, kentteki bir polis karakolunu ateşe verirken bazı kamu kuruluşları da yakılmak istendi.
Yaşananlar nedeniyle 3 polisin yaralandığı kentte 10 aşırı sağcı gözaltına alındı.
Sunderland'le aynı gün Hartlepool, Liverpool, Glasgow ve Dover'de de aşırı sağcılar kent meydanlarında ve camilerin önlerinde toplandı.
İngiltere'de Sunderland ve Southport'ta yaşanan aşırı sağcı sokak olaylarını, bu hafta sonu aşırı sağcı eylem dalgası takip etti.
Bristol, Liverpool, Hull, Blackpool, Stoke-on-Trent ve Blackburn'ün de aralarında bulunduğu yaklaşık 20 İngiliz kentiyle Kuzey İrlanda'nın başkenti Belfast'taki 4 farklı noktada aşırı sağcılar sokaklara indi.
Cumartesi günü boyunca bu kentlerde göçmenlere ait iş yerleri, camiler, polis araçları ve çevik kuvvet memurlarına saldıran 92 aşırı sağcı gözaltına alındı. Bristol'de aşırı sağcıların toplandığı bölgeye gitmeme tavsiyesi yayımlayan polis, kalabalığa atlı memurlarla müdahale etti.
Bu kentlerde, aşırı sağcılar yer yer karşıt görüşlü gruplar, dini ve ticari yapıları korumaya çalışanlarla da karşı karşıya geldi. Özellikle Hull ve Stoke-on-Trent'te iki aşırı sağcının bıçaklandığı haberi olayların şiddetlenmesine sebep olurken polis bu haberlerin yalan olduğunu duyurdu.
Blackpool ve Manchester'da eylemlerin sona ermesi çağrısı yapan polis, yeniden toplanmayı da yasakladı.
İngiltere, pazar günü de aşırı sağcı sokak olaylarına şahitlik etti. Weymouth, Middlesbrough ve Rotherham kentlerinde toplanan aşırı sağcılar yine göçmenleri ve Müslüman toplumu hedef aldı.
Rotherham'da düzensiz göçmen ve sığınmacıların tutulduğu otel önünde toplanan aşırı sağcılar binaya taş ve sandalye gibi yabancı maddeler attı.
Giriş katında kırılan bir camdan binayı ateşe vermeye çalışan aşırı sağcılara polis müdahale etse de kalabalık başka yerlerden otele girmeye çalıştı.
Middlesbrough'da toplanan aşırı sağcılara karşı ırkçılık karşıtları ise "Masjid al-Madinah" adlı cami önünde toplandı. Yaklaşık 200 kişi camiyi koruma altına alırken aşırı sağcı grup yaptıkları yürüyüş sırasında bazı evlerin camını kırdı.
Bir dönerci dükkanı önündeki arabayı da yakan yüzü maskeli aşırı sağcılar, çevik kuvvet memurlarına taş ve şişe atarken içinde ateş yakılmış çöp konteynerleri polisin üzerine sürüldü.
Kentin bağlı olduğu Cleveland polisi, 14 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Aşırı sağcılar ile ırkçılık karşıtları ülkenin güneyindeki sahil kenti Weymouth'ta da karşılıklı eylem düzenledi. Polis ile karşı tarafa geçmeye çalışan aşırı sağcılar arasında arbede yaşanırken gözaltına alınanlar oldu.