Meclisten yapılan yazılı açıklamada, "Bilinmelidir ki; YPG/PKK bugüne kadar dünyanın gördüğü en vahşi terör örgütlerinden birisidir. Yarının Özgür Suriyesi'nin kurucu unsurları olacak Araplar, Kürtler ve Türkmenler, PKK teröründen büyük zarar görmüşlerdir. Stalinist bir ideolojiye sahip olan YPG/PKK, kendisiyle aynı fikri paylaşmayan Arapları, Kürtleri ve Türkmenleri ya zorunlu göçe tabi tutmuş ya da katletmiştir." ifadelerine yer verildi.
"Terör örgütünün yok etme ve sürgün hareketinin sonucu olarak, Fırat'ın doğusundaki Türkmen varlığı da ağır bir yara almıştır." değerlendirmesinde bulunulan açıklamada, söz konusu harekatın "zorunlu ve meşru bir müdahale" olduğunun altı çizildi.
"PKK ve DEAŞ, aynı eller tarafından kontrol edilen iki kukladır"
Açıklamada, bu harekatla Süleyman Şah Türbesi'nin asli yerine taşınacağına da değinilerek, şunlar kaydedildi:
"Bu harekat, Suriye'nin hiçbir kurucu etnik unsuruna (Arap-Kürt-Türkmen) karşı bir harekat değildir. Bu harekatın hedefinde, sadece vahşi bir terör örgütü olan YPG/PKK vardır. 'Fırat'ın doğusunda terör örgütü PKK'ya operasyon olursa DEAŞ tekrar aktif hale gelir' diyen terör örgütü sözcüleri ve muhipleri ise aslında PKK ile DEAŞ arasındaki gizli ittifakı aşikar etmektedirler. Çok iyi biliyoruz ki, PKK ve DEAŞ aynı eller tarafından kontrol edilen iki kukladır. Bizim için 'iyi terör örgütü, kötü terör örgütü' diye bir şey yoktur."
Açıklamada, Suriyeli Türkmenlerin Suriye'deki bütün terör örgütlerinin temizlenmesi konusunda kararlı oldukları da vurgulandı.
Kaynak: AA