Denny Rehberg, Gülen'in Türkiye'de 15 Temmuz'daki başarısız darbe girişimini yönettiğine işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yaşanan o vahim günden beri ABD, Gülen'in iadesi için hiçbir girişimde bulunmadı. Türkiye'nin defaatle yaptığı resmi başvurularına, Türkiye Adalet Bakanlığının Gülen'in suçlu olduğuna dair gönderdiği birçok kanıta ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın geçen ekim ayında Washington'u ziyaret ederek, Gülen'in iadesi için ABD Adalet Bakanı Loretta Lynch ile görüşmesi gibi çabalara rağmen bu konuda hiçbir şey yapılmadı."
"Türkiye'yi istikrarsızlaştırmaya çalışıyor"
Türkiye-ABD ilişkilerinin, bölgedeki güvenlik ve krizin yönetimi için kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Rehberg, Suriye ve Irak'taki şiddet olaylarının, Türkiye'nin sınırlarına yayıldığını ve uluslararası güvenlik için önemli bir sorun haline geldiğini söyledi.
Cumhuriyetçi Rehberg makalede, Türkiye ve ABD arasındaki 50 yılı aşkın süredir devam eden "verimli" ikili ilişkilere dikkat çekerek, "Tarihimizde hiçbir zaman, bu müttefikimizle olan ilişkimiz bugünkü kadar kritik olmamıştır." görüşüne yer verdi.
İki ülkenin terör ve aşırılıkla mücadele konularında iş birliğinden örnekler veren Rehberg, "Düşmanlarımızı mağlup etmek ve bölgesel istikrarın sağlanması için Türkiye ve ABD mutlaka iki ortak olarak yan yana durup terörizme meydan okumalı." ifadesini kullandı.
Rehberg, makalesinde şunları kaydetti:
"Bu sebeple, ABD ve Türkiye mutlaka şu anda var olan FETÖ sorununa bir çözüm bulmalı. Gülen ve FETÖ, ülkenin kurumlarına kök salarak kontrolü ele almak için vatandaşlarına saldırmak gibi her türlü yola başvurarak Türkiye'yi istikrarsızlaştırmaya çalışıyor. Gülen iade edilmezse, FETÖ Türkiye, müttefikleri ve dolayısıyla ABD için ciddi bir tehdit olmaya devam edecektir."