Beyrut merkezli Business Echoes'un kurucusu Basel el Hatib, Saudi Aramco'nun yeni stratejileri ve körfez borsası üzerinde etkileri ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Suudi Arabistan'da Enerji Bakanlığından ayrı olarak Sanayi, Hazine ve Maden Bakanlığı da oluşturulduğuna dikkati çeken el- Hatib, "El-Rumeyyan'ın Aramco'nun başına getirilmesi, şüphesiz ki şirketin halka arz sürecini hızlandırmaya yönelik bir hareket. Böylece anonim şirkete dönüştürülmesi hedeflenen Aramco'nun borsa ve yatırımcılarla olan ilişkisi devletten bağımsız olacak." dedi.
El-Hatib, Saudi Aramco'nun yeni başkanı el-Rumeyyan'ın 2016'dan bu yana şirketin yönetim kurulu üyesi olduğunu ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a da danışmanlık yaptığını anımsatarak "El-Rumeyyan, önemli bir bankacılık geçmişine sahip.
Ayrıca ülke siyaseti üzerinde önemli bir etkiye sahip Ulusal Yatırım Fonu'nun Başkanlığı görevini de yürütüyor. Şirketin halka arz sürecini yönetecek olan el-Rumeyyan, Suudi Arabistan'da kamu ve özel sektördeki birçok halka arz projesinde önemli rol oynadı." ifadelerini kullandı.
"Aramco'nun borsaya açılması 2030 vizyonunun önemli ayaklarından"
El-Halid, Riyad yönetiminin 2030 vizyonu kapsamında ülke ekonomisinin petrole bağımlılığını azaltıp sektörleri çeşitlendirmeyi hedeflediğini belirterek, "Aramco'nun borsaya açılışı, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın öncülüğünde başlatılan 2030 vizyonunun en önemli ayaklarından birini oluşturuyor.
Riyad yönetimi, petrol dışındaki sektörleri geliştirerek yabancı yatırımcılar, iş adamları ve kredi derecelendirme kuruluşlarının Suudi Arabistan ekonomisine bakışını değiştirmek istiyor. Bu işin başlangıcı da Aramco hisselerinin yüzde yüzde 5'inin 2020 veya 2021'de piyasalara açılacak olmasıdır." diye konuştu.
Halka arzın Körfez piyasası üzerindeki etkisi hakkında ise el-Halid, "Aramco’nun halka arzının en önemli etkilerinden biri de şeffaflığı artan Suudi borsasının yerelden küresel düzeye taşınması olacaktır.
Bu durum, yabancı yatırımcıları bekleyen Körfez pazarı için de önemli bir fırsat olacak. Zira bölgede yatırım fırsatının doğduğu dönmelerde, yabancı para rahatça körfez ülkelerine akabilecek." dedi.
El-Rumeyyan petrol sonrası dönem için kilit isim
Washington merkezli Gulf State Analytics'in kurucusu Giorgio Cafiero da şirketin halka arz sürecinde Suudi Arabistan Ulusal Yatırım Fonu’nun oynayacağı rolün önemine işaret ederek, "Yıllardır Enerji Bakanlığı tarafından yönetilen Aramco şimdi bankacı ve regülatör geçmişi olan bir ismin kontrolüne verildi.
Zira Enerji Bakanı Halid el-Falih, 2030 vizyonu kapsamında atılan bu adımı yavaşlatmakla itham ediliyordu. Ayrıca el-Rumeyyan’ın büyük banka ve kuruluşlarla olan ilişkisi, halka arz sürecine küresel boyutta ilginin artmasını sağlayacak." diye konuştu.
El-Rumeyyan'ın misyonunun Suudi ekonomisini dünyaya açmak olduğunu vurgulayan Cafiero, "Veliaht Prensin yakın müttefiki olan el-Rumeyyan, petrol sonrası döneme hazırlanan ülke için kilit isimlerden biri. El-Rumeyyan’ın, Suudi pazarının değerini düşüren ve yabancı yatırımcıların ülkeye gelmesini engelleyen ekonomik problemleri ne derece çözeceğini önümüzdeki süreçte gözlemleyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Saudi Aramco'nun halka arz süreci
2016'da Saudi Aramco hisselerinin halka arz edileceğini ilan eden Veliaht Prens Muhammed bin Selman, ülke ekonomisinin petrole bağımlılıktan kurtulması gerektiğini belirterek, "Aramco'yu kutsallaştırmaya gerek yok. Ekonomimizi yakın zamanda tükenecek petrole bağımlı kılmamalıyız. Bırakın, Aramco yatırım şirketi olarak kalsın. Şirket hisselerinin borsaya açılması ekonomimize faydalı olacak.
Şirketin yüzde 1'inin halka arzı bile tarihteki en büyük arz olacak. Dünya borsaları şirketin yüzde 5'ine hazır mı bilmiyorum." ifadelerini kullanmıştı.
Muhammed bin Selman'ın açıklamalarının ardından şeffaf olmadığı eleştirileriyle karşılaşan şirket, borsaların hazır olmadığı gerekçesiyle halka arzın 2018'de ertelendiği duyurmuştu. Bu kapsamda süreci hızlandırmak amacıyla harekete geçen Riyad yönetimi ilk olarak şirketin yönetim kurulu başkanlığına el-Rumeyyan'ı getirdi.
Şirketin halka arz sürecinin iki aşamada gerçekleştirileceği öngörülüyor. İlk olarak Suudi borsası Tedavül'ün hisseleri bu yıl sonunda uluslararası piyasalara sunulacak.
Bu kapsamda Tedavül, 29 Ağustos'ta ABD dışındaki piyasalar için küresel sermayenin performansını ölçen Morgan Stanley Capital İnternational (MSCI) indeksine katıldı.
İkinci aşamada ise 2020 veya 2021'de Saudi Aramco hisselerinin yüzde 5'i dünya borsalarına açılacak. Söz konusu yüzde 5'lik hissenin piyasa değerinin 100 milyon dolardan fazla olacağı tahmin ediliyor.
Ulusal Yatırım Fonu, toplam 20 bankaya hisse alım teklifinde bulunurken halka arz sürecini yönetmesi için de JP Morgan, Morgan Stanley ve HSBC bankalarını seçti.
Fon, aynı zamanda Moules&Co'ya da bağımsız danışmanlık yetkisi verdi.
Saudi Aramco yetkilileri, şirket hiselerini Tokya'da borsaya sunmak istediklerini açıkladı. 2016’da şirket hisselerinin Londra borsasında açılması planlanmasına rağmen İngiltere'de Brexit süreciyle oluşan güvensiz ve istikrarsız ortamı şirket yetkililerini Londra piyasasından uzaklaştırdı. Aynı şekilde Hong Kong'da devam eden gösteriler ve siyasi karışıklık Çin'i de seçenekler arasından çıkardı.
Şeffaflık adına ilk defa Fitch Ratings ve Moody's için hesap defterlerini açan Saudi Aramco, 2018'de 111 milyar dolar, 2019'un ilk 6 ayında ise 47 milyar dolar kar elde etti.
Kaynak: AA