ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power, BM Güvenlik Konseyi'nde düzenlenen Suriye toplantısında yaptığı konuşmada, Halep'in doğusunda 275 bin kişinin Rus ve rejim saldırılarının hedefi olduğunu, son üç günde 150'den fazla hava saldırısı sonucu en az 139 sivilin hayatını kaybettiğini söyledi.
Rusya ve Esed rejiminin, barışın peşinden gitmek yerine savaşı tercih ettiğini belirten Power, "Sivillere insani yardım ulaştırmak yerine yardım götüren konvoyları, hastaneleri ve insanların hayatını kurtarmaya çalışan ilk yardım görevlilerini vuruyorlar." dedi.
"Tarih, sessizce oturan konsey üyelerini de iyi anmayacak"
BM Genel Kurulu görüşmeleri sürerken, şiddetin engellenmesi için diplomasi yürütülürken Rusya ve Esed'in Halep'te yeni saldırı başlattıklarını vurgulayan Power, "Rusya'nın Suriye'de yaptığı terörle savaş değil, barbarlıktır." diye konuştu.
Çatışmaların durması için tüm opsiyonları değerlendireceklerini ancak bunun tek taraflı olamayacağını ifade eden Power, BMGK üyelerine de uyarıda bulunarak, "Tarih, yaşanan katlim karşısında bugün sessizce oturan Konsey üyelerini de iyi anmayacaktır." dedi.
Rusya: Konvoy saldırısında Rus uçaklarının sorumluluğu yok
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin ise ABD'nin, muhalif gruplar arasındaki teröristlerin belirlenmesi taahhüdüne sadık kalmadığını, Halep'teki 200 binden fazla kişinin terörist grupların mahkumu olduğunu iddia etti.
Halep'te yardım konvoyuna yapılan saldırıya ilişkin Rus uçaklarının sorumluluğu olmadığını öne süren Churkin, ülkesinin Suriye'de çatışmaların durması için her zaman uzlaşmayı aradığını belirtti.
İngiltere: Rusya savaş suçuna ortak oluyor
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Matthew Rycroft da Rusya'nın da Suriye rejimi ile savaş suçlarına ortak olduğunu ifade eden Rycroft, Rusya'nın bu konuda güvenilirliğinin kalmadığını söyledi.
Suriye temsilcisi söz alınca salonu terk ettiler
BMGK üyelerinin konuşmalarının ardından Suriye rejimi temsilcisi Beşar Caferi söz alınca ABD, Fransa ve İngiltere büyükelçileri salonu terk etti.
Caferi, tüm suçlamaları reddederek, teröristlerle savaştıklarını, yasak silah kullanmadıklarını öne sürdü.