Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuşan Özvar, akademik camia olarak vatan savunmasında hayatını kaybeden tüm şehitlere Allah'tan rahmet, yararlılara acil şifalar diledi.
Özvar, "Kahraman güvenlik güçlerimizin yurdumuzun dört bir yanında ve sınırlarımızın ötesinde gerçekleştirdikleri terörle mücadele operasyonlarını tüm kalbimizle destekliyoruz." ifadesini kullandı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı 18 üniversitede öğrenim gören öğrenci sayısının 400 binin üzerinde olduğuna işaret eden Özvar, ayrıca aileleri deprem bölgesinde yaşayan, farklı illerde üniversite hayatlarına devam eden öğrencilerle birlikte 700 bini aşkın öğrencinin depremlerden etkilendiğini anlattı.
Depremler dolayısıyla aldıkları kararlarla, üniversiteleri 2022-2023 bahar yarıyılında eğitim-öğretim faaliyetlerini hem uzaktan hem de yüz yüze sürdürebilme esnekliğine kavuşturduklarını, öğrencilere bahar döneminde tercihe bağlı olarak kayıt dondurma ve özel öğrencilik gibi imkanlar tanıdıklarını hatırlatan Özvar, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle depremden etkilenen öğrencilerin katkı payı ödemesinden muaf tutulduğunu aktardı.
Yükseköğretim Kurulu olarak deprem bölgesinde ikamet eden adaylar için bölge üniversitelerine yapılan yerleştirmelerde, genel kontenjanda herhangi bir eksiltmeye gitmeden, yüzde 25'lik ek depremzede kontenjanı tanımladıklarını dile getiren Özvar, "Yaklaşık 24 bin kişilik bu kontenjan depremzede adaylarımız tarafından geçtiğimiz yerleştirme döneminde tam kapasiteyle kullanıldı." bilgisini verdi.
198 ülkeden 340 bine yakın uluslararası öğrenci
Erol Özvar, 2022'de üniversiteye başvuran aday sayısının 3 milyon 243 bin iken, bu yıl bu sayının yüzde 9'luk artışla 3 milyon 527 bine yükseldiğini, açık öğretim programlarıyla birlikte 1 milyonun biraz üzerinde olan kontenjanların bu yıl yüzde 99,8 gibi çok yüksek bir doluluk oranına ulaştığını belirtti.
Yükseköğretim kapasitesinin artışının sadece ülke vatandaşlarının erişimini kolaylaştırmadığını, aynı zamanda bu yıl 198 ülkeden 340 bine yakın uluslararası öğrenciye üniversitelerde öğrenim görme imkanı sağladığını ifade eden Özvar, "İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda uluslararası öğrencilerin Türkiye'ye olan ilgisi artarak devam edecektir. Yaptığımız hesaplamalar, Türkiye'nin dünyada en çok uluslararası öğrenciye sahip olan ilk 10 ülkeden biri olacağını göstermektedir." diye konuştu.
"Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerin yükseköğretim kurumları ile ilişkilerin geliştirilmesi için çalışıyoruz"
Özvar, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölgesel ve küresel konularda önemli bir aktör olma yönündeki politikalarıyla uyumlu şekilde bilim diplomasisini önemsediklerini ve uluslararası alanda ilişkileri ve işbirliklerini geliştirmeye yönelik adımlar attıklarını, bu faaliyetlerde Dışişleri Bakanlığı ile yakın eşgüdüm içerisinde olduklarını anlattı.
Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerin yükseköğretim kurumları ile ilişkilerin geliştirilmesi için önemli çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Özvar, bir süre önce Semerkand'da düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Eğitim Bakanları Toplantısı'nda, "Türk Üniversiteler Birliği'nin güçlendirilmesi ve akademik dünyada bir marka haline getirilmesi", "Türk Dünyası Yükseköğretim Alanının oluşturulması", "Türk Dünyası Yükseköğretim Veri Bankasının oluşturulması", "Türk Dünyası Yükseköğretim Kalite Güvencesi Ajansının kurulması" ve "Türk Dünyası Yükseköğretim Vakfının tesis edilmesi" önerilerinde bulunduklarını bildirdi.
Teşkilat Genel Sekreterliği'nin de önerileri olumlu karşılamasıyla daha ayrıntılı ve kavramsal bir çalışma yaptıklarını belirten Özvar, "Bu çalışmamızın önümüzdeki kasımda gerçekleştirilecek Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'nde de Türkiye'nin önerileri olarak sunulması hususunda tensip ve desteğinizi istirham etmekteyiz." dedi.
Avrupa Üniversite Birliği Başkanı 7 Kasım'da Türkiye'ye gelecek
Özvar, Yükseköğretim Kurulu olarak Avrupa yükseköğretim alanıyla olan ilişki ve işbirlikleri daha ileriye taşımayı hedeflediklerini dile getirerek, "Avrupa'nın en önemli sivil toplum kuruluşlarından birisi olan Avrupa Üniversite Birliği (EUA) Başkanı ve Genel Sekreteri, 7 Kasım'da Kurulumuza bir çalışma ziyareti gerçekleştirecektir. Bu ziyarette üniversitelerimizin Avrupa yükseköğretim alanında nasıl daha etkin olabilecekleri bütün boyutlarıyla ele alınacaktır." bilgisini paylaştı.
Türk Dünyası ve Avrupa ile yükseköğretim alanındaki yakın ilişkileri güçlendirirken, İslam dünyası yükseköğretim kurumlarıyla da işbirlikleri geliştirecek adımlar attıklarını kaydeden Özvar, "İnanıyoruz ki İslam dünyasında bir yükseköğretim alanının oluşumuna katkı sağlamak, bütün İslam dünyası ülkeleri için hayırlı bir teşebbüstür." diye konuştu.
Bu konuda attıkları adımlardan birinin geçen ağustos ayında İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) ile bir işbirliği protokolü imzalamak olduğunu anlatan Özvar, protokolle İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerdeki öğrencilere, Türkiye'deki üniversitelerde eğitim alma ve işbirliği yapma imkanı sunulacağını kaydetti.
Özvar, üniversiteleri son dönemde dünya üniversiteler sıralamalarında elde ettikleri başarılar için de tebrik etti.
"Son 2 yılda birçok üniversitede yapay zeka alanında programlar açtık"
YÖK Başkanı Özvar, konuşmasında bütün dünya üniversitelerini yakından ilgilendiren yapay zeka teknolojilerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yapay zekanın öngörülemeyen geleceği ve trilyon dolarlık ekonomik hacmiyle toplumun bütün alanlarını etkileme potansiyeli taşıdığına işaret eden Özvar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Yeni meslek ve istihdam alanları oluşturabileceği gibi, bir o kadar da mevcut meslekleri tasfiye edecek ve istihdamdan tasarruf sağlayacak potansiyele sahip yapay zeka dünyası, hepimizin şimdiden daimi gündemi haline gelmesi gereken bir konudur. Yapay zeka dünyasının diğer kurumlar kadar üniversiteleri de dönüştürecek bir potansiyele sahip olduğunu söylemek abartılı olmayacaktır. Yapay zekanın üniversiteleri nasıl etkileyeceği sorusu, bu teknolojinin kurumlarımızda nasıl kullanılacağı ve uyumlu hale getirilebileceğiyle yakından alakalıdır. Yükseköğretim Kurulu, yapay zeka dünyasını daimi bir gündem maddesi olarak üniversitelerimizle birlikte bir süreden beri çalışmaya başlamıştır."
Son 2 yılda birçok üniversitede yapay zeka alanında lisans ve lisansüstü programlar açtıklarını, Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde Veri Bilimi ve Yapay Zeka Enstitüsü kurduklarını, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisiyle ortaklaşa yürüttükleri proje kapsamında, 4 üniversitede açılan siber güvenlik meslek yüksekokullarına ilk defa öğrenci almaya başladıklarını anlatan Özvar, bu girişimlerin temel hedefinin, bu alanda nitelikli kadroların yetiştirilmesini sağlamak olduğunu vurguladı.
Özvar, "Yükseköğretim sistemimizin ülkemizdeki büyüklüğü, iktisadi gelişmede oynadığı rol, beşeri sermayemizin artırılmasındaki görev ve sorumluklarımız göz önünde bulundurularak, zatı devletlerinin başlattığı sivil anayasa çalışmalarında Yükseköğretim Kurulumuzun kurumsal yapısının ve kapasitesinin gözden geçirilmesi ihtiyacının bulunduğunu yüksek tensiplerinize arz ederim." ifadelerini kullandı.