Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lulva el-Hatır, Singapur Ulusal Üniversitesi Orta Doğu Enstitüsü tarafından düzenlenen sempozyumda konuşma yaptı.
Bazı Arap ülkelerinin ülkesine uyguladığı ablukayı değerlendiren Hatır, "atılan bazı askeri, siyasi ve alternatif tedarik zincirlerine doğru atılan hızlı hamleler ile" ablukayı aştıklarını belirtti.
Hatır, söz konusu adımlar sayesinde Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Mısır'ın 2017'de uyguladığı ablukaya Katar'ın boyun eğmediğini vurguladı.
Katar'ın haklarını elde etmek ve konumunun adil olduğunu kanıtlamak için uluslararası hukuka da başvurduğunu ifade eden Hatır, ülkesinin abluka ile başa çıkmasındaki başarısının, "kendine itimat etmesi, zorlukların üstesinden gelmesi ve Katar'ı hedef alan tüm planları bozmasıyla" ilgili olduğunu söyledi.
Hatır, ablukaya rağmen Katar'da gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) ablukanın başladığı 2017'den bu yana sürekli arttığını vurguladı.
Katar, tıbbi ve insani yardımları sağlayan en önemli ülkelerden biri
Ülkesinin uluslararası alanda yaptığı insani yardımlara da değinen Hatır, Katar'ın yeni tip koronavirüs (COVID-19) dahil olmak üzere birçok krizde özellikle, "kardeş ve dost ülkelere tıbbi ve insani yardımları sağlamada" hayati rol oynadığını ifade ederek, Katar'ın uluslararası alanda takdir gören bu tür yardımları sağlayan en önemli ülkelerden biri olduğunu dile getirdi.
Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır'ın 5 Haziran 2017'de "terör gruplarını desteklediği" suçlamasıyla Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmeleri ve bu ülkeye ekonomik abluka uygulamaları, Körfez bölgesinde krize yol açmıştı.
Katar, söz konusu ülkelerin suçlamalarını reddederek uluslararası hukuka aykırı hiçbir talebin kabul edilmeyeceğini bildirmişti.
Kuveyt, Körfez krizinin tarafları arasında ara buluculuk için çaba sarf etse de henüz ilişkilerde normalleşme konusunda bir sonuç elde edilemedi.