İslam İşbirliği Teşkilatının (İİT) Nijer'in başkenti Niamey’de 47. Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı'na katılan Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi, burada yaptığı açıklamada, Hindistan'ın 180 milyon Hint Müslümana "sistematik olarak saldırdığını" söyledi.
Kureyşi, Hindistan’ın 5 Ağustos’ta Cammu Keşmir ile ilgili tek taraflı ve yasa dışı eylemlerde bulunduğunu anımsatarak, bölgede yaşanan insani trajediye dikkati çekti.
Hindistan yönetiminin adımının ardından geçen 15 aylık sürede 8 milyon Keşmirlinin sokağa çıkma yasakları, askeri kuşatma, iletişim kısıtlamaları ve keyfi tutuklamalarla karşı karşıya olduğunu belirten Kureyşi, "Tüm 'işgal bölgesi', dünyanın en büyük açık hava hapishanesine dönüştü." ifadesini kullandı.
Kureyşi, Hindistan’ın iki ülke arasında 2003’te varılan ateşkes anlaşmasını ihlal etmeye devam ettiğini ve Yeni Delhi yönetiminin sivil nüfusu hedef aldığını dile getirerek, "Hindistan’da yükselen Hindutva sadece Hint Müslümanlar için değil bölgesel güvenlik için de bir tehdit oluşturuyor." dedi.
Sağ aşırılıkçılık vurgusu
Sağ aşırılıkçılığın birçok ülkede yükselmekte olduğunu ve bu durumun Müslümanlara düşman bir çevre oluşturduğunu vurgulayan Kureyşi, bu yeni bela ile ilgili farkındalığı artırmanın önemine işaret etti.
Kureyşi, Pakistan'ın İslamofobi ile mücadelede öncü bir rol oynadığını ve bu rolünü oynamaya devam edeceğini vurguladı.
Öte yandan, Orta Doğu’daki barış ve istikrarın Pakistan’ın önceliği olduğunu belirten Kureyşi, Filistin topraklarının yasa dışı şekilde ilhak edilmesi, yasa dışı yerleşimlerin inşa edilmesi ve Filistinlilerin insanlık dışı yaşam koşullarının bölgedeki barışa ve istikrara yönelik hayallerin gerçekleşmesini her geçen gün daha da zorlaştırdığını ifade etti.
Kureyşi, Afganistan’da barışın tüm bölgedeki barış ve istikrarın anahtarı olduğunu dile getirerek, Afganistan’daki çatışmadan en çok etkilenen ikinci ülkenin Pakistan olduğunu dile getirdi.
Bölgede tesis edilecek bir barıştan en çok Pakistan’ın fayda göreceğini vurgulayan Kureyşi, Afganistan’daki barış ve uzlaştırma sürecini tam olarak desteklemeye devam edeceklerini kaydetti.