Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, AB Yüksek Temsilcisi Borrell'in 12 Temmuz 2021'de AB Dışişleri Konseyi Toplantısı sonrasında Kıbrıs konusunda yaptığı açıklamaların "son derece talihsiz" olduğu belirtildi.
Açıklamada, "Borrell, konuşmasında, Kıbrıs Türklerini her zamanki gibi yok saymakta ve Maraş konusunda Türkiye'ye çağrıda bulunmaktadır. Kapalı Maraş'ın KKTC toprağı olduğunu ve kapalı Maraş’ta atılan adımların KKTC Devleti ve Hükümeti tarafından atılmakta olduğunu bir kez daha vurgulamakta yarar vardır. Bu konuda genelde uluslararası toplumun özelde ise AB'nin muhatabı sadece KKTC'dir." ifadeleri yer aldı.
AB'nin, Kıbrıs meselesinde bir anlaşmaya varılmasını beklemeksizin, üyelik kriterleri hilafına Kıbrıs Rum tarafını tek yanlı olarak AB'ye kabul etmekle Kıbrıs konusunda tarihi bir hata yaptığı hatırlatılan açıklamada, geriye dönüşü olmayan bu hata ile AB'nin Kıbrıs konusunda tarafını seçtiği vurgulandı.
Açıklamada, AB'nin Kıbrıs meselesine yaklaşımında eşitlik ve tarafsızlık gibi ilkelerden söz etmenin mümkün olmadığı belirtilerek, AB'nin bugüne kadar Kıbrıs Türk halkına vermiş olduğu hiçbir sözü tutmadığından dolayı artık halk nezdinde de güvenirliğini ve inanılırlığını yitirdiği ifade edildi.
"AB, çözüm modelinin ne olacağına hüküm verecek durumda değil"
Bakanlıktan yapılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Borrell, açıklamasında 'Kıbrıs’ta iki devletli çözüm modelini' reddettiklerini de belirtmiştir. Bu talihsiz açıklama AB'nin Kıbrıs Türk tarafının haklı talep ve isteklerini anlama konusunda ne kadar isteksiz ve önyargılı olduğunu göstermektedir. Mevcut tutumu Rum yanlısı olan, tarafların eşitliğini gözetmeyen Avrupa Birliği’nin, Kıbrıs konusundaki vizyonunu yanlış değerlendirmeler üzerine inşa ettiği görülmektedir. Hal böyle iken AB, çözüm modelinin ne olacağına hüküm verecek durumda değildir."
"Kıbrıs Türk tarafı, Cenevre'de yeni bir vizyon ortaya koymuştur"
Kıbrıs Türk tarafının Cenevre'de yeni bir vizyon ortaya koyduğu vurgulanan açıklamada, "Kıbrıs Türk tarafı, Cenevre'de gerçekleştirilen 5+BM gayri resmi toplantısında, Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılabilmesini teminen, Ada'da var olan gerçeklere ve iki tarafın iş birliğine dayanan yeni bir vizyon ortaya koymuştur. Kıbrıs Türk tarafının yeni vizyonu adadaki iki Devletin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün teyidi ile sınırlı değildir. Önerimiz, bu olgunun kabul görmesinin ardından, iki devlet arasında bir işbirliği tesis edilmesini de içermektedir. Kıbrıs Türk tarafı bu önerinin kabul edilebilir ve sürdürülebilir bir anlaşmanın yolunu açacağına inanmaktadır." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, Kıbrıs Türk tarafının görüşlerini ve hatta varlığını dahi görmezden gelen AB'nin Dışişleri Konseyi Toplantıları'ndan, Rum tarafının Kıbrıs konusundaki tutumunu desteklemeyen bir sonuç çıkmasını beklemenin mümkün olmadığı hatırlatılarak, "AB'nin bu politikasına karşın, amacı Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını korumak olan KKTC, ana vatan Türkiye'nin sarsılmaz desteği ile birlikte kararlı duruşunu sürdürecektir." değerlendirmesi yapıldı.