Washington Post'un Pulitzer ödüllü köşe yazarı Kathleen Parker, ABD'deki ara seçimler sonrası kaleme aldığı "Trump yüzünü çevirebilir fakat biz Cemal Kaşıkçı'yı unutamayız" başlıklı makalede, Kaşıkçı olayını yeniden gündeme taşıdı.
"Acımasız cinayet emrini kim verdi?"
ABD medyasında bir süredir ana gündem maddesi olan Kaşıkçı olayının ara seçimler nedeniyle yavaş yavaş manşetlerden düştüğüne dikkati çeken Parker, "Şimdi, Beyaz Saray'daki gündelik hayatın soğuk gerçekliğine geri dönüyoruz. Başında ve sonunda, Cemal Kaşıkçı'nın acımasız cinayet emrini kim verdi ve sonuçları ne olacak?" ifadelerini kullandı.
Makalesinde, Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasını hatırlatan Parker, şöyle devam etti:
"Trump günlerce her zaman yaptığını yaptı. Acımasız şeyler söyledi, böylece medya dağılıp, ABD'nin Suudileri Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulacağı gibi bir tatsızlıktan uzaklaşacaktı. Temsilciler Meclisi ve Senatonun, Trump'ın övündüğü silah satışlarını kısıtlamayı tartışmasının dışında durum rahat ve kıvamındaydı."
Parker, aynı zamanda Trump'ın damadı Jared Kushner'in arkadaşı olan Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın "kadınları şoför koltuğuna oturtma" ve "bazı suçlarda taşlanma cezasını" kaldırma gibi girişimlerinden dolayı "yeni ilerici ümit" olarak görüldüğüne değindi.
"Amerikalılar ne Kaşıkçı'yı ne de Trump'ın yüzünü diğer tarafa çevirme isteğini unutmalı"
Kathleen Parker, "Taşlamada belki azalma yaşanırken, Kraliyet Ailesi ile yolu kesişen eleştirel gazetecilerin ve diğerlerinin öldürülmesi kabul edilebilir bir uygulama değil." ifadelerine yer verdi.
Parker, öte yandan Trump'ın İran'dan petrol satın alan ülkelere, Suudi Arabistan'ın boşluğu dolduracağı ve piyasaların teklemesini önleyeceği beklentisiyle yaptırımlar uyguladığına dikkati çekerek, "Silahlar bazı temelde satılıp alınmaya ve Yemenliler ölmeye devam edecek." yorumunu yaptı.
"Sonuçta, Cemal Kaşıkçı cinayetine nasıl bir cevap verildi? Gerçekten, pek değil." değerlendirmesinde bulunan Parker yazısını, "Diğer bir ifadeyle, yaşam önceki gibi devam edecek ama Amerikalılar ne Kaşıkçı'yı ne de Trump'ın yüzünü diğer tarafa çevirme isteğini unutmalı." ifadesiyle sonlandırdı.
Kaşıkçı olayı
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra haber alınamamıştı. Suudi Arabistan yönetimi 18 gün sonra gazeteci Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kalmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada "Maktul Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde, evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nda, daha önceden yapılan planlama doğrultusunda, başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür. Cesedi, yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir." ifadeleri kullanılmıştı.
Kaynak: AA