ABD Başkanı Barack Obama, Suriye’de şiddetin azaltılması ya da sona erdirilmesi konusunda Rusya ile işbirliğine mesafeli yaklaşarak “Ruslara ve Vladimir Putin’e güvenebileceğimiz konusunda emin değilim.” dedi.
Obama, terör örgütü DAİŞ ile mücadeleyi görüşmek üzere Pentagon’da Ulusal Güvenlik Konseyi üyeleri ile bir araya geldi. Toplantıya ABD Savunma Bakanı Ashton Carter, Genelkurmay Başkanı General Joseph Dunford, İç Güvenlik Bakanı Jeh Johnson ve Ulusal Güvenlik Konseyi Danışmanı Susan Rice’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yetkili katıldı.
Toplantının ardından basın toplantısı düzenleyen Obama, DAİŞ’in Suriye ve Irak’ta elindeki alanları yitirmesinin örgütü taktik değişikliğine ittiğini belirterek örgütün ABD’nin de aralarında bulunduğu dünya genelindeki ülkelerde büyük çaplı terör eylemlerine yöneldiğini anlattı. Obama, askeri, istihbarat ve güvenlik kuvvetlerinin saldırıları önlemek için aralıksız olarak çalıştıklarını ifade etti.
Bireysel olarak gerçekleştirilecek saldırıları belirlemenin ve önlemenin her zaman zor olduğuna işaret eden Obama, DAİŞ’e karşı her alanda mücadeleyi etkili bir şekilde sürdüreceklerini aktardı.
Obama, DAİŞ’e karşı verilen savaşta kaydedilen ilerlemede memnuniyet duyduğunu ancak daha fazla ne yapabilecekleri yönünde çalışmayı sürdüreceklerini dile getirdi.
“Rusya’nın Suriye’deki eylemleri soru işaretleri oluşturuyor”
Başkan Obama, DAİŞ’i kalıcı olarak yok etmek için Suriye’deki kaosu bitirmek gerektiğini vurguladı. Suriye rejiminin çatışmaların durdurulması anlaşmasını ihlal etmeye devam ettiğine değinen Obama, Rusya’nın Suriye’deki eylemlerinin de Moskova yönetiminin bu ülkedeki niyetlerine dair soru işaretleri oluşturduğunu söyledi.
Obama, “ABD, Suriye’de şiddeti azaltmayı denemek ve DAİŞ ile El-Kaide’ye karşı çabaları güçlendirmek için Rusya'yla çalışmaya hazır durumda. Ancak Rusya gerekli adımları atmakta başarısız oldu. Rusya’nın bu konularda ciddi olduğunu kanıtlama zamanıdır.” diye konuştu.
Suriye’deki iç savaşı bitirme veya yavaşlatma noktasında Rusya ile işbirliğine mesafeli yaklaşan Obama, bir soru üzerine, “Ruslara ve Vladimir Putin’e güvenebileceğimiz konusunda emin değilim.” ifadesini kullandı.
Obama, Rusya’nın şiddeti azaltmak ve DAİŞ ile diğer aşırılık yanlısı gruplarla mücadeleye odaklanmak için istek göstermesi gerektiğini yineleyerek aksi durumda uluslararası arenada Moskova yönetiminin Suriye’de katil bir rejimi destekleyen sorumsuz bir aktör olarak görüleceğine vurgu yaptı.
Libya’da da hükümetin isteği doğrultusunda ilk defa DAİŞ noktalarına hava saldırıları düzenlendiklerini hatırlatan Obama, örgüte karşı savaşlarında Libya’yı desteklemeye devam edeceklerine işaret etti.
ABD’nin İran’a fidye ödediği iddiası
ABD Başkanı Obama, ABD’nin İran’da tutuklu vatandaşlarını kurtarmak için fidye ödediği iddialarına ilişkin soruları da yanıtladı.
Bu yılın başında İran’a ödenen 400 milyon doların bu ülkedeki bazı tutuklu Amerikan vatandaşlarının serbest kalmasını sağlamak için verilmiş bir fidye olmadığının altını çizen Obama, bunu daha önce de açıkça dile getirdiklerini söyledi.
Obama, İran’a gönderilen paranın nakit olmasının eleştirildiğini belirterek “Buradaki haber ödemenin nakit yapılması. Bunun da nedeni onlara bir çek gönderemezdik veya parayı transfer edemezdik. Onlara uyguladığımız yaptırımlarımızın bir parçası olarak İran ile bir bankacılık ilişkimiz yok.” dedi.
İddiaları reddeden Obama, “Rehineler için fidye ödemiyoruz. Burada da ödemedik, gelecekte de ödemeyeceğiz.” ifadesini kullandı.
“Trump’ın iddiası saçma”
Obama, Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Donald Trump’ın "8 Kasım’da yapılacak başkanlık seçimlerinde hile olmasından endişe ettiği" yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine “Bu soruya cevap vermeye nereden başlayacağımı dahi bilmiyorum. Tabii ki seçimlerde hile olmayacak. Ne demek bu şimdi?” dedi.
Trump’ın giderek daha fazla kişiden seçimlerin adil olmayan bir şekilde yapılacağını duyduğuna dair açıklamalarının “saçmalık” olduğunu dile getiren Obama, “Bu saçma. Bunun hiçbir mantıklı yanı yok ve kimsenin bunu ciddiye aldığını sanmıyorum.” görüşünü kaydetti.