Irak'ın başkenti Bağdat'ta, 19 Ağustos 2003'te, aralarında BM Irak Özel Temsilcisi Sergio Vieira de Mello'nun da bulunduğu 22 yardım çalışanının bombalı saldırıda hayatını kaybetmesi sonucu BM Genel Kurulu'nda 2008'de alınan kararla 19 Ağustos, "Dünya İnsani Yardım Günü" ilan edildi.
BM İnsani Koordinasyon Ofisinin (OCHA) verilerine göre, 2020'de her 45 kişiden biri ihtiyaç sahibiyken 2021'de 235 milyon kişi, yani dünyada her 33 kişiden biri insani yardıma ve korumaya ihtiyaç duydu.
İnsani ihtiyaçların en kapsamlı ve kanıta dayalı değerlendirmesini yapan Küresel İnsani Bakış Raporu'na göre, bu yıl insani yardıma ve korunmaya ihtiyaç duyanların sayısının Ukrayna savaşının da etkisiyle 274 milyona yükselmesi bekleniyor. Bu da dünyada yaşayan yaklaşık her 28 kişiden birinin insani yardıma ihtiyaç duyması anlamına geliyor.
Toplamda 64 ülkede yaklaşık 183 milyon kişiye BM ve partner kuruluşlar eliyle insani yardım ulaştırılması planlanırken, bu yardımlar için 41 milyar dolara ihtiyaç duyulacak.
Geçen sene, 160 milyon kişiye yapılan insani yardımlar kapsamında 35 milyar dolar harcandı.
Afganistan'ın yüzde 59'u insani yardıma muhtaç
İnsani yardım ihtiyacı, sadece savaş ve iç karışıklıklardan ötürü değil son dönemde doğal afetler ve Kovid-19'un etkisiyle başlayan ekonomik kriz nedeniyle de ortaya çıkıyor.
Küresel İnsani Bakış Raporu'na göre, iç karışıklık sebebiyle Myanmar'dan Bangladeş'e sığınan 4 milyonu aşkın Rohingya'nın yaşadığı Cox's Bazaar'da, çeşitli nedenlerle yerlerinden olmuş 3,7 milyon Bangladeşli de yaşıyor.
Asya-Pasifik'te 2015-2019 döneminde yaklaşık 700 milyon insanın hayatını etkileyen doğal afetler, 3,5 milyon kişiyi evsiz bırakırken 2020'de, sadece Endonezya ve Filipinler'de yaklaşık 10 milyon insan doğal afetler nedeniyle evsiz kaldı ve insani yardıma muhtaç hale geldi.
Dünyada insani yardıma en fazla ihtiyaç duyanlar Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde yaşıyor. Yaklaşık 27 milyon ihtiyaç sahibinin bulunduğu ülkeyi 26 milyonla Etiyopya ve 24,5 milyonla Afganistan takip ediyor. Afganistan'daki rakam, toplam nüfusun yüzde 59'una denk geliyor.
Afganistan, insani yardım için en fazla kaynağa ihtiyaç duyulan ülke olarak da dikkati çekiyor. Ülkede yapılacak insani yardımlar için bu yıl 4,4 milyar dolar harcanması öngörülürken, bu sayı, Taliban'ın ülkede kontrolü ele geçirdiği 2021 öncesi 3 yılda sırayla 9,4 milyar dolar, 6,3 milyar dolar ve 6,5 milyar dolar şeklindeydi.
Bu tutar, en fazla insani yardıma ihtiyaç duyan insanın yaşadığı Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde 2022 için 1,9 milyar dolar olarak kayıtlara geçti.
Ukrayna'da 3 milyon, Suriye'de 14 milyon ihtiyaç sahibi bulunuyor
Savaşın ardından yaklaşık 3 milyon insanın ülke içinde yerlerinden olduğu veya çeşitli komşu ülkelerde kamplara yerleştiği Ukrayna da bu yıl insani yardımların aktarılacağı ülkeler arasında yer alacak.
Yaklaşık 3 milyon insandan 1,8 milyonuna ulaşmayı hedefleyen BM ve partner kuruluşların insani yardımlar için yaklaşık 190 milyon dolar harcaması planlanıyor.
Ukrayna gibi milyonlarca insanın ülke içinde farklı noktalara göç ettiği ya da savaş nedeniyle ekonomik güçlükler yaşayarak insani yardıma muhtaç hale geldiği ülkelerden bir diğeri de Suriye.
Yaklaşık 14 milyon ihtiyaç sahibinin bulunduğu ülkede, bu yıl 12 milyar dolarlık insani yardım hedefleniyor. Bu ülkedeki yardımlar, insani yardım özelliği taşımayan ancak uzun dönemde etkili olan gelir artırıcı ve üretime yönelik yardımlar olarak ön plana çıkıyor.
Geçen yıl, insani yardım çalışanlarına yönelik saldırılarda 140 kişi öldü
İnsani yardım çalışmalarının, çoğunlukla güvenlik tehdidi altındaki afet bölgeleri ve savaş alanlarında yapılması, yardım çalışanları ve gönüllüler arasında can kayıplarının yaşanmasına da neden oluyor.
Geçen yıl, 460 insani yardım görevlisi saldırıya uğrarken, bunlardan 140'ı hayatını kaybetti, 203'ü ise yaralandı. Toplamda 117 görevli, kaçırılarak esir alındı.
Bu saldırıların çoğunluğu Güney Sudan, Afganistan ve Suriye'de yaşanırken, bu yıl Ukrayna'daki savaşın da eklenmesiyle daha fazla insani yardım çalışanının saldırıya maruz kalması bekleniyor.
BM, geçen sene yaşanan saldırılarda hedef olan 460 kişiden yüzde 2'sinin yabancılardan, geri kalanın ise yerel personelden oluştuğunu bildirdi.
Saldırıya uğrayanların yüzde 53'ü ise uluslararası bir sivil toplum örgütünün çalışanları olarak kayıtlara geçti.