Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Ali Kemal Aydın, büyükelçilik binasında Almanya'daki Türk toplumu temsilcilerine verdiği iftarda yaptığı konuşmada, ''Son Avrupa Parlamentosu seçimleri Avrupa’da kimlik siyasetinin giderek baskın hale gelmekte olduğunu bir kez daha göstermiştir. Ötekileştirilmiş bir Müslüman kimliği çabalarına verilecek en iyi karşılık özgür, adil ve insan onuruna yakışan evrensel değerlere dayalı bir toplum ideali çerçevesinde tüm kesimlerin bir araya gelmesi, iş birliği yapmasıdır'' dedi.
Aydın ötekileştirilmiş bir Müslüman kimliği çabalarına verilecek en iyi karşılığın da özgür, adil ve insan onuruna yakışan evrensel değerlere dayalı bir toplum ideali çerçevesinde tüm kesimlerin bir araya gelmesi, iş birliği yapması olduğunu kaydetti.
"Çeşitlilik içinde birlik olmayı başarabilmeliyiz"
Siyasi, dini, mezhebi ve yaşam tarzı farklılıklarını çatışma kaynağı değil, sosyal ve kültürel zenginlik olarak görülmesini isteyen Aydın, ''Bu çoğulcu ve renkli karakterimiz özellikle yurt dışında hepimizi ilgilendiren ortak meselelerde uzlaşı, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmamızı daha da önemli kılmaktadır. Temel değerlerimiz etrafında çeşitlilik içinde birlik olmayı başarabilmeliyiz'' ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Ali Kemal Aydın Almanya'daki Türk toplumununa da artan ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığı, dışlayıcı akımlar ve politikalar karşısında içine kapanmadan, Alman Anayasasında yer alan temel değer ve ilkeler etrafında, bu ülkede huzur ve barıştan yana daha iyi bir gelecek için çalışan tüm kesimlerle yakın diyalog içinde olmasını ve mümkün mertebe onlarla birlikte hareket etmesi tavsiyesinde bulundu.
"Basın, kipa hassasiyetini başörtülü kadınlar için de göstermeli"
Din ve inanç özgürlüğü konusunda bir hiyerarşi inşa edilmesi yanlış olduğuna dikkati çeken Berlin Büyükelçisi, Alman basınının bu konudaki farklı tutumunu da eleştirdi.
Aydın, ''Basının, toplumun ve siyasetin kamuya açık alanlarda kipa takma özgürlüğü hassasiyetini, tramvaylarda saldırıya uğrayan başörtülü bayanlar için de göstermesini beklemek Müslümanların en doğal hakkıdır'' diyerek, Alman basınının bu konuda da hassasiyet göstermesini istedi.
Söz konusu talebin çeşitli şekillerde saldırıya uğrayan, kundaklanan ibadet yerleri bakımından da geçerli olduğunu belirten Aydın, ''Bu alanda çifte standartlı bir yaklaşıma herkesin karşı durması gerekir. Son yıllarda camilere ve Müslümanlara yönelik artan saldırılar karşısında Alman kamuoyunun daha duyarlı olmasını bekliyor, İslam dinine yönelik ön yargılardan ve Müslümanlara olağan şüpheli muamelesi yapılmasından derin endişe duyuyoruz'' diye konuştu.
"DİTİB’le ilgili haksız iddiaların artık son bulmasını istiyoruz"
Konuşmasının sonunda Almanya'da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'ne karşı yapılan haksız itham ve iddiaları eleştiren Aydın, ''Din ve inanç özgürlüğü bağlamında, Almanya’daki Müslüman kuruluşlar içinde en geniş temsile sahip DİTİB’le ilgili haksız itham ve iddiaların artık son bulmasını istiyor, bu süreçte karşılıklı olarak sarsılan güvenin yeniden inşası yönünde devam eden çabaları destekliyoruz'' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA