İsrail basınında yer alan haberlere göre, yasa tasarısı için Meclis'te yapılan üçüncü oylamada, 47 red oyuna karşı, 61 oyla Meclis'ten geçti.
Muhalefet liderleri yasa değişikliğine sert tepki gösterirken, düzenlemenin Netanyahu'ya yönelik "kişiye özel bir yasa" olduğunu belirtti.
Eski Başbakan ve Yeş Atid (Gelecek Var) Partisi lideri Yair Lapid, Twitter hesabından paylaştığı mesajında, "Gece vakti hırsızlar gibi koalisyon ahlak dışı ve bozuk bir yasa çıkardı." ifadelerini kullandı.
Eski Savunma Bakanı ve Ulusal Birlik Partisi lideri Benny Gantz ise "Netanyahu yönetimini güçlendirecek kişiye özel bir yasa... Yumuşama, durma ve kısıtlama yok. Herkesi dışarı çıkıp gelişimimizi ve bizi tehlikeye atan yargı reformunu protesto etmeye davet ediyorum." şeklinde tepki gösterdi.
Netanyahu hükümetinin "yargı reformu" kapsamında hazırlanan yasa tasarılarından biri olan ve daha önce yapılan 2 oylamada da meclisten geçen düzenleme, "başbakanın fiziksel veya psikolojik yetersizlik durumları dışında görevden alınmasını" engelliyor.
İsrail Meclisinde 3 oylamayla kabul edilen yasaya göre, başbakanın görevini yapamayacağını duyurma yetkisi, Meclis'te başbakan tarafından yapılacak duyuru veya kabinenin dörtte üçünün onayıyla mümkün olacak.
Hükümetin dörtte üçü tarafından onaylanan karara başbakanın itiraz etmesi halinde ise bu, Meclis'te oylanacak. Meclis Başkanı tarafından belirlenecek oturumda 90 milletvekilinin bu yönde oy kullanması halinde başbakan görevden alınabilecek.
Söz konusu yasa tasarısı, başbakanı görevden alma yetkisine dair, Yüksek Mahkeme dahil yargının alacağı herhangi bir kararın geçersiz sayılmasını içeriyor.
Uzmanlar, bunun yolsuzluk suçlamalarına maruz kalan Başbakan Netanyahu'yu koruma amacı taşıdığını savunuyor.
Netanyahu hükümetinin tartışmalı yargı düzenlemesi
İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir "yargı reformu" planladıklarını açıklamıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı mercii olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclisin çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını belirtmişti.
Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yargının yetkilerini kısıtladığı gerekçesiyle yoğun şekilde eleştirilmişti.
Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı kitlesel protestolar, 11 haftadır yüz binlerce kişinin katılımıyla devam ediyor.