2011'de ivme kazanan Türkiye-Somali ilişkileri, iç savaş ve kıtlık gibi sorunlarla boğuşan Somali için can suyu, Afrika'ya açılan Türkiye için ise model oldu.
2011'de Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın gerçekleştirdiği tarihi ziyaret ile ivme kazanan Türkiye-Somali ilişkileri, her alanda gelişmeye devam ediyor.
İkili münasebetlerdeki gelişmenin son adımı “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” oldu.
Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur'un "tarihi" ve "ilişkilerde yeni dönemin başlangıcı" olarak tanımladığı anlaşmayı Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’tan dinleyelim.
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Türkiye ile yapılan anlaşmanın Somali'de terörizm, dış tehditler, korsancılık ve yasa dışı balıkçılıkla mücadele ile kıyıların korunmasını ve deniz kaynaklarının geliştirilmesi gibi konularda iş birliklerini kapsadığını söyledi.
İki ülke arasında ortak bir deniz kuvvetleri oluşturulacağını açıklayan Mahmud, bu kuvvetlerin, Somali sularını 10 yıl boyunca koruyacağını ve deniz kaynaklarının gelişmesine katkı sağlayacağını belirtti.
Mahmud, "Türk kardeşlerimiz bu anlaşma çerçevesinde sadece 10 yıl boyunca denizlerimizi koruyacak. 10 yıllık iş birliğinden sonra biz de denizlerimizi koruyacak bir donanmaya sahip olacağız" şeklinde konuştu.
Somali Cumhurbaşkanı, anlaşmanın Somali Meclisi tarafından onaylanmasının ardından yaptığı açıklamada, Etiyopya veya başka bir ülkeye yönelik düşmanca bir amacın olmadığını da sözlerine ekledi.
Ancak bu anlaşma bölgede yeni bir anlaşmazlığın fitilini ateşleyen, Arap ülkeleri ve Afrika Birliği’nin de karşı çıktığı bir adımdan sonra geldi.
Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur da bu konuya dikkat çekerek şöyle diyor;
"Her ne kadar bu Savunma ve Ekonomi İşbirliği Çerçeve Anlaşması’nın zamanlaması son dönemde yaşanan jeopolitik gerilimlere denk düşse de bu anlaşmayı hazırlayan zemin 2011’den bu yana ilmek ilmek iki millet arasında işlendi."
Etiyopya’nın Kızıldeniz hayali
Savunma Bakanı Nur'un da üzerinde durduğu son jeopolitik gelişme şüphesiz Etiyopya'nın Somaliland ile imzaladığı mutabakat zaptı.
Eritre'nin 1990'ların başında ayrılmasıyla limanını kaybeden Etiyopya, imparatorluk döneminde de denize erişim için çok sayıda savaş verdi.
Halihazırda ülke, dış ticaretinin yüzde 90'ına yakınını komşu ülkelerdeki limanlar üzerinden yapıyor. Ancak Somaliland ile yapılan anlaşma Etiyopya’ya tekrar Kızıldeniz’e çıkma şansı veriyor.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed'in ofisinden yapılan açıklamaya göre, Etiyopya'nın, Somaliland ile imzaladığı mutabakat zaptıyla Kızıldeniz'e erişim hayalini gerçekleştirmesinin yolu açıldı.
Açıklamaya göre, mutabakat, Etiyopya ve Somaliland'ın güvenlik, ekonomik ve siyasi iş birliğini güçlendirmesine de olanak sağlayacak. Mutabakat zaptına göre, Etiyopya'nın, Somaliland'ın Berbera Limanı'nda bir yeri olacak, Somaliland'ın da Etiyopya Havayolları'nda hissesi bulunacak.
Etiyopya'nın uluslararası alanda tanınmayan Somaliland’da büyük bir deniz limanından yararlanmasına izin veren iş birliği protokolü, bölgesel ve uluslararası alanda birçok siyasi ve hukuki eleştiriye yol açtı.
Etiyopya'nın hamlesi aynı zamanda giderek daha fazla “Kızıldeniz'in askerileştirilmesi’ endişesini de artırdı.
Mutabakat zaptına göre Addis Ababa, “birçok askeri üssün yoğunlaştığı bir bölgede askeri üs kurmayı” amaçlıyor.
Somaliland, 1991 yılında Somali’den ayrılarak tek taraflı bağımsızlığını ilan etti ancak bu adım, Birleşmiş Milletler (BM) ve Afrika Birliği de dahil olmak üzere uluslararası toplum tarafından tanınmadı.
Komşusu Etiyopya’nın ayrılıkçı bölgeyle yaptığı anlaşmaya yanıt olarak Somali, Etiyopya hükümetini “egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmekle” suçladı ve büyükelçisini istişareler için geri çağırdı.
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud da parlamentoda yaptığı konuşmada, Etiyopya ile Somaliland yönetimi arasında imzalanan iş birliği protokolünün “gayri meşru ve uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu ve uygulanamayacağını” söyledi.
İstikrar sağlayan güç: Türkiye
Türkiye ile Somali arasında son olarak imzalanan “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” ilişkilerdeki zirveyi temsil ediyor. Ancak iki ülke münasebetleri bugüne gelene kadar birçok sınamadan başarıyla geçti. Gelin biraz yakından bakalım…
Afrika Boynuzu ülkelerinden Somali, uzun yıllardır terör örgütü Eş-Şebab ile mücadele ediyor. Son zamanlarda ordu terör örgütünden birçok kenti geri aldı. Bu geri dönüşte Türkiye’nin verdiği askeri desteğin büyük rolü var.
Somali’nin de dahil olduğu birçok Afrika ülkesinde terör saldırıları düzenleyen Eş-Şebab terör örgütü 2006 yılında kuruldu. Daha sonra El-Kaide’ye bağlılığını açıklayan örgüt, zaten açlık ve kuraklıkla mücadele eden ülkede yeni bir sürecin kapısını araladı.
Öyle ki, hem kuraklık hem terör örgütünün saldırılarından dolayı milyonlarca insan evlerini terk etti.
Somali hem terör örgütü Eş-Şebab ile hem de ülkeyi kasıp kavuran kuraklıkla mücadele ediyor.
BM verilerine göre, son 5 yılda Somali yurt dışından yılda yaklaşık 2 milyar dolar kalkınma ve insani yardım aldı. Ancak BM Dünya Gıda Programı'na (WFP) göre, art arda dört başarısız yağmur mevsiminden sonra, 7 milyondan fazla insan gıda güvensizliği ile karşı karşıya. Ülkede 200 binden fazla kişi açlığın eşiğinde.
Somali’de aşiretler arasında onlarca yıl süren iç savaş, artan kuraklık ve ekonomik sıkıntıyla parçalanmış Afrika Boynuzu ülkesi, krizden kurtulmak için uzun süredir mücadele ediyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı dolayısıyla tahıl sevkiyatının duraksaması, savaş yüzünden insani yardımlardaki azalış, bölgede terör örgütü Eş-Şebab'ın varlığı gibi sebeplerin yanı sıra uzun süren kuraklık nedeniyle Somalililer, kıtlık endişesi yaşarken bazıları evlerini terk ederek farklı bölgelere göç ediyor.
Somali’de mayıs ayında gerçekleştirilen seçimlerin ardından terör örgütü Eş-Şebab’a karşı büyük operasyonlar başlatıldı.
Yeni seçilen Başbakan Hasan Şeyh Mahmud, temmuz ayında Türkiye’yi ziyaret etti.
Türkiye, Somali için oldukça önemli. Zira, Türk Silahlı Kuvvetleri 10 yıldan fazla bir süredir Somali ordusuna eğitim veriyor. Hem Türkiye’de hem de başkent Mogadişu’da yer alan Türk üssünde özellikle terörle mücadele konusunda tecrübe aktarımı yapılıyor.
Öte yandan Türkiye, Mogadişu’nun sadece askeri alanda değil insani ve ekonomik olarak da yanında duruyor. Türkiye, hem sivil toplum kuruluşları hem de devlet kurumları eliyle Somali’de büyük kalkınma yatırımları ve yardımları yapıyor.
Somali’de genel görünüm nasıl?
Somali ekonomisi büyüme konusunda pozitif ivme yakalayan bir görünüm sergilemekte. Günümüzde Mogadişu başta olmak üzere diğer büyük şehirlere çok sayıda yatırım yapılıyor. Ancak yatırımlarla gelişen ekonomik büyüme Somali’nin her bölgesinde kendisini eşit olarak gösteremiyor.
Nitekim Mogadişu ve diğer eyaletlerdeki büyük şehirler önemli bir ekonomik büyüme gösterse de kırsal bölgelerde hayat oldukça zor. Bunun yanı sıra Somali son 40 yılın en büyük kulaklığıyla karşı karşıya ve ülkede kıtlık oranı giderek artıyor. Bu durum kırsaldaki yaşamı oldukça olumsuz etkiliyor.
Öte yandan Somali, uzun yıllardır ekonomik gelişimini büyük ölçüde engelleyen bir çatışma ve kargaşa durumunda. TRT Haber’e konuşan SETA Dış Politika Araştırmacısı ve Mersin Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Tunç Demirtaş, Somali’nin ekonomik olarak zor durumda iken bir taraftan da güvenlik sorularıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çekiyor:
Somali hükümetinin Eş-Şebab’a karşı yürütmüş olduğu mücadele terör örgütünü zayıflatarak ülke güvenliğine önemli katkı sağlıyor. Ancak Eş-Şebab’a karşı yürütülen mücadele halk için çok fazla sorunu da beraberinde getiriyor.
Türkiye’de verilen eğitimin etkisi büyük
Türkiye, 1990’lı yılların başında iç savaş ve kıtlığın vurduğu Somali’ye insani yardımların ulaştırılması ve barışın korunması amacıyla BM Gücü kapsamında asker gönderdiğinden beri ülkenin gelişimi için çalışıyor.
Somali, 1950’deki Kore Savaşı’ndan sonra Türk askerinin görev yaptığı ikinci ülke.
Türkiye, ülkeye ilk olarak 1993'te asker gönderdi.
Öte yandan iki ülke arasındaki askeri ilişkilerde ivme Eylül 2017’de Somali Türk Görev Kuvveti Komutanlığı'nın kurulması ile yakalandı. Üs, halihazırda Türkiye’nin yurt dışındaki en büyük askeri eğitim merkezi konumunda.
Türkiye'nin buradaki askeri eğitim merkezinde, Somali ordusunun omurgasını teşkil edecek subay ve astsubaylar yetiştiriliyor.
Somali ordusunun toplam 15-16 bin askerden oluşması bekleniyor. Türk yetkililerin açıklamalarına göre, 5 bin Somalili asker Türkiye tarafından eğitilecek. Bu da ordunun 3’te 1’inin eğitilmesi anlamına geliyor.
Eğitim alan Somali askerleri, ülkedeki askeri operasyonlarına aktif olarak katılıyor.
Dr. Tunç Demirtaş da Türkiye tarafından verilen eğitimin, Somali ordusunun Eş-Şebab'a karşı mücadelesindeki yeteneklerini ve etkinliğini artırmasına yardımcı olmasının yadsınamaz bir gerçek olduğunu belirtiyor.
Somali ordusunun kontrolü altındaki bölgelerde terör örgütüne karşı bir dizi operasyon yürüterek son yıllarda giderek daha aktif hale geldiğine dikkat çeken Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürüyor:
Şu anda Somali ordusu Eş-Şebab karşısında oldukça etkili hareket ediyor. Ordu, Eş-Şebab'a karşı geniş alanları kazanmış ve elinde tutuyor durumda. Somali halkı nezdinde artık Somali ordusunun güvenilir olmasındaki en büyük etken, Türkiye'den teknolojik, eğitim ve stratejik yardım alması ile ilgilidir. ABD ve Somali’ye destek veren diğer ülkeler Eş-Şebab'a karşı hükümete yardım ediyor olsa da bu ülkelerin destekleri Türkiye gibi derin ve etkili değil.
Zira Türkiye sadece Somali askerlerini fiziki olarak eğitmiyor aynı zamanda ülkeleri için vatanseverliğin ve devlet sevgisinin/devlete bağlılığın ne anlama geldiğini de gösteriyor. Örneğin Türkiye-Somali eğitim kampında Eş-Şebab ile mücadelede kapsamında şehit olan Somali askerlerinin resimlerinden oluşan bir duvar bulunuyor. Bu kapsamda Türkiye’nin, Somali askerlerini fiziksel ve psikolojik olarak olumlu yönde etkilemesi söz konusu.
Öte yandan Somali 1992’den bu yana BM Güvenlik Konseyi tarafından silah ambargosu uygulanan bir ülke. Ancak Kasım 2022’de BM Güvenlik Konseyi tarafından alınan kararla Türkiye, Somali’ye uygulanan silah ambargosundan muaf tutulan ülkeler kategorisine alındı. Türkiye, Somali’de savunma sanayii ürünleri ile terörle mücadele kapsamında önemli bir aktör olarak yer alıyor.
Terör örgütü Eş-Şebab’a yönelik mücadelede Somali uzun yıllardır ABD’nin insansız hava araçlarından yardım alıyordu.
Ancak geçtiğimiz ekim ayında Somali hükümeti Türk insansız hava aracı Bayraktar TB-2’nin terör örgütüne karşı düzenlenen hava operasyonlarında kullanılmaya başlandığını doğruladı.
Somali'nin yeni atanan İçişleri Bakanı Ahmed Malim Fiki, Türk insansız hava araçlarının, Somali'nin merkezinde, Afrika'nın en ölümcül militan gruplarından birini etkisiz hale getirmek için hava saldırıları düzenlediğini ve askeri keşif sağladığını söyledi.
Yerel kaynaklar ABD’nin verdiği sınırlı hava desteğinden sonra Türk insansız hava araçlarının etkin kullanılmasının çatışmalarda bariz fark yarattığını belirtiyor.