Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, dün İsrail askerlerinin baskın yaptığı Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'nde yakıt sıkıntısı nedeniyle jeneratörlerin çalışamadığını ifade etti.
Kudra, hastanede elektriğin kesilmesi ve oksijen cihazlarının çalışmaması nedeniyle yoğun bakımdaki 5 hastanın yaşamını yitirdiğini kaydetti.
İsrail güçlerinin hastalara yönelik tutumuna ilişkin Kudra, "İsrail işgal güçleri, kadınları, çocukları ve hareket edebilen erkek hastaları ve refakatçilerini yanlarına eşya almadan askeri kışlaya çevirdikleri doğumhane binasına gitmeye zorluyor." ifadesini kullandı.
Hastanedeki zor şartlara rağmen iki kadının doğum yapmayı başardığını aktaran Kudra, "Hastanede iki kadın zor ve insanlık dışı şartlar altında, yiyecek, su ve ısınma olmadan doğum yaptı." dedi.
Önceki açıklamasında, hastanede elektriğin her an kesilebileceği uyarısında bulunan ve yoğun bakımdaki 6 kişi ile kuvözdeki 6 bebeğin hayatının tehlikede olduğunu belirten Kudra, "Hastanenin tamamen İsrail işgal güçlerinin kontrolü altında kaldığını göz önünde bulundurarak, hastaların ve sağlık ekiplerinin hayatından İsrail işgal güçlerini sorumlu tutuyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
Uluslararası kuruluşlara seslenen Kudra, "çok geç olmadan, Nasır Hastanesi'ndeki hastaları ve sağlık ekiplerini kurtarmak için acil müdahale" çağrısında bulunmuştu.
Daha önce İsrail güçlerinin baskınına uğrayan Gazze Şeridi'nin en büyük hastanesi Şifa'nın ardından bölgenin ikinci büyük hastanesi olan Nasır Hastanesi 25 gündür İsrail güçlerinin kuşatması altındaydı.
İsrail, 14 Şubat sabahı hastaneye sığınan çok sayıda yerinden edilmiş Filistinliyi silah zoruyla tahliye ederek Refah'a gitmeye zorlamış, aralarında sağlık personeli ve gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda kişiyi de alıkoymuştu.
Hastanede 1500 yerinden edilmiş Filistinli, 190 sağlık personeli ve onların ailelerinden 299 kişinin bulunduğunu duyuran Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Kudra, hastanede 273 hareket edemeyen hasta ve onların 327 refakatçisi ile yoğun bakımda 18, kuvözde 3 bebek ve 35 diyaliz hastasının da bulunduğunu bildirmişti.