ABD Yönetimi ve Arap Devletleri yetkilileri, kurulacak koalisyonun Kuzey Atlantik Koalisyonu'nun (NATO) Ortadoğu veya Arap versiyonu olacağını belirtti.
Kaynakların verdiği bilgiye göre Beyaz Saray, İran’a karşı kurulacak koalisyon ülkeleri ile savunma, ekonomi ve siyasi alanda ilişkilerini daha da geliştirmek istiyor.
Halihazırda üzerinde çalışılan ve Sünni Müslüman müttefiklerin çatı yapısını oluşturacağı projeye, Beyaz Saray ve Ortadoğu'daki kaynaklar Arap NATO'su adını veriyor.
Söz konusu proje, 6 Körfez ülkesinin yanı sıra Mısır ve Ürdün'ü kapsayacak.
İlk zirvenin adresi Washington
Kısa adı MESA olan Ortadoğu Stratejik İttifakı (Middle East Strategic Alliance) projesinin, 12 - 13 Ekim tarihlerinde Washington'da yapılması planlanan bir zirvede tartışılması öngörülüyor.
Beyaz Saray'dan 'ittifak' ile ilgili yapılan açıklamada, 'son birkaç aydır bölgesel ortaklarımızla plan üzerinde çalışıyoruz" denildi.
Amerikalı bir diplomatik kaynak, planın geçtiğimiz yıl Trump'ın Suudi Arabistan gezisi öncesi gündeme geldiğini ancak ittifak şeklinde ele alınmadığını dile getirdi. Bazı Arap kaynaklarsa planın yeniden ele alındığını ve üzerinde çaba harcandığını aktardı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü, konuyla ilgili açıklamasında "MESA, İran’ın saldırganlığı, terörizm ve aşırılıkla mücadele edecek ve Ortadoğu’ya istikrar getirecek" diye konuştu.
Sözcü Başkan Trump'ın belirtilen tarihlerde bir güvenlik zirvesine ev sahipliği yapıp yapmayacağını teyit etmedi.
Ayrıca diplomatik kaynaklar da güvenlik planının ekim ayı ortasına kadar tamamlanıp tamamlanmayacağından emin olmadığını belirtiyor.
Daha önceki Amerikan yönetimlerinin Körfez ve Arap müttefikleri ile resmi bir ittifak geliştirme girişimleri geçmişte de başarılı olamamıştı.
ABD ve İran arasında neler oldu?
ABD Başkanı Donald Trump, 6 ülkeyle İran arasında Temmuz 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan Mayıs ayında çekilmiş ve anlaşma kapsamında askıya alınan ekonomik yaptırımların tekrar başlatılması talimatını vermişti.
ABD Hazine Bakanlığı, ülkesinin nükleer anlaşmadan çekilme kararı sonrası İran'a yönelik yaptırımların 90 ve 180 günlük periyotlarla yeniden uygulanmaya başlanacağını duyurmuştu.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise ABD'nin tehditlerine meydan okuyarak, diğer ülkelerle nükleer anlaşma sürecini sürdüreceklerini belirtmişti.
Ruhani ayrıca İran Atom Enerjisi Kurumu'na endüstriyel düzeyde nükleer zenginleştirme sürecine dönülmesi talimatı vereceğini ve birkaç hafta içerisinde yeniden zenginleştirme çalışmalarına başlayacak kapasiteye sahip olduklarını aktarmıştı.
İran, ABD yönetiminin petrol ihracatlarını engellemesi durumunda stratejik öneme sahip Hürmüz Boğazı'nı kapatacağını da açıklamıştı.
Kaynak: TRT Haber, Reuters, Euronews