Aylardır kurulamayan hükümet, derinleşen bir ekonomik kriz... Orta Doğu'nun en karışık ülkelerinden biri olan Lübnan'da siyasi ve ekonomik gerilim her geçen gün artıyor.
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.
Kamu borcunun 90 milyar doları aştığı ülkede işsizlik yüzde 35'i, yoksulluk da yüzde 50'yi geçti.
Lübnan'da gıda, ilaç ve akaryakıt gibi temel ihtiyaç maddelerinin dolarla ithal edilmesi nedeniyle karaborsadaki kur, doğrudan hayat pahalılığına yol açıyor.
Sermayenin çıkışına karşı sert uygulamalara başvuran bankalar, 17 Ekim 2019'dan beri yurt dışı havalelerini askıya aldı ve müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getirdi.
Yerel para birimi Lübnan lirası ise Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada değer kaybıyla farkı fiyatlardan işlem görüyor. Merkez Bankasının belirlediği resmi kur 1500, bankalardaki geçerli kur 3 bin 900 lira iken, karaborsada dolar 10 bin liranın üzerine çıkmış durumda.
Ülkede ekonomik kriz protesto edilirken, 2 Mart'tan beri yolları trafiğe kapatma eylemleri düzenleniyor.
Hükümet kurulamıyor
Beyrut Limanı'nda 2020'nin ağustos ayında meydana gelen büyük patlama, Lübnan'daki ekonomik sıkıntıları büyütürken yeni bir hükümet krizi de doğurdu.
Başbakan Hassan Diyab hükümeti, patlama sonrası gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos 2020'de istifa etti ancak siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle ülkede aylardır yeni hükümet kurulamadı.
Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır iktidarı paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını istiyor.
Lübnan Ordusu: Siyasi kriz tüm alanlara yansıdı
Lübnan Genelkurmay Başkanı Joseph Avn, siyasi krizin tüm alanlara yansıdığını belirterek yetkilileri ülkenin gidişatıyla ilgili uyardı.
Lübnan Ordusundan yapılan yazılı açıklamaya göre Genelkurmay Başkanı Avn, ülkedeki gelişmeleri ve sıkıntıları ele almak üzere askeri yetkililerle bir araya geldi.
Lübnanlı siyasi yöneticilere hitaben "Nereye gidiyorsunuz? Ne yapmayı düşünüyorsunuz?" diye soran Avn, ülkedeki durumun infiale yol açabileceği ciddiyette olduğuna dair birçok kez uyarılar yaptıklarını söyledi.
Lübnan Genelkurmay Başkanı, ordunun, özel ve kamu mülklerine zarar verilmediği sürece anayasa ve uluslararası anlaşmaların sağladığı ifade özgürlüğünden yana olduğunu vurguladı.
"Ülkedeki siyasi kriz tüm alanlara yansımış durumda. Kriz özellikle ekonomik açıdan yoksulluk ve açlığın artmasına yol açtı. Maaşlar da alım güçlerini kaybetti. Ordunun bütçesi her yıl düşürülüyor, bütçe yıl sonuna kadar yetmiyor. Askerler de sıkıntılar çekiyor ve halk gibi aç kalabiliyor."
Genelkurmay Başkanı, ekonomik kriz ve yansımalarının yanı sıra İsrail'in devam eden tehditleri ve uyuyan terör hücreleri nedeniyle ülkedeki güvenlik durumunun istikrarlı olmadığına da işaret etti.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn da İsrail'in ülkesine yönelik ihlallerinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) tartışılması çağrısı yaptı.
Ülkedeki farklı figürlerden ise hükümet krizi ve süren protestolar için yine BM önderliğinde bir uluslararası zirve yapılması çağrıları gelmişti.
Lavrov, Hariri ile BAE'de görüştü
Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Lübnan’da yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen eski Başbakan Saad el-Hariri ile Lübnan’daki siyasi gelişmeleri ele aldı.
Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre Lavrov, Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) ziyareti kapsamında Hariri ile bir araya geldi.
Görüşmede, Lübnan'da büyük siyasi ve dini grupların desteklediği çalışabilir bir yeni hükümetin kurulması yoluyla sosyal ekonomik krizin bir an önce atlatılması yönündeki hedefler ele alındı.