Seçimden aşırı sağcı Lig, sağ görüşlü Forza Italia ve aşırı sağcı İtalya’nın Kardeşleri partilerinin oluşturduğu sağ bloğun yüzde 37 oyla birinci sırada, popülist ve sistem karşıtı 5 Yıldız Hareketinin (M5S) ise birinci parti olarak çıkmasının ardından ülkede ırkçı ve İslamofobik saldırılarda artış görülüyor.
6,5 ayda 14 ırkçı ve İslamofobik saldırı
Seçim öncesinde "faşizm" tartışmasının tekrar alevlendiği ve sık sık protestolarla arbedelerin yaşandığı İtalya’da seçimlerden bu yana geçen 6,5 ayda, 14 ırkçı ve İslamofobik saldırı düzenlendi. Saldırıların hedefi olan 2 göçmen hayatını kaybetti, çok sayıda göçmen yaralandı.
Saldırılar, seçim sonuçlarının belli olmasıyla 5 Mart’ta başladı. Seçim sonrasında yaşanan İslamofobik ve ırkçı saldırılar şöyle sıralanıyor:
5 Mart:
Floransa'da 54 yaşındaki Senagalli Idy Diene, 65 yaşındaki bir İtalyan vatandaşın silahlı saldırısı sonucu yaşamını yitirdi. Olayın ardından kentte çok sayıda ırkçılık karşıtı gösteri düzenlendi.
Polis ise cinayette "ırkçılığın" bir etken olmadığını, "katil zanlısının herhangi bir siyasi grupla ilgisinin bulunmadığını" savundu.
20 Mart:
İtalya'nın kuzeyindeki Rimini şehrinde düzenlenen ırkçı saldırıda, 17 yaşında Afrika kökenli bir genç, 3 İtalyan tarafından darbedildi. "Siyahilerden nefret ediyoruz" diye bağıran saldırganlardan biri, Afrikalı gencin yüzüne yumruk attı. Saldırıya uğrayan genç hastanede tedavi altına alındı.
21 Mayıs:
Ülkenin kuzeyindeki Rapallo kentinde bulunan bir İslam merkezi, İslamofobik saldırının hedefi oldu. Merkezin 3 girişinden birine zarar vererek içeri giren saldırgan, kasa ve mikrofonu çaldı. Saldırgan, merkezde bulunan Kur’an-ı Kerim’i yırttı, üzerine gamalı haç çizdi ve hakaret içeren ifadeler yazdı.
2 Haziran:
Güneydeki Reggio Calabria kentinde Malili göçmen Sacko Soumali, uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Beyaz tenli bir kişi, aracından inerek tüfekle 3 göçmene 4 el ateş etti. 2 göçmen hafif yaralanırken kafasından vurulan 29 yaşındaki Soumali yaşamını yitirdi.
11 Haziran:
Ülkenin orta kesiminde yer alan Caserta şehrinde 2 Malili göçmen, Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini’nin adını haykırarak kendilerine ateş eden 3 kişinin ırkçı saldırısına uğradıklarını ihbar etti. Salvini’nin adını haykıran 3 gencin havalı silahla hedef aldığı göçmenlerden biri yaralandı.
3 Temmuz:
Sardinya Adası’ndaki Sassari kentinde Nijeryalı bir kadın, ATM'den para çekmek isterken sıraya girmediği gerekçesiyle bir erkeğin saldırısına uğradı. Kadının telefonunu yere atarak kıran saldırgan, "Önce ben geldim, ülkene geri dön" diye bağırdı. Saldırgan daha sonra Nijeryalı kadını saçlarından tutarak çekti ve darbetti.
30 Temmuz:
Nijerya asıllı İtalyan milli disk atıcısı Daisy Osakue de ırkçı saldırıya maruz kaldı. Ülkenin kuzeyindeki Torino kentinde uğradığı saldırıda yüzüne yumurta fırlatılan Osakue gözünden yaralandı. Osakue, 2018 Avrupa Atletizm Şampiyonası'na katılamama riskini son anda atlattı.
Jandarma, saldırının ırkçı saikle yapıldığını düşünmediklerini, son birkaç gün aynı marka ve model arabadan yoldan geçenlere yumurta atıldığına dair başka şikayetlerin olduğunu savundu.
3 Ağustos:
Napoli ve Pistoia kentlerinde 2 ırkçı saldırı yaşandı. Napoli’deki olayda ülkede yasal oturma izni bulunan ve sokak satıcılığı yapan 22 yaşındaki Senegalli göçmen Cisse Elhadju Diebel, 2 kişinin silahlı saldırısına uğradı ve bacağından yaralandı.
Pistoia kentindeki saldırıda da Vicofaro Kilisesi'nin göçmen misafirlerinden biri hedef alındı. Kilise rahibinin duyurduğu olayda saldırganlar, “aşağılık zenci” diye hakaret ederek kilisede kalan bir göçmene ateş etti. Göçmen, şans eseri olaydan yara almadan kurtuldu.
14 Ağustos:
Güneydeki Palermo kentinde 4 göçmen, kaldıkları yere dönmek için otobüs beklerken hakarete uğradı ve darbedildi.
9 Eylül:
Ülkenin güneyinde bulunan Brindisi kentindeki ırkçı saldırının kurbanı, 17 yaşındaki Gineli bir genç oldu. Bir grup İtalyan akranının bulunduğu yere bisikletiyle giden ve bir kıza selam veren genç, aynı yaşlardaki çocukların ırkçı hakaretlerine, ardından yumruk ve tekmeli saldırısına uğradı.
15 Eylül:
İtalya’nın güneyindeki Sicilya Adası’nda bulunan Enna kentinde Papa Franciscus’un şehre yaptığı ziyaretten sadece birkaç saat sonra ırkçı bir saldırı düzenlendi. 23 yaşındaki Gambiyalı göçmen Jallow Salife, arkadaşıyla çıktığı akşam yürüyüşü sırasında 3 kişinin saldırısına uğradı. Genç bir saldırgan, telefon görüşmesi için arkadaşının yanından uzaklaşan Salife'nin boğazını sıkıp yere itti. Daha sonra 2 kişi daha gelerek Salife'yi yumruk ve tekmelerle darbetti. Kanlar içinde kalan ve güçlükle bölgedeki polis merkezine ulaşan Salife, hastaneye kaldırıldı.
21 Eylül:
Sardinya Adası’ndaki Cagliari'de bir Senegalli, gittiği hastanede hasta yakınlarının sözlü saldırısına uğradı. Doktorun meslektaşına danışmak için kısa süre odasından ayrılması üzerine sırada bekleyen hasta yakınları, Senegalli kişiye “zenci” diyerek hakaret etti. Hasta yakınları, “Zenci yüzünden daha uzun süre sırada bekliyoruz.” diyerek Senegalli hastaya yönelik sözlü saldırıda bulundu.
22 Eylül:
Son olarak ülkenin kuzeyindeki Modena kentinde, 27 yaşındaki bir Pakistanlı, bir İtalyan'ın silahlı saldırısına uğradı. Pakistanlıya, 1'i kadın 3 gencin bulunduğu arabadan havalı tabancayla ateş edildi. Tabancayı kullanan İtalyan'ın ateş ettikten sonra "Bu siyahı vurdum" diye bağırdığı kaydedilen olayda, Pakistanlı kişinin dirseğinden yaralandığı ve hayati tehlikesinin bulunmadığı açıklandı.
Saldırı sayısı daha fazla
Ülkede yaşanan ırkçı saldırıların aslında çok daha fazla olduğu ancak çok sayıda olayın, şikayette bulunulmadığı için kayıt altına alınmadığı veya medyaya yansımadığı tahmin ediliyor.
Matteo Salvini göçmenlere karaya çıkma izni vermemişti
Seçimlerden birinci sırada çıkan sağ ittifakında başı çeken aşırı sağcı Lig partisi, ülkede kurulan koalisyon hükümetinin ortaklarından biri. Lig’in lideri ve aynı zamanda yeni hükümette Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı olan Matteo Salvini, göç konusundaki sert söylem ve tutumuyla biliniyor. Akdeniz’de sivil toplum kuruluşlarının kurtardığı göçmenlere karaya çıkma izni vermeyen Salvini, birçok kez uluslararası krize neden oldu.
Son olarak Salvini’nin önderliğinde güvenlik ve göçmenlerle ilgili yeni bir kararname hazırlandı. İtalya’nın bu konudaki tutumunu daha da sertleştirmesine olanak tanıyan kararnameye göre, suç işleyen göçmenlerin vatandaşlığı iptal edilebilecek. Sığınmacılar için ise, "sosyal tehlike" görülen durumlarda veya mahkumiyet söz konusu olduğunda iltica başvurusu durdurulabilecek.
Kaynak: AA