Ukrayna'daki savaş yüz gününü doldururken, Rusya dünyanın en fazla yaptırım uygulanan ülkesi haline geldi.
Soğuk Savaş'ta bile görülmemiş şekilde Moskova'ya karşı birleşen Batılı ülkeler, Rusya'ya hava sahaları ve limanlarını kapattı.
ABD ve AB, Rusya'nın en büyük bankalarını uluslararası ödeme sistemi Swift'ten çıkardı.
Rus oligarkların taşınmazlarına Batı'da el konulurken, mali varlıkları da donduruldu.
Yabancı büyük şirketler teker teker Rus pazarından çıktı, Sovyet sonrası Rusya'dan en büyük sermaye çıkışları kaydedildi.
Bununla da yetinmeyen Batı, Rus gazı, petrolü ve kömürüne olan bağımlılıklarını azaltacak kararlar aldı.
Almanya 10 milyar euro harcadığı ve bitmiş bir proje olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattını iptal etti.
Küresel krizler başladı
Batı ve Rusya’nın birbirine uyguladığı yaptırımlar küresel krizleri de beraberinde getirdi.
Başta enerji ve tarım olmak üzere, birçok sektör Rusya ve Batı arasında rekabet alanına dönüştü.
Bu durum hem Rus ekonomisi hem de Avrupa ekonomilerine büyük zarar veriyor. Bilhassa batı yaptırımlarının etkisi Rusya’da uzun yıllar devam edecek gibi görünüyor.
Yüzlerce kişiye yaptırım uygulandı
Putin dahil en üst düzey Rus yetkililer ve tüzel kişilere yaptırım uygulandı. Yüzlerce Rus diplomat Batılı ülkelerden sınır dışı edildi.
Rusya'dan misilleme geldi
Rusya da, mütekabiliyet esasınca Batı'nın adımlarına karşılık verdi, yaptırım uygulayan ülkeleri hasım ülkeler listesine aldı.
Başta tahıl ve hububat olmak üzere, stratejik ürünlerin hasım ülkelere ihracatı yasaklandı ya da özel izne tabi tutuldu.
Bu, Batı'da gıda enflasyonunu tetiklerken Moskova'nın elini her geçen gün güçlendirdi
Rusya'dan Batı'ya enerji kozu
Büyük oranda Rus hidro-karbon yakıtlarına bağımlı olan Avrupa enerji piyasası da Ukrayna savaşına hazırlıksız yakalandı. Rusya, AB'yi enerji kozu ile vurdu.
Avrupa'ya satılan Rus gazının ödemelerinin Ruble ile yapılması zorunlu hale getirildi kabul etmeyen ülkelere gaz akışını kesti.
Rusya ve batı, Ukrayna üzerinden jeopolitik ve jeoekonomik bir savaş başlattı. Bundan sonra Avrupa güvenlik mimarisinde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Kremlin'i yöneten elitler bu savaşı Rusya’nın beka mücadelesi olarak görüyor. Ukrayna'da yakın zamanda çözüm olsa bile, batı ile yaşanan ihtilaflar hemen ortadan kalkmayacak.
Rusya NATO'nun doğuya doğru genişlemesine karşı çıkarken, şimdi de İskandinav ülkeleri İsveç ve Finlandiya'nın üyelik başvuruları gündemde.
Bu da süreci daha da karmaşık hale getiriyor.
Rusya'yı ekonomik olarak yıpratmak isteyen Batı bu süreçten kendi de olumsuz etkileniyor.
Krizin boyutlarının nereye kadar ilerleyeceği ise belirsiz.