Suudi Arabistan Başsavcılığı, İstanbul'daki konsolosluk binasında Ekim 2018'de vahşice öldürülen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı davasında 5 sanık hakkında idam, 3 sanık hakkında ise toplam 24 yıl hapis cezası verildiğini açıkladı.
Kaşıkçı cinayetini yöneten isim olarak bilinen Suud el-Kahtani'ye ve Suudi Arabistan'ın eski İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi'ye herhangi bir suçlama yöneltilmedi.
Başsavcılık, Kaşıkçı cinayetinde görev alan eski İstihbarat Başkan Yardımcısı Ahmed Asiri'nin serbest bırakıldığını açıkladı.
Karar, aralarında Türkiye'nin de olduğu birçok ülkede tepki çekti.
O ülkelerden biri de İngiltere'ydi...
Suudi Arabistan'a sert eleştiri
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Suudi Arabistan'da mahkemenin Kaşıkçı davasında hükme varmasının ardından yazılı açıklama yaptı.
Kaşıkçı'nın öldürülmesinin korkunç bir suç olduğunu vurgulayan Raab, "Kaşıkçı'nın ailesi, vahşi cinayetle ilgili adaletin sağlandığını görmeyi hak ediyor. Suudi Arabistan, sorumluların hepsinden hesap sormalı ve böyle bir vahşetin bir daha asla yaşanmamasını temin etmeli" ifadesini kullandı.
Dominic Raab, İngiltere'nin, idam cezası uygulanmasını kınadığını da belirtti.
"Silah satışında, neredeyse yüzde 50 artış yaşandı"
İngiltere'nin sert eleştirilerinin ardından İngiliz yardım kuruluşu Oxfam, dikkat çeken bir rapor yayınladı.
Raporda, "Silah satışını sınırlandırma kararına rağmen, İngiltere'de Suudi Arabistan'a yapılan silah satışında, neredeyse yüzde 50 artış yaşandı" denildi.
Oxfam'ın insani yardım kampanyaları başkanı Ruth Tanner, “Silah satışlarındaki bu artış vicdanımızda bir leke olmalı” dedi.
“Evlerinden kaçmak, yiyecek ve temiz su olmadan yaşamak ve hastalık salgınlarına katlanmak zorunda kalan Yemenliler bu savaşa bir son vermek ve hayatlarını yeniden inşa etmek için bir şansa ihtiyaç duyuyorlar.”
"İngiltere yıkımı sağlama ve desteklemede merkezi rol oynadı"
İngiltere Uluslararası Ticaret Bakanlığı aleyhine dava açan Silah Ticaretine Karşı Kampanya (CAAT) grubu başkanı Andrew Smith, The Independent'a yaptığı açıklamada, “Suudi liderliğindeki bombardıman on binlerce insanı öldürdü ve en kötü insani krizi yarattı. Bu silah satışını durdurmak için hiçbir şey yapılmadı. İngiltere hükümeti yıkımı sağlama ve desteklemede merkezi ve karmaşık bir rol oynadı.” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan'a silah satışı eleştirileri
Mart ayında, İngiltere'de aralarında İşçi Partisi, İskoç Ulusal partisi, Liberal Demokratlar, Plaid Cymru ve Yeşil Parti'nin de olduğu muhalefet partileri, Dışişleri Bakanlığına Suudi Arabistan'a silah ihracatını durdurma çağrısı yapan bir mektup yazmıştı.
Haziran'da ise İngiliz Temyiz Mahkemesi, ülkenin Suudi Arabistan'a silah satışının yasalara aykırı olduğuna hükmetmişti.
Kaynak: TRT Haber, Independent