İspanya'da seçmenler, 350 sandalyeli meclisi, dolayısıyla merkezi hükümeti belirlemek için dün erken genel seçimlerde sandık başına gitti.
Yaklaşık 37,5 milyon seçmenin kayıtlı olduğu seçimlere katılım oranı yüzde 70 oldu.
Seçimleri, 136 sandalye kazanan sağ görüşlü Halk Partisi (PP) önde tamamladı. Yaklaşık bir yıl önce PP'nin başkanlığına seçilen Alberto Nunez Feijoo, partisinin sandalye sayısını Aralık 2019'daki son seçime kıyasla 47 artırdı.
Son 3,5 yıldır mecliste azınlıkla iktidarda olan koalisyonun büyük ortağı Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) 122 ve küçük ortağı Unidas Podemos'un yerine alternatif olarak sol partilerin ittifakından kurulan Sumar partisi 31 milletvekili çıkardı.
Aşırı sağ görüşlü Vox partisi ise bir önceki seçime oranla büyük kayıp yaşadı ve sandalye sayısı 52'den 33'e geriledi.
Mecliste, Katalonya'da faaliyet gösteren partilerden Katalonya Cumhuriyetçi Solu (ERC) 7, Katalonya için Birlik (JxCAT) 7, Bask bölgesinde faaliyet gösteren EH Bildu 6, Bask Milliyetçi Partisi (PNV) 5, diğerleri 3 sandalye kazandı.
Ne sağ ne de sol blok koalisyonu kuracak çoğunluğa ulaştı
Sağ blokta yer alan PP ve Vox'un toplam sandalye sayısı 169'da kalırken, sol bloktaki PSOE ve Sumar'ın toplam sandalye sayısı da 153 oldu. Böylece ne sağ blok ne de sol blokta yer alan partiler, koalisyon hükümetini kurmak için gerekli olan 176 milletvekili sayısına ulaştı.
Seçimler sonunda ülkede oluşan siyasi tabloya göre hükümet kurma olasılığı, ayrılıkçı Bask ve Katalan siyasi partilerin alacakları kararlara bağlı kaldı.
Seçimlerden birinci parti çıktığı için Kral 6. Felipe'nin büyük olasılıkla hükümeti kurma görevini PP lideri Feijoo'ya vermesi beklense de bunda başarılı olma olasılığı oldukça zor gözüküyor.
Feijoo, PSOE'ye çekimser kalıp kendisinin azınlık hükümeti kurmasına müsaade etmesini istese de mevcut siyasi tabloda Vox dışında PP'ye destek verecek parti bulunmuyor.
Ayrılıkçı partiler kilit konumda
Seçim kampanyası boyunca sağ blokun sert eleştirilerine maruz kalan, hatta Vox tarafından kapatılmakla tehdit edilen Bask ve Katalonya'da faaliyet gösteren ayrılıkçı partilerin, sol bloku yeniden hükümete taşıması mevcut sonuçlara göre yine en büyük olasılık olarak gözüküyor.
Sol blokun 2019 seçimleri sonrasında destek almadığı, Katalonya için Birlik (JxCAT) partisi şu anda kilit konuma geldi.
Katalonya'daki ayrılıkçı girişimlerin ardından İspanyol yargısından kaçarak Brüksel'de Avrupa Parlamenteri olan eski Katalonya özerk hükümet başkanı Carles Puigdemont'un liderlerinden biri olduğu JxCAT, seçim sonuçlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede "(Başbakan ve PSOE lideri Pedro) Sanchez'e karşılıksız destek vermeyeceğiz." açıklamasında bulundu.
Kesin sonuçlar 8 Ağustos'ta açıklanacak
İspanya'da yasalar gereği resmi seçim sonuçları 8 Ağustos'ta açıklandıktan sonra seçilen milletvekilleri ve senatörler mazbatalarını alacak; 17 Ağustos'ta meclis ve senato açılacak.
Devlet Başkanı olarak Kral 6. Felipe meclisteki siyasi partilerin liderlerini tek tek kabul ettikten sonra hükümeti kurma görevini birine verecek.
Hükümet kurulması için mecliste ilk güvenoyu tarihi eylül ayı başlarında olacak. Eğer hükümet güvenoyu alamazsa ikinci bir girişimde bulunulması için en fazla iki aylık bir dönem beklenecek.
Bunda da başarısız olunursa kasım ayında meclis feshedilerek, yıl sonunda yeniden seçime gidilecek.
İspanya'daki mevcut siyasi tabloda, yeni bir seçim sağ blok dışında hiçbir siyasi partinin işine gelmiyor. Bundan dolayı ülke demokrasi tarihinde ilk koalisyon hükümeti olma özelliğine sahip PSOE ve Sumar'ın ayrılıkçı Bask ve Katalan siyasi partileri ikna ederek 4 yıl daha meclis azınlığında koalisyon hükümeti kurması tek olasılık olarak gözüküyor.
Diğer yandan 1 Temmuz'dan beri AB dönem başkanlığını yürüten İspanya'nın dış imajı için yeni hükümetin kısa sürede kurulması öncelik arz ediyor.
Beklenen sonun olması halinde PSOE ve Sumar'ın eylül sonuna kadar mecliste azınlık koalisyon hükümeti olarak güvenoyu alması ve ekim ayında yeni bakanların AB dönem başkanlığıyla bağlantılı yapılacak toplantılara aktif katılımın sağlanması gerekiyor.