Savaşın en büyük mağduru çocuklar

Suriye'de iç savaş bütün ülkeyi enkaza çevirdi. Savaşın en büyük mağduru ise çocuklar oldu.

Suriye'deki iç savaşta 12 yıl geride kaldı. 30 bin çocuk hayatını kaybetti, 24 bin çocuk sakat kaldı. Milyonlarca çocuk anne ve babasını kaybetti.

Ülkede terör örgütleri DEAŞ ve PKK/YPG'nin işgal ettiği bölgelerdeki çocukların durumu çok daha vahim.

Okullarda kendi ideolojik propagandalarını yapan terör örgütleri, kanlı emellerini gerçekleştirmek için çocukları hedef seçiyor.

Çocuklar PKK/YPG terörünün hedefinde

Terör örgütü, Suriye'de son 5 yılda yaklaşık 3 bin çocuğu kaçırdı. Zorla ellerine silah verilen çocuklar bombalı saldırılar ve cephe hatlarında kullanılıyor. Kaçırılan çocukların yaş ortalaması 15, hayatta kalma süreleri 8 yıl.

PKK/YPG, son 5 yılda 3 bine yakın çocuğu kaçırarak eline silah verdi.
Zorla silah verilen çocuklar sözde eğitimin ardından bombalı saldırılarda kullanıldı.
Teröristlerin alıkoyduğu çocukların ortalama yaşının 15, örgütün elinde hayatta kalma sürelerinin ise en fazla 8 yıl olduğu belirtiliyor.

Terör örgütü çocukları kaçırmaya devam ediyor

BM ve insan hakları örgütlerinin raporları dikkate alınmadı. Kaçırılan çocukların ailelerinin uluslararası topluma yaptığı çağrılar karşılıksız kaldı. 2023 başından beri 200 çocuğa zorla silah verildi.

Terör örgütü PKK/YPG'nin kaçırdığı çocukların aileleri uluslararası toplumdan yardım istiyor. Ancak çağrılar sonuçsuz kalıyor. Birleşmiş Milletler'in en son 2022 yılındaki raporunda yaptığı uyarıya rağmen terör örgütü bu yıl 200 çocuğu daha kaçırdı.

İç savaş ortamında Esed rejimi ve terör örgütlerinin zulmü arasında sıkışan çocukların tek umudu Türkiye oldu.
Türkiye'nin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarıyla terörden temizlediği bölgelerde çocuklar huzur ve barış ortamında hayata tutundu.

Suriye'de iç savaşın yer yer devam ettiği ve PKK/YPG terör örgütünün işgal ettiği alanlarda bugün on binlerce çocuk ağır hak ihlalleriyle karşı karşıya. Ancak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörden temizlediği Suriye'nin kuzeyinde yaşayan binlerce çocuk bugün Türkiye'nin sayesinde eğitimden spora ve müziğe kadar her türlü aktivitenin içerisinde yer alma imkanına sahip.

Türkiye savaş mağduru çocukların umudu oldu

Güvenli bölgelerdeki çocuklar huzur ve barış ortamında okula başladı. 300 binden fazla çocuk güvenli bölgelerdeki ilk ve orta dereceli okullarda eğitim alıyor. Çocukların tüm kitap ve kırtasiye malzemesi tedarik ediliyor.

300 binden fazla çocuk, kitap ve kırtasiye malzemesinin temin edildiği ilk ve orta dereceli okullarda eğitim görüyor.
Anne babasını kaybedenler, yetimhanelerde hem eğitim hem de uzman psikolojik destek alıyor.

Yetimhanede kalan kız çocuklarından biri, "Öğretmenlerimiz bizimle çok yakından ilgileniyor. Birlikte oyunlar oynuyoruz. Oyun oynarken çok mutlu oluyorum" dedi.

Erkek çocuklarından biri ise "Burada zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum. Arkadaşlarım ve öğretmenlerimle birlikte bir aile gibiyiz" diye konuştu.

Çocuklara sağlık kuruluşları ücretsiz tedavi ve rehabilitasyon imkanı sağlıyor.
Tüm mahallelerde çocuklar için parklar ve oyun alanları yer alıyor.

Savaşın acılarını sanat ve sporla unutuyorlar

Güvenli bölgelerdeki tüm mahallelerde çocuk parkları ve spor sahaları yapıldı. Çocuklar için sanatsal, sosyal ve sportif etkinlikler düzenleniyor.

Çocukların savaşın travmalarını atlatmaları için açılan merkezlerde sosyal, sanatsal ve sportif etkinlikler düzenleniyor.

Sanatsal ve sportif etkinliklerden faydalanan bir kız çocuğu, " Türkiye'nin açtığı kurslar sayesinde müzikteki yeteneğimi keşfettim. Müzikle ilgilendiğimde tüm sıkıntılarımı unutup rahatlıyorum" dedi.

Diğer bir kız çocuğu ise," Boş vakitlerimde buraya gelip resim yapıyorum. Çevremde gördüğüm her şeyin resmini yapmayı öğrendim" diye konuştu.

Sanatsal ve sportif etkinliklerden faydalanan bir erkek çocuğu ise gün boyu yeni şeyler öğrendiklerini, eğlendiklerini söyleyerek "En çok masa tenisi ve zeka oyunlarını seviyorum" dedi.

Güvenli bölgelerde yaşayan çocuklar Türkiye'nin sunduğu imkanlar sayesinde geleceğe umutla bakıyor.

Haber: Bülent Çulcuoğlu

Kamera: Bülent Serin