Batı Trakya Türkleri, Yunanistan'ın baskıcı politikalarına karşı direniyor...
Yunanistan geçtiğimiz günlerde aldığı kararla Türklerin yoğun olarak yaşadığı Batı Trakya'da öğrenci yetersizliği gerekçesiyle dört Türk azınlık ilkokulunu daha kapatacak.
Yunan tarafı bunun "kapatma" değil, öğrenci yetersizliğinden dolayı "askıya alma" uygulaması olduğunu iddia ederken, soydaş veliler ise bunu, azınlık öğrencilerinin Yunan devlet okullarına gönderilmesini amaçlayan bir adım olarak görüyor.
2011'den bu yana öğrenci yetersizliği gerekçesiyle sistematik olarak kapatılan Türk azınlık ilkokulu sayısı sürekli yükselirken, Batı Trakya'da faaliyetlerine devam eden azınlık okulu sayısı 86 olacak.
Batı Trakya genelinde, 1995'te 231 azınlık okulu faaliyet gösteriyordu.
Yunanistan Lozan Antlaşması ve eğitim protokollerine uymuyor.
Yunanistan, sayıca yetersiz olan azınlık ortaokul ve lise sayısının artırılmasına izin vermezken, İskeçe Azınlık Lisesi’ne yeni bir bina yapılmasına da engel oldu.
Batı Trakya'da eğitim alanındaki en büyük ihlallerden birinin zorunlu anaokulu eğitiminde gerçekleşiyor.
Anaokulları, kademeli olarak önce pilot bölgelerde, daha sonra tüm Yunanistan'da mecburi hale geldi. Yunan devleti, " anaokullarında tek dilli olarak sadece Yunanca eğitim olacak.' dedi.
Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tüm dünya Türklerinin yanında.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerek Yunan makamlarıyla gerek uluslararası arenalarda yaptığı konuşmalarda Batı Trakya Türk azınlığın haklarına vurgu yapıyor ve onların yanında olduğunun altını çiziyor:
"Türkiye olarak tüm imkanlarımızla Batı Trakya'daki kardeşlerimizin yanlarında olacağımızı burada tekrar vurgulamak istiyorum. Yunanistan'la gelişen diyaloğumuzdan Batı Trakya Türk azınlığın hak ve hukukunun korunması noktasında da istifade ediyoruz. Yunan makamlarıyla görüşmelerimizde Batı Trakya'daki soydaşlarımızın sorunları gündemimizin ilk sırasında yer alıyor.
Özellikle din ve ibadet hürriyetiyle eğitim haklarına dair meseleler sürekli takibimizdedir. Yunanistan tarafından atılan bütün adımları takip ediyor, ihtiyaç halinde gerekli müdahalelerde bulunuyoruz. İnşallah bundan sonra da Batı Trakya Türk azınlığa kol kanat germeye devam edeceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yunanistan'ın tüm adımlarını takip ediyor, ihtiyaç halinde müdahalede bulunuyoruz. Bundan sonra da Batı Trakya Türk Azınlığa kol kanat germeye devam edeceğiz. pic.twitter.com/qvwS27JQKE
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) July 24, 2024
Atina'nın Batı Trakya Türklerine karşı baskıcı politikasını tarihi süreç olarak attık.
30 Ocak 1923'te Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi Sözleşmesi imzalandı. '30 Mayıs 1923'ten itibaren Yunanistan'daki Yunan uyruğu olan Müslümanlar ve Türkler ile Türkiye'deki Türk uyruğu olan Hristiyan Ortodoks Rumlar göçe tabi tutulacaklar' denildi.
Türkiye ve Yunanistan’ın taraf olduğu anlaşmalar uyarınca Batı Trakya’daki Türk nüfus ile İstanbul, Gökçeada ve Bozcaada’daki Rum Ortodoks nüfus, iki ülke arasındaki zorunlu mübadelenin dışında bırakıldı.
Lozan Barış Antlaşması’yla Batı Trakya Türk toplumuna “azınlık” statüsü tanındı.
Antlaşma imzalanalı nerededeyse 100 yıl geçse de Batı Trakya Türkleri eğitim, kimlik, din, dil ve kültürel anlamda Yunanistan’la mücadele ediyor.
Takvimler 4 Kasım 1987'yi gösteriyordu.
Yunanistan, "Batı Trakya'da Türk yok" diyerek dernek ve vakıflarda ''Türk'' kelimesinin kullanılmasını yasakladı.
Yunan yargısı yasağı onaylayarak ''Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği” ve “Gümülcine Türk Gençler Birliği" için kapatma kararı aldı.
Batı Trakya Türklerinin lideri olan Dr. Sadık Ahmet, Batı Trakya Türklerine "Türk" diye hitap ettiği için 1990'da yine hapis cezasına çarptırıldı.
Hapse girmeden önce, "Sadece Türk olduğum için hapse götürülüyorum. Eğer Türk olmak suçsa, şunu tekrarlıyorum: Türk'üm ve öyle kalacağım" diyerek en bilinen deklarasyonlarından birini yapan Dr. Ahmet'in Gümülcine'de görülen mahkemesine binlerce kişi akın ederek, destek için binanın dışında "Biz Türk'üz" sloganları attı.
Batı Trakya Türklerinin yaşadığı İskeçe Horozlu köyündeki Müslüman Türk Mezarlığı, Bulustra Belediyesi tarafından yerle bir edildi.
Bulustra Belediye Başkanı Yorgos Çitiridis, Bölgenin belediyeye ait olduğunu savunarak tarihi mezarlığı, yerine spor tesisi ve çocuk parkı yapılması için yok etti.
Yunanistan, Selanik yakınlarındaki Aleksandria'da Müslüman azınlığa mescit izni vermiyor.
Türkler sadece eğitim ve ibadet yeri bulmakta değil, mezarlık bulmakta da zorlanıyor zira Yunan makamları Müslüman mezarlığına izin vermiyor.
Cenazeler yıllardır, yüzlerce kilometre uzaktaki mezarlıkta defnediliyor.
Geçtiğimiz yıllarda hayatını kaybeden İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete de Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığının temel hak ve özgürlüklerini baskı altına aldığını paylaşmıştı:
"Batı Trakya'da bir Türklük vardır. Bu Türklüğü yaşatmanın yolu da bunun bilinmesidir, destek çıkılması, konuşulmasıdır. Bunu tüm 'Türküm' diyenlere söylemek istiyorum. 'Müslümanım' diyenlere de söylemek istiyorum. Batı Trakya'da Müslümanlık vardır, cami vardır, okul, ezan vardır fakat bunların hepsi tehdit altındadır."
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) 2008'de Yunanistan aleyhine verdiği karara göre, dernekler isimlerinde "Türk" sözcüğünü taşıma hakkına sahip.
Ancak Yunanistan bu hakkı Türklere tanımamakta direniyor.