Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu IMF ve BM Cenevre Ofisi başta ABD ve AB olmak üzere gelişmiş ülke merkez bankalarının bu şekilde faiz artırmaya devam etmesinin küresel durgunluk riskini artırdığı konusunda 3 aydır uyarıda bulunuyor.
Küresel ekonomide durgunluk yani resesyon endişesi, paranın merkezi Wall Street’te de bazı ekonomist ve yatırımcıların endişesi.
TRT Haber’e Washington’da açıklamalarda bulunan Dünya Bankası Kıdemli Ekonomisti Sibel Kulaksız, küresel ekonomide durgunluğun etkilerinin 2 yıla kadar görülebileceğini söyledi.
"Bir buçuk ila iki yıl içinde resesyon olabilir"
Kulaksız, faiz oranlarındaki sert ve hızlı artışın büyüme oranlarına yansıyacağını, bunun orta ve uzun dönemde ekonomik büyümenin yavaşlaması anlamına geleceğini ve etkilerinin iki yıl içerisinde görüleceğini söyledi ve ekledi; “Yani bir buçuk 2 yıl içinde resesyon olabilir”
Küresel ekonomi zor dönemden geçerken Türk ekonomisi ise büyüyor.
Dünya Bankası ve IMF, küresel büyüme tahminini düşürürken Türkiye için büyüme tahmini ise yükseltildi.
Türkiye ekonomisinin büyüme tahmini yükseltildi
Türkiye ekonomisine ilişkin beklentilere de yer verilen raporda, Türkiye için 2022 büyüme tahmininin yüzde 2,3, 2023 için yüzde 3,2 ve 2024 için yüzde 4 olduğu bildirildi.
Dünya Bankası, Ocak 2022'de yayımladığı raporda, Türkiye ekonomisinin 2022'de yüzde 2 ve 2023'te yüzde 3 büyüyeceği öngörüsünde bulunmuştu.
Uluslararası Para Fonu IMF de, bu yıla ilişkin küresel ekonomik büyüme beklentisini yüzde 3,2 olarak korurken, gelecek yıla dair tahmini yüzde 2,9'dan yüzde 2,7'ye düşürdü. Türkiye ekonomisinin bu yıla ilişkin büyüme beklentisi ise yüzde 4'ten yüzde 5'e çıkarıldı.
Dünya Bankası kıdemli ekonomisti Sibel Kulaksız, Türk ekonomisindeki büyüme sebeplerinin özel tüketim harcamaları, ihracattaki artma ve turizm sektöründeki artış olduğunu söyledi.
Kulaksız Türkiye ekonomisindeki büyüme tahmininin kısa dönemde etki edebileceğini ve Türkiye için bunun getirilerini kısa dönemde 3-6 ay içinde görebileceklerini söyledi.
Dünya Bankası Kıdemli Ekonomisti Sibel Kulaksız, Türk ekonomisinin potansiyelinin çok yüksek olduğunu belirterek buna dair Dünya Bankası analizlerini TRT Haber ile paylaştı.
"Türkiye ekonomisinin potansiyeli çok yüksek"
Dünya Bankası Kıdemli Ekonomisti Kulaksız “Biz Dünya Bankası'nda Türkiye ve çevresindeki 7 ülkenin analizlerini yaptığımızda bunları çok net olarak gördük. Başta tarım, enerji, finansal sektörler, mal ve hizmet piyasaları olmak üzere her sektörde verimlilik ve üretim olarak yapılacak çok şey var, tam potansiyelimize ulaşmış değiliz” ifadelerini kullandı.
Sibel Kulaksız bu potansiyelin özellikle geleneksel olmayan sektörlerde bulunduğuna dikkat çekti.
Kulaksız “Geleneksel olan sektörlerde Türkiye gayet iyi durumda. İhracatı çok yüksek. ABD ile ticari ilişkilerde de hedef var ve bu yönde çok iyi çalışmalar var. Geleneksel olmayan ama yüksek gelir düzeyine bizi taşıyabilecek finans sektörüyle bağlantılı olarak ve dijital ekonomi tek başına, hizmet sektöründe örneğin potansiyeller var” ifadelerini kullandı.
Türkiye ekonomide doğal lider konumunda
Uzun yıllar Ortadoğu, Güneydoğu Asya gibi kritik bölgelerde de görev yapan Sibel Kulaksız, Türkiye'nin bölgede ekonomide liderlik rolüne dikkat çekti.
Kulaksız Türkiye’nin tek başına değil geniş bir alanda diğer ülkelerle hareket etmesinin, Türkiye’nin doğal liderlik seviyesinin daha da benimsenmesine sebep olacağını vurguladı.
Kulaksız “Türkiye diğer ülkeler ile ortaklaşa büyüdüğünde biz yüksek gelir grubuna ulaştıkça diğer sektörler diğer ülkeler tarafından doldurulabilir ve bütün ekonomiler büyüdüğü zaman bu, Türkiye'nin liderlik pozisyonunu daha da kuvvetlendirecektir” ifadesini kullandı.
Türkiye; gerek sahip olduğu büyük yatırım olanakları, gerekse dünyanın en kritik bölgelerinin ortasındaki kavşak noktası konumunda.
Stratejik konumu sayesinde yalnız küresel diplomaside kilit bir ülke değil, ekonomide bölgesel lider potansiyelini taşıyor.