Dünya siyasi tarihi, iktidarını kaybettikten sonra sürpriz şekilde geri dönen liderlere özel bir yer ayırır. Siyasi gözlemcilerin artık şans vermediği bu liderler, genelde büyük bir hezimetle çekildikleri siyaset sahnesine büyük bir mücadele ile geri döndüler.
Brezilya’da Lula da Silva ve İsrail’de Netanyahu’nun yeniden siyaset sahnesine dönmesi bize bu liderleri hatırlattı.
Haberimizde “geri dönen” liderleri sizler için derledik…
Luis Inacio Lula da Silva
Brezilya’nın son dönemlerdeki en önemli ismi Lula da Silva, dört başarısız denemeden sonra ilk kez 2002’de devlet başkanı seçildi.
2003’te yoksulluğu azaltmaya yönelik sosyal programını uygulamaya başladı. 2006’da oyların yüzde 60’ından fazlasını alarak yeniden seçildi. 2010’da Time Dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri seçildi.
2011’de gırtlak kanseri nedeniyle kemoterapi gördü. 2018’de üst düzey siyasetçilerin, hükümet yetkililerinin ve iş insanlarının suçlandığı yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklandı ve hapse girdi. O yıl seçimlere katılması yasaklandı. Kasım 2019’da 580 gün sonra hapisten çıktı.
Lula da Silva, geçtiğmiz günlerde Brezilya’da yapılan seçimlerde rakibi Jair Bolsonaro’yu yenerek 12 yıl sonra iktidara geri döndü.
Binyamin Netanyahu
İsrail’de geçtiğimiz günlerde yapılan seçimler dünyanın alışık olduğu bir ismi yine siyaset sahnesinin en ön sıralarına taşıdı.
Seçimde aşırı sağcıların desteğiyle, Netanyahu'nun partisi Likud önderliğindeki sağcı blok parlamentodaki 120 sandalyenin 64'ünü kazandı.
73 yaşındaki Netanyahu, 1996'da Yitzak Rabin'in öldürülmesinden sonra düzenlenen erken seçimde doğrudan halk oyuyla seçilen ilk başbakan oldu. Ancak Başbakanlığı kısa sürdü. 2009’da ise, Netanyahu’nun uzun süre koltukta oturacağı seçimler yapıldı.
Binyamin Netanyahu, 2009’dan sonra 4 defa seçimlerden galip ayrıldı. İsrail'de toplam 12 yıl başbakanlık yapmış bir siyasetçi olarak Haziran 2021'de iktidarını kaybettiğinde gözlemciler bir devrin sonunun geldiğini düşündü ama bu büyük bir yanılgıydı.
Netanyahu hükümeti kurup, görevini tamamlarsa İsrail tarihine geçecek. Zaten İsrail'in en uzun süre görevde kalan lideri de Netanyahu.
Süleyman Demirel
Türk siyasi tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Süleyman Demirel, 20'nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren başbakanlık koltuğunun en büyük adaylarından biriydi. Türkiye'nin en genç genel müdürü, en genç başbakanı da o oldu.
“Bu fötr şapkayla 6 defa gittim, 7 kere geldim”
Süleyman Demirel genç yaşta atıldığı siyasette 2 darbe 1 muhtıra gördü. 6 kez koltuktan giden Süleyman Demirel, 7 kez hükümet kurdu. Toplamda 10 yıl 5 ay başbakanlık koltuğunda oturdu.
Türkiye’de en az 4 kuşağı etkilediği söylenen Demirel, 1993’te Turgut Özal’ın vefatının ardından Cumhurbaşkanı seçildi ve aktif siyasi hayattan çekildi.
Charles de Gaulle
İkinci Dünya Savaşı sırasındaki ünlü direniş çağrısının sahibi General Charles de Gaulle, Ağustos 1944’te Paris’in kurtuluşundan sonra kurulan Fransa Cumhuriyeti’nin geçici hükümetine başkanlık etti.
Ancak ana partilerin görüş ve eylem birliğini sağlayamadığı için 1946’da istifa etti.
1953’teki belediye seçimlerinde partisinin başarısız olmasının ardından siyasi hayattan çekildi. Cezayir’deki 13 Mayıs ayaklanmasından sonra, 1 Haziran 1958’de Cumhurbaşkanı Rene Coty, Dördüncü Cumhuriyet’in son hükümetinin başına Gaulle’u getirdi.
Gaulle, 21 Aralık 1958’de de Beşinci Cumhuriyet’in ilk cumhurbaşkanı seçildi.
Senato reformu ve ademi merkeziyetçilik konusundaki referandumun başarısız olmasının ardından Nisan 1969’da siyaseti kalıcı olarak bıraktı.
Silvio Berlusconi
İtalya'da uzun bir süredir gündemin ilk sıralarındaki ismi Berlusconi.
1994’ten bu yana İtalya’yı üç kez yöneten Berlusconi, cinsel skandallar ve yolsuzluk davalarıyla adından sıkça söz ettirdi. 86 yaşındaki liderin siyaset sahnesinden çekilmeye de niyeti yok.
Yaşadığı hezimetlere rağmen Berlusconi, geçtiğimiz eylül ayı sonunda yapılan son milletvekili seçimlerini kazanan aşırı sağ koalisyonda kendisine yer buldu ve senatoya girdi. En yakın adamlarından biri de koalisyonda dışişleri bakanlığı koltuğunu kazandı.
Winston Churchill
Her ne kadar dünya onu İkinci Dünya Savaşı'ndaki rolü ile tanısa da Winston Churchill, Birinci Dünya Savaşı'nın da önemli aktörlerinden biriydi.
Öyle ki on binlerce askerin hayatına mal olan Çanakkale Savaşı’nın başarısız olmasının ardından 1915’te Deniz Kuvvetleri Bakanlığı'ndan istifa etmek zorunda kalan kişi Churchill'di.
Bu istifa uzun bir süre onu siyaset sahnesinden uzak tuttu. Ancak Churchill, Nazi Almanyası’nın 1 Eylül 1939’da Polonya’yı işgal etmesinin ardından geri döndü. İkinci Dünya Savaşı boyunca İngiliz koalisyon hükümetinin başında olan Churchill coşkulu konuşmalarıyla ülkenin enerjisini birleştirdi.
Savaştan sonra Churchill yeni bir siyasi gerileme yaşadı. Ancak 1951’de 76 yaşında iktidara tekrar geri döndü.