İşgal altındaki Batı Şeria'nın El-Halil kentinde bulunan İbrahim Tekkesi, yüzyıllardır olduğu gibi bu ramazanda da yaşlı ve yoksullara sıcak iftar yemeği dağıtmaya devam ediyor.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından geçen yıl restorasyonu tamamlanan tekke imarethanesinde, 8 aşçı ve çok sayıda gönüllü, ramazanda yaklaşık 5 bin Filistinlinin yüzünü güldürüyor.
Eyyubiler (1174-1250) döneminde inşa edilen İbrahim Tekkesi, tarih boyunca özellikle ramazan aylarında yoksulların sığınağı oldu.
Osmanlı döneminde geliştirilen tekke, yoksullara ve yolculara yemek dağıtımının yanı sıra zikir halkalarıyla dini hayatın önemli bir unsuru haline geldi.
"Hayrın sembolü İbrahim Tekkesi"
Tekke günümüzde halen ramazan ayı başta olmak üzere yıl boyunca yoksulara yemek dağıtımının yapıldığı bir merkez olarak faaliyetlerini sürdürüyor.
İbrahim Tekkesi Müdürü Luey el-Hatib, "Tekke, Eyyübiler ve Osmanlı döneminden bu yana hep hayrın sembolü oldu" dedi.
Daha önceleri İbrahim Camii'nin bitişiğinde bir binada yer alan tekkenin 1984'te caminin yakınında başka bir binaya nakledildiğini söyleyen Hatib, şunları kaydetti:
"Osmanlı döneminden bu yana Türkler tekkeye ihtimam gösteriyor. Tekkenin imarethanesini TİKA restore etti. Mutfak genişletildi, yemek dağıtım salonları ayrıldı."
"Tekkeye gelen kendisi ve ailesinin nasibine düşeni alır"
Eskiden imarethanenin değirmeni ve fırını olduğunu, yoksullara yemek dağıtımını haber vermek için günde 3 kez davul çalındığını söyleyen Hatib, "Tekke yıl boyunca faaliyetlerine devam ediyor ancak çalışmalarını ramazan ayında yoğunlaştırıyor. Hayırseverlerin bağışlarıyla yoksul ailelere her gün çeşitli yemekler sunuluyor" belirtti.
Ramazan ayının başından bu yana hayırseverlerin tekkeye bağışta yarıştığını aktaran Hatib, "Tekkeye gelen kendisi ve ailesinin nasibine düşeni alır" ifadesini kullandı.
Yüzlerce aile tekkenin dağıttığı yemeklerle iftar açıyor
Yemek almak için sırada bekleyen 11 yaşındaki Şeyma, 7 kişilik ailesi için her gün buraya yemek almaya geldiğini söyledi.
Babasının 4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybettiğini belirten küçük kız, "Annem bazı işlerde çalışıyor ancak ihtiyaçlarımızı karşılamamıza yetmiyor. Ben de iftar için buradan yemek almaya geliyorum" diye konuştu.
El-Halil kentindeki İbrahim Camii, Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa'dan sonra dünyadaki en eski dördüncü cami olarak biliniyor. Tüm kısımları açıldığında camide yaklaşık 12 bin kişi namaz kılabiliyor.
Yahudiler, 1994 yılına kadar belli saatlerde buradaki Hazreti İbrahim'in kabrini ziyaret edebiliyordu. Baruch Goldstien isimli aşırı sağcı Yahudi'nin 25 Şubat 1994'te cami cemaati üzerine ateş açarak 29 Filistinliyi öldürmesi ve 125'ini yaralamasının ardından İsrail yönetimi, güvenlik gerekçesiyle caminin yarısını Yahudiler için mabede dönüştürmüştü.
Kaynak: AA