Katalonya Politeknik Üniversitesi (UPC) ve Germans Trias i Pujol Üniversite Hastanesi, yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınıyla ilgili yürüttükleri ortak çalışma sonucu hazırladıkları raporu AB Komisyonuna göndererek kamuoyu ile paylaştı.
Avrupa'daki siyasi otoritelere, "ikinci dalgayı durdurmak için hemen harekete geçilmesi" tavsiyesinde bulunulan raporda, aksi halde mart ayındaki günlük ölü ve vaka sayısının zirve yaptığı, hastanelerin yetersiz kaldığı durumun tekrarlayabileceği belirtildi.
Raporda, COVID-19'a karşı alınan önlemlerde ve kontrollerde yaz başında "bir rahatlamaya" girildiği ve temmuz ayından itibaren yeni vaka artışlarıyla birlikte ikinci dalgaya geçildiği ifade edildi.
İspanya'daki vaka artışlarında, şehirler arası çok sık seyahat edilmesinin "kilit öneme sahip olduğu" vurgulanarak, ayrıca bar ve restoranların doluluk oranının da diğer bir etken olabileceği kaydedildi.
Virüsün mutasyona uğramadığı ve gerçekte, açıklanan verilerden 3 kat daha fazla vaka olabileceğine dikkat çekilen raporda, buna rağmen yaz boyunca hastanelerde COVID-19 hastaları sayısının oldukça azaldığına vurgu yapıldı.
1 Eylül tarihi itibarıyla, Avrupa ülkelerinde her 100 bin kişiye düşen COVID-19 vakaları dikkate alınarak yapılan sıralamada 1002 vaka ile İspanya ilk sırada yer alırken, onu İsveç (837), Belçika (737), Portekiz (571), Romanya (461), İtalya (447), Fransa (438), Hollanda (415), Almanya (292), Polonya (179), Yunanistan (101) ve Macaristan (65) izledi.
Bu oran, salgının dünyada en yoğun görüldüğü ülkelerden ABD'de 1836, Brezilya'da ise 1859 oldu.
İspanya'da hafta sonundaki artışlarla toplam vaka sayısı 500 binin üzerine çıktı.
Ülkede son bir haftadır günde 8 bin ila 9 bin yeni vaka açıklanıyor.
