Ürdün resmi ajansı PETRA'da yer alan habere göre Dışişleri Bakanı Safedi, başkent Amman'da çok sayıda gazetecinin katıldığı panelde konuştu.
Filistin halkına karşı yürütülen savaşın ve işlenen suçların durdurulması, bunun dışındaki konuların ancak o zaman konuşulabileceğini vurgulayan Safedi, "Ürdün, savaş sonrasında Arap veya Arap olmayan güçler tarafından Gazze'nin yönetilmesine dair herhangi bir konuyu konuşmayı reddediyor." ifadelerini kullandı.
Gazze Şeridi'nin tek başına konuşulacağı her türlü senaryoya karşı olduklarını dile getiren Safedi, bu tür senaryolarla Gazze Şeridi'nin İsrail'in hedefi doğrultusunda işgal altındaki Batı Şeria'dan koparılabileceğini söyledi.
Bunun da hem Filistin halkı hem Filistin davası açısından tehlikeli bir süreç olacağına dikkati çeken Safedi, Ürdün olarak Filistin meselesinin parçalanmadan ele alınmasının önemini vurguladı.
"Tehcir seçeneği başarısız oldu"
Filistin topraklarındaki şiddet ve savaşın tekrarlanmasıyla istikrarın sağlanmamasının temel sebebinin İsrail işgali olduğuna işaret eden Safedi, İsrail'in Hamas'ı bitirme yönündeki hedeflerine ilişkin ise şunları kaydetti:
"Hamas bir fikirdir, fikir ise bitmez. Farklı bir durumu isteyenler de kapsamlı bir barışla Filistin halkının haklarını ve ihtiyaçlarını karşılamalıdır.
Uluslararası toplumun bu yöndeki bir barışı sağlayarak Filistin devletini kurmaması durumunda ise her 5-6 yılda bir savaşa geri dönüş yapmış oluruz. Tüm dünyanın istediği güven ve istikrarı gören de olmayacak."
Ürdünlü Bakan, Filistin halkının topraklarından tehcir edilmesinin Ürdün tarafından savaş ilanı olarak değerlendirileceğini yineleyerek, "İsrail'in savaşın başlamasıyla önerdiği tehcir seçeneği başarısız oldu. Bu seçenek Mısır, Ürdün ve Filistin halkının yanı sıra ABD'nin de aralarında bulunduğu hiçbir ülke tarafından kabul görmedi." diye konuştu.
İsrail'in Gazze'ye saldırılarında son durum
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken, İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, 7 Ekim’den bu yana 35'i Gazze Şeridi içerisindeki çatışmalarda olmak üzere 351’i asker 1400'den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre, Kassam Tugayları'nın elinde 239 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail'in saldırılarda 4 bin 324'ü çocuk, 2 bin 823'ü kadın olmak üzere 10 bin 569 Filistinli öldürüldü, en az 26 bin 475 kişi yaralandı.
Batı Şeria ve Kudüs’te İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 165 Filistinliyi öldürdü.
İsrail ordusu, Gazze'de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesini, Nasr Çocuk Hastanesini, El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayı'na bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini vurdu. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana yaşanan çatışmalarda 63 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.