Zaharova, başkent Moskova'da düzenlediği haftalık basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.
Gazze Şeridi'ndeki duruma değinen Zaharova, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin, "İsrail yönetimini, Gazze'de kanın dökülmesini durdurmaya, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını öngören Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu kararları doğrultusunda Filistin-İsrail meselesinin barışçıl çözümüne ilişkin müzakereleri yeniden başlatmaya ve uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uymaya çağırıyoruz" dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın, "Uluslararası Ceza Mahkemesinin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant'a ilişkin yakalama kararı başvurusunun Gazze'de ateşkes anlaşmasını zorlaştıracağı" yönündeki açıklamasıyla ilgili AA muhabirinin sorusunu yanıtlayan Zaharova, "ABD'nin Orta Doğu meselesine yönelik yaklaşımı, dikotomik ve öncelikle bölge ülkeleri için yıkıcı." değerlendirmesini yaptı.
Zaharova, şu şekilde devam etti:
"Bu yaklaşım, Biden yönetimi için daha az yıkıcı değil. Onlar (Amerikalılar), son yıllarda çok hata yaptı ve bunu kabul etmeye hazır değiller. Onlar, bölgedeki halkların lehine uygulanmasını gerektiren tüm uluslararası hukuk ve diplomatik girişimlerin yapısını, tek taraflı yaklaşımla bile değil, kendilerinin ayrıcalıklı olduğu kavramıyla değiştirdi. Buna göre, onlar her şeyi yapabiliyor, her şeyi herkesten daha iyi biliyor, kendi uygulaması uğruna tüm gündemi iptal ediyorlar. İleride ise boşluk var."
Sözcü Zaharova, "ABD'nin Orta Doğu'ya yönelik ideolojik bağlamda yaklaşımını sürekli değiştirdiğini ve bunun bölgedeki durumu gerginleştirdiğini" belirtti.
İrlanda, İspanya ve Norveç'in, Filistin'in bağımsızlığını tanıma kararını da değerlendiren Zaharova, "bunun, uluslararası toplumun Gazze Şeridi'nde yaşanan trajik olaylara, binlerce sivilin ölmesine, benzeri görülmemiş insani krize tepkisiz kalamayacağını gösterdiğini" kaydetti.
Zaharova, "Uluslararası toplum, Orta Doğu'da barışın sağlanması gerektiğine giderek daha fazla ikna oluyor. Bunun iki devletli formülünün uygulanması yoluyla yapılması gerekiyor." dedi.
Avrupa Birliği'nin (AB) dondurulan Rus varlıklarından elde edilen karların Ukrayna için kullanılmasına onay vermesini değerlendiren Zaharova, "AB'nin veya herhangi birinin Rus varlıklarına el koyması, yasa dışı ve uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal eden eylemdir. Tüm bunlar gericilik" şeklinde konuştu.
Zaharova, AB'nin söz konusu kararına karşılık vereceklerini dile getirerek, "Rus tarafı, bu kararı kesinlikle reddediyor ve ulusal çıkarlarını korumak için mahkeme dahil gerekli tüm önlemleri alacak. AB'nin karşılıklı eylemlerimizin etkinliğini hissedeceğinden şüphe yok" değerlendirmesinde bulundu.
AB'nin yabancı yatırımcılar için artık güvenilir alan olmadığını söyleyen Zaharova, şu ifadeleri kullandı:
"Yatırımlara her an herhangi bir gerekçeyle el konulabilir veya bunlar yağmalanabilir. Dünyanın bazı önde gelen devletlerinden yatırımcılar, varlıklarını Batı'nın yetki alanlarından çıkarıyor. AB'nin böyle bir yasa dışı karar almasının ardından, bu sürecin önemli ölçüde hızlanacağından eminiz. Tüm dünya, Kiev yönetiminin varlığını sürdürmesi için, ki bu bir Anglosakson projesi, Batılıların yarattığı uluslararası finans sistemini nasıl yok ettiğini izliyor."
Rus varlıklarından elde edilen karların Ukrayna'nın savunmasını desteklemek için kullanılacağına dikkati çeken Zaharova, Rusya'nın Ukrayna ile ilgili hedeflere ulaşacağını vurguladı.
Mariya Zaharova, Norveç'in, Rus turistlerin ülkeye girişini yasaklama kararına karşılık vereceklerini söyledi.