Neredeyse dünyanın tamamına yayılan bir virüs… İlk olarak Çin’in Wuhan şehrinde görülen koronavirüs (COVID-19) ile bugün tüm dünya mücadele ediyor. Her gün binlerce insan hayatını kaybediyor. Elbette ülkeler kendi önlemlerini alıyor, insanlar da.
Bu süreçte evde kalmak ve sosyal izolasyonu sağlamak oldukça önemli. Türkiye’de ilk vakanın görülmesinden sonra birçok önlem alındı. Peki, diğer ülkelerde durum ne?
Kanada, İngiltere, İspanya ve İrlanda’da yaşayanlarla bu süreçte neler yaşadıklarını ve ülkede ne gibi önlemler alındığını konuştuk.
Kanada
Kanada’nın Montreal şehrinde yaşayan Daniele Iannarone, bir okulda hem öğretmen hem de yönetici pozisyonunda çalışıyor. Koronavirüs salgınının ülkede yayılması nedeniyle bölgedeki tüm okullar kapatıldı ve Daniele de evden çalışmaya devam ediyor.
Ülkede insanların panik halde olduğunu anlatan Daniele, “El dezenfektanları ve tuvalet kağıdı gibi ürünleri toplu bir biçimde alıyorlar. Hayat gerçekten değişiyor. İçerde kalmak zorundayız, diğer insanlarla bağlantımıza sınır getirmeliyiz. Bu zorunlu değil ama yapmalıyız. İnsanlar korkuyor ve bunu ciddiye alıyor. Neyse ki ben ödeme almaya devam ediyorum ancak eğlence yerlerinde, sinemalarda çalışanlar gibi saatlik ücret karşılığı çalışanlar para almıyorlar” diyor.
Ülkede ekonomik bir çöküşün hissedildiğini söyleyen Daniele Iannarone, zor zamanlardan geçildiğini ve herkesin bu zamanların sona ermesini istediğini söylüyor.
İspanya
İspanya’nın turistik yerlerinden birinde Gran Canaria’da yaşayan Sara Morín, normalde çok kalabalık olan sokakta kimsenin olmadığını anlatıyor.
"İletişim ajansında çalışıyorum ve iş yerime gitmek zorundayım çünkü ofiste en az 1-2 kişi olmak zorunda. Benim için ofise gitmek bir sıkıntı yaratmıyor çünkü çocuğum vs. yok. Ama durum ortada, caddeler tamamen boş, aynı şekilde kafelerin hepsi kapalı. Normalde ofise gelmeden önce kahvaltı yaptığımız kafeler de dahil. Caddelerde hiçbir hareketlilik yok."
Maske bulamadığı için takamadığını söyleyen Sara, "Ama yine de risk grubuna girmediğim için ve risk grubuna giren birileriyle görüşmediğim için maske takmamak beni çok endişelendirmiyor" diyor.
Sara, aktivitelerin tamamen durdurulmasını ise yerinde bir karar olarak görüyor. Bu durumun Gran Canaria için eksilerini ise şöyle anlatıyor:
"Fakat bu Canaria için düşünüldüğünde oldukça negatif bir durum. Çünkü burada insanlar turizm sayesinde geçiniyor. Eğer turizm yoksa, gelir de yok. Bu yüzden birçok işletmenin geleceği tehlikede. Fakat bu durumun geçmesini beklemekten başka yapacağımız bir şey yok. Sonrasında yapılacak çok şey var. Bu yüzden beklememiz gerek. İnsanların beklememiz gerektiğini anlamasını sağlayın, bu bir fedakarlık. Korkunç ve sonuçları kötü olacak."
İngiltere
Yağmur Çınar, yaklaşık 3,5 yıldır İngiltere’nin başkenti Londra’da yaşıyor. Moda sektöründe üretim geliştirme asistanı olarak çalışıyor. İngiltere’de artan hasta sayısının yoğun bir panik yarattığını anlatan Çınar, ülkede neler yaşandığına dair şu bilgileri veriyor:
"2-3 hafta öncesine kıyasla insanların daha endişeli olduğu kesinlikle söylenebilir. Marketlerin yağmalanması burada da karşılaştığımız bir durum oldu. Hızlı tükenen ürünler arasında el temizleme jeli, makarna ve tuvalet kağıdı gibi ürünler var. Hafta başından beri pek çok iş yeri evden çalışmayı teşvik ediyor. Fakat Ankara Anlaşmalılar için aynı durum söz konusu değil."
İrlanda
İrlanda’da yaşayan Clio Kaya ise koronavirüs başladığından beri evden çalıştığını vurguluyor.
Durumun ülkede biraz değiştiğini söyleyen Clio, “Barları ve restoranları kapattılar ama insanlar hala dışarıya çıkabiliyor. 2 gün önce dışarı çıktım ve sokakta insanları gördüm.” diyor.
1.8ºC
Ankara
