Sudeys'in cuma hutbesinde "İman meselelerindeki faydalı öğütler arasında dostluk ile ilgili bölümün doğru anlaşılmaması konusu da var. Bu bölümde, kalbi inanç ile bireysel ve uluslararası ilişkilerde iyi davranış arasında bir kafa karışıklığı vardır." ifadelerini kullanmıştı.
Bir gayrimüslimi desteklememek ile kalbini İslam'a ısındırmak için ona iyi davranmanın çelişkili bir durum olmadığını söyleyen Sudeys, bu ifadelerine "Nebi öldüğünde zırhı bir Yahudi'de rehindi. Bir Yahudi komşusuna iyi davranması onun Müslüman olmasına sebep olmuştu." demişti.
Sudeys, "İnsani diyalog yolu kenara bırakıldığında, şiddet, dışlama ve nefret dili hakim olur." değerlendirmesini yaptı.
Sudeys'in, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile İsrail arasındaki normalleşme sürecinde hutbede kullandığı ifadeler ise sosyal medyada İsrail ile Suudi Arabistan'ın normalleşmesinin hazırlığı olarak nitelendirildi.
"Arapların korkak ve hain olanları Yahudileri güçlü ve izzetli gördükleri için onlardan korkuyorlar"
Ahmed el-Cezairi el-Ahmedi isimli bir kullancı sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, "Yahudilere güven olmaz. Allah'a asi oldular ve peygamberleri öldürdüler. Allah onları kıyamet gününde zillete ve aşağılanmaya mahkum etti." ifadelerini kullandı.
Ahmedi, "Arapların korkak ve hain olanları Yahudileri güçlü ve izzetli gördükleri için onlardan korkuyorlar. Gazze'deki mücahitler ise Yahudileri aşağı ve zillet içinde gördükleri için onlarla cesaretle savaşıyorlar." tespitinde bulundu.
"Bu şeyhler milletin düşmanlarının istediğini uyguluyor"
Arif bin Muhlis an-Nabulsi Twitter'dan "Bu şeyhler milletin düşmanlarının istediğini uyguluyor ve hükümdarlar için dini yıkmak isteyenlerin yanında yer alıyorlar." paylaşımını yaptı.
Eski Mısır Vakıflar Bakanı Danışmanı Muhammed es-Sagir, Sudeys'in Mekke minberinden normalleşme ve ihanetin önünü açtığını yazdı.
Sakr isimli bir kullancı da "Sudeys Mekke'nin kutsal yerinde verdiği cuma hutbesinde normalleşmeye hazırlık yapıyor." ifadelerini kullandı.
Geçen ay BAE ve İsrail, ABD'nin arabuluculuk ettiği bir anlaşma ile ilişkileri normalleştirme konusunda mutabık kaldığını duyurmuştu.
1979'da Mısır, 1994'te Ürdün'den sonra İsrail ile barış anlaşması imzalayan üçüncü Arap ülkesi BAE oldu.
Abu Dabi'nin bu adımına hemen her gün İsrail saldırılarına maruz kalan Filistin halkı ve Filistin yönetiminin yanı sıra birçok Müslüman ülke tepki gösterdi.