İsrailli insan hakları kuruluşu B'Tselem, geride kalan bir hafta içinde Yahudi yerleşimciler tarafından Filistinlilere karşı 15 saldırı vakası belgelediklerini açıkladı.
Bu saldırılardan birinin 27 Mart'ta Nablus kentindeki Calud köyünde yaşandığı belirtilen açıklamada, gece yarısı köye baskın düzenleyen yerleşimcilerin bir evi taşladığına ve beş aracı ateşe vererek tamamen yaktığına işaret edildi.
"Televizyon izlerken evin dışında bazı sesler ve cama çarpan bir şey duydum"
Olayın mağdurlarının tanıklıklarına yer verilen açıklamada, köy sakinlerinden Muhammed Abbad şunları anlattı:
“Televizyon izlerken evin dışında bazı sesler ve cama çarpan bir şey duydum. Neler olup bittiğini görmek için hemen çatıya çıktım, benim ve kuzenlerimin arabalarının yandığını gördüm. Yerleşimciler de Eş Kodeş yerleşim birimine doğru kaçıyorlardı."
"Yerleşimciler her an evlerimize gelip bize saldırabilirler"
Altı çocuk babası Abbad, kuzenleriyle yangını söndürmeye çalıştıklarını ancak başaramadıklarını aktardı.
Filistinli köylü, bölgedeki Yahudi yerleşimcilerin artan saldırıları için, "Uyuyamıyoruz tabii. Kendimizi güvende hissetmiyoruz. Yerleşimciler her an evlerimize gelip bize saldırabilirler. Bu ilk kez olmuyor. Bir de maddi kayıp var. İnşaatta çalışıyorum ve arabamda bir sürü alet vardı." dedi.
B'tselem: Saldırılar "devlet destekli"
Nablus'un güneyindeki Şilo Yahudi yerleşim birimi yakınında da 29 Mart'ta bir grup yerleşimci Filistinlilerin araçlarına taşlı saldırıda bulundu.
Aynı gün Ramallah'ın kuzeyindeki Sencel beldesi topraklarına inşa edilen Ma'ale Levone Yahudi yerleşim birimi girişinde toplanan yerleşimciler de Filistinlilerin araçlarına saldırdı.
Bu saldırıların "devlet destekli" olduğuna dikkati çeken B'tselem, İsrail askerlerinin yaşanan şiddet olaylarında Yahudi yerleşimcileri koruduğunu vurguladı.
Yahudi yerleşim birimleri uluslararası hukuka göre aykırı
İsrail'in 1967'de işgal ettiği Batı Şeria'da 250'den fazla yasa dışı Yahudi yerleşim birimi bulunuyor. Bu yerlerde ikamet eden Yahudi yerleşimciler, işgal altında yaşayan Filistinliler için hayatı daha da zor hale getiriyor.
Uluslararası hukuka göre, işgal altındaki topraklarda bulunan tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.