2011'den bu yana Suriye İç Savaşı'nın bir sonucu olarak, farklı gruplar tarafından Suriye'yi temsil etmek için kullanılan ikiden fazla bayrak var.
Baas Partisi liderliğindeki Suriye Arap Cumhuriyeti'nin görevdeki hükümeti, başlangıçta Birleşik Arap Cumhuriyeti tarafından kullanılan kırmızı-beyaz-siyah renklerini kullanırken, Suriye Ulusal Koalisyonu gibi Suriyeli muhalif gruplar yeşil-beyaz-siyah renklerini kullanıyor.
Suriye'deki halk hareketleri ve devrimle birlikte yeşil bayrak, özgürlük mücadelesinin ve rejim karşıtı hareketlerin sembolü olarak yeniden ortaya çıktı.
İlk olarak 1932’de Suriye’nin Fransız mandasından bağımsızlığını kazandığı dönemde kullanılan bu bayrak, üç yatay renk şeridi içeriyor: Yeşil, beyaz ve siyah. Beyaz zemin üzerindeki 3 kırmızı yıldız ise Suriye’nin Halep, Şam ve Deyrizor bölgelerini temsil ediyor.
2011 yılında başlayan iç savaş sırasında, bu bayrak muhalif güçler ve Özgür Suriye Ordusu tarafından benimsendi. Halk gösterilerinde ve muhaliflerin kontrol ettiği bölgelerde sıkça kullanıldı.
2024'te muhalefetin önemli bir askeri ilerleme kaydetmesiyle birlikte, yeşil bayrak özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin en güçlü sembollerinden biri haline geldi.
Esed rejiminin bayrağı ise 1958 yılında Suriye ile Mısır arasındaki Birleşik Arap Cumhuriyeti döneminde tasarlandı ve 1980 yılında yeniden kabul edildi.
Bayrak, kırmızı, beyaz ve siyah renklerden oluşuyor. Beyaz zeminde bulunan 2 yeşil yıldız, Suriye ve Mısır’ın Arap Birliği içerisindeki kurucu ortaklığını simgeliyor.
Bu bayrak, rejim yanlısı bölgelerde devlet otoritesinin sembolü olarak gösterilirken genellikle Baas Partisi ile ilişkilendiriliyor.
2011’de başlayan halk ayaklanmalarının ilk günlerinde, protestocular genellikle kırmızı bayrağı taşırken, bu bayrağın rejimi temsil ettiği algısı güçlendikçe, muhalefet 1932’deki bağımsızlık bayrağına geri dönüş yapma kararı aldı. Bu bayrak, hem bağımsızlık mücadelesini hem de Esed rejiminden kopuşu simgeledi.
Zamanla iki bayrak arasındaki ayrım daha keskin hale geldi. Kırmızı bayrak rejimin baskı politikalarını temsil ederken, yeşil bayrak devrimci direnişin sembolü oldu.
Bazı bölgelerde rejim, iş yerlerinin bayrak renklerine boyanmasını zorunlu kılarak kırmızı bayrağın kullanımını teşvik etti. Öte yandan yeşil bayrak, devrimci bir ruhu da temsil ederek rejime muhalefeti simgelemeye devam etti.
Yeşil bayrak, muhalif güçler tarafından Körfez ülkeleri ve Türkiye’den alınan desteklerle yaygınlaştırıldı. Ancak, iç savaşın ilerleyen aşamalarında İslamcı grupların güç kazanmasıyla birlikte, beyaz ve siyah bayrakların da kullanımı arttı. Bu durum, yeşil bayrağın sembolik değerini geçici olarak zayıflatsa da bugün hâlâ devrim ve rejime muhalefetin bir göstergesi olarak kabul ediliyor.
Geçtiğimiz günlerde Esed rejiminin çökmesiyle birlikte, yeşil bayrak birçok bölgede resmi bir sembol olarak kabul görmeye başladı. Bu bayrak, halk arasında yalnızca bir devrim simgesi değil, aynı zamanda özgürlük, bağımsızlık ve yeni bir dönemin umudu olarak görülüyor. Esed yönetimindeki kırmızı bayrak ise yalnızca rejim yanlıları tarafından kullanılmaya devam ediyor.
Yeni anayasal düzenlemeler ve ulusal birliğin sağlanması durumunda, Suriye için farklı bir bayrak tasarımı ihtimali de gündeme gelebilir. Geçmişin ve geleceğin izlerini taşıyan bir bayrak, Suriye halkının ulusal birliğini ve yeniden doğuşunu sembolize edebilir.
Suriye bayrakları, ülkenin tarihindeki siyasi ve toplumsal çatışmaların en güçlü sembollerinden biri olmuştur. Bugün, yeşil bayrak devrim ve özgürlük mücadelesini temsil ederken, kırmızı bayrak rejimin otoritesini ifade etmeye devam etmektedir. Ancak gelecekteki Suriye, halkın iradesiyle belirlenecek bir bayrak ve ulusal kimlikle modern, birleşik bir devlet olarak yeniden şekillenebilir.
Suriye'de 27 Kasım'da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşşar Esed güçleri arasında çatışmalar yoğunlaştı.
Gruplar, 30 Kasım-7 Aralık tarihlerinde Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi en büyük illerde üstünlük kurdu.
Başkent Şam'a 7 Aralık'ta girmeye başlayan gruplara halk kitlelerinin de destek vermesiyle Baas rejimi, Şam ve diğer birçok bölgede kontrolü tümüyle kaybederek çöktü.
Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarı sona ererken, rejim lideri Esed başkentten kaçtı.
Suriye Milli Ordusu da Türkiye sınırı yakınlarında terör örgütü PKK/YPG'nin işgalinde olan Tel Rıfat'ı özgürleştirdikten sonra Münbiç'te yuvalanan teröristlere yöneldi.