Floyd'un polis şiddeti sonucu ölümüne karşı Washington DC'de düzenlenen ve özellikle pazar ile pazartesi akşamı şiddet eylemlerine dönüşen protestolar, şehirde güvenlik güçlerinin yoğunlaştırılması sonucunda son 2 gündür daha sakin geçiyor.
Polis, FBI, Ulusal Muhafızlar ve Gizli Servisin yanı sıra çeşitli askeri ve sivil gücünün görev yaptığı Washington DC sokaklarında, Beyaz Saray'ın karşısındaki güvenlik çemberi de bir sokak ileri taşındı.
Ulusal Muhafızlar ön saflarda ve halkın doğrudan karşısında güvenliği sağlıyor. Bu nedenle zaman zaman özellikle siyahi protestocular, Ulusal Muhafızların yanına giderek, başlarına gelen ırkçılık olaylarını bağırarak anlatıyor ve artık bir ad ım atılması gerektiğini söylüyor.
Gösteriler, kentte sokağa çıkma yasağının başladığı saat 23.00'den sonra da devam ederken, protestocular ellerindeki cihazlarla Beyaz Saray'a ve çevresindeki binalara, "Nefes alamıyoruz", "Katil polisleri durdurun" ve "Polisin askeriyeleşmesini durdurun" yazıları yansıttı.
Göstericilerin büyük bölümü geç saatlerde Beyaz Saray önünden ayrıldı.
Göstericiler "adalet" ve "köklü değişiklik" istiyor
Öte yandan göstericilerden bazıları, meydanlara inmelerindeki amaçlarını ve Trump yönetiminden taleplerini anlattı.
Illionis eyaletinde yaşayan ve Virginia'daki bir arkadaşını ziyarete gelen Mike Buttler, cuma gecesinden bu yana kentte düzenlenen protestolara katıldığını belirterek, "Floyd'un öldürülmesine ilişkin videoyu izledim. Bu tamamen mide bulandırıcı ve korkunç bir olaydı." dedi.
Buttler, ABD Başkanı Donald Trump'ın Twitter üzerinden açıklama yapmak yerine sokağa çıkması ve insanlara diyaloğa açık olduğunu göstermesi gerektiğini dile getirerek, "Trump, konuşmalarında insanların neden protesto yaptığına değinmiyor. Yasalar açısından gerçek bir değişikliğe gidilene kadar, bu tarz protestolar bitmeyecek." diye konuştu.
Washington DC'de yaşayan 28 yaşındaki Othame Teeter ise Trump'ın Floyd'un ölümünden dolayı tüm siyahilerin acısını paylaşması gerektiğinin altını çizerek, "Trump, tüm siyahi Amerikalılardan özür dilemeli." ifadesini kullandı.
Teeter, ülkedeki polis şiddetinin bir sonraki kurbanı olmaktan korktuğunu aktararak "Bir noktada bu protestolar bitecek, insanlar bizi anladığında bitecek. Polisler, siyahilere sistematik bir baskı uygulamayı bıraktığında bitecek." dedi.
Floyd'un son dakikalarındaki "nefes alamıyorum" feryadı tüm ABD'de yankılandı
Siyahi Amerikalı 46 yaşındaki George Floyd, dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken, olayla ilgili görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke genelinde pek çok kentte sıçramıştı.
Floyd protestolarında yaşanan şiddet ve yağmalamalar nedeniyle, başkent Washington ve New York da dahil en az 40 kentte gece sokağa çıkma yasağı getirilirken 25'e yakın kentte de, Ulusal Muhafız Birlikleri, polise destek sağlamak için devreye sokulmuştu.