RSF'nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, başvurunun, İsrail'in Gazze'deki sivil yerleşim yerlerine yönelik bombardımanında hayatını kaybeden 8 Filistinli gazeteci ve 7 Ekim'de ölen 1 İsrailli gazeteci için yapıldığı belirtildi.
Açıklamada, Filistinli gazetecilerin hayatını kaybettiği İsrail saldırılarının, uluslararası insancıl hukukta "ayrım gözetmeyen saldırı" niteliğinde olması ve bu saldırılarda "sivillere karşı aşırı ve orantısız güç kullanılması" nedeniyle Roma Statüsü'ne göre savaş suçu teşkil ettiği vurgulandı.
Öte yandan, İsrailli gazetecinin ölümünün de Cenevre Sözleşmesi kapsamında koruma altında olan bir kişinin kasıtlı olarak öldürülmesi anlamına geldiği ve bu bağlamda soruşturulması gerektiği belirtildi.
Gazze'deki 50'den fazla medya kuruluşu yerleşkesinin "kasıtlı olarak, kısmen ya da tamamen" tahrip edildiği aktarılan açıklamada, İsrail-Filistin çatışmalarının başından bu yana "son verilere göre 34 gazetecinin öldüğü, bunlardan 12'sinin görevi başında hayatını kaybettiği" kaydedildi.
RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire, "özellikle Gazze'de gazetecileri hedef alan uluslararası suçların boyutu, ciddiyeti ve tekrarının", UCM'nin konuya ilişkin soruşturma yürütmesini "öncelikli" hale getirdiğini belirtti.
RSF daha önce Gazze'de Filistinli gazetecilere yönelik savaş suçlarının soruşturulması için 2018 ve 2021'de UCM'ye başvurmuştu.