Milli Eğitim Bakanlığı ile Baykar Makine Sanayi Ticaret AŞ arasında Baykar Milli Teknoloji Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi için "Mesleki Eğitim İşbirliği Protokolü İmza Töreni" yapıldı.
Baykar Yerleşkesi'nde düzenlenen törende konuşan Özer, yanlış eğitim politikaları ve kasıtlı eğitim manipülasyonlarının eğitim sistemlerinde uzun süren travmaların yaşanmasına yol açtığını söyledi.
Katsayı uygulamasının 1999 yılında yürürlüğe girdiğini aktaran Özer, 2012 yılında büyük mücadelelerle bunun ortadan kaldırıldığını belirtti.
Bakan Özer, katsayı uygulamasının amacının meslek lisesi mezunlarının yükseköğrenime erişimini engellemek olduğunu, bunun gizli bir amaç ve örtük niyeti barındırdığını kaydetti.
Örtük niyetin akademik olarak başarılı öğrencilerin mesleki eğitimden uzaklaşması olduğuna dikkati çeken Özer, dolayısıyla mesleki eğitimin çok dezavantajlı bir hale geldiğini anlattı.
Özer, 2012 yılında katsayı uygulamasının kaldırılmasının ardından tüm Milli Eğitim Bakanlarının mesleki eğitimi güçlendirmek için çok ciddi gayretler ve emekler harcadığını belirtti.
Son 20 yılda eğitimde yapılan çalışmaları dile getiren Özer, özel sektör temsilcilerinden mesleki eğitimi birlikte dizayn etmeyi istediklerini vurguladı.
Bakan Özer, atılan adımlarla meslek liselerini, hiçbir yere yerleşemeyen öğrencilerin bir eğitim destinasyonu olmaktan çıktığını söyledi.
Buraların gençlerin yerleşmek için birbiriyle rekabet ettiği bir lise türüne dönüştüğünün altını çizen Özer, "İlk adımı savunma sanayi alanında ASELSAN ile attık. Yani düşünün savunma sanayi alanında bu kadar güçlenen, artık yerli imalata önem veren, Türkiye'nin bu alanda eğitim veren tek bir okulu yoktu. Aselsan Mesleki Teknik Anadolu Lisesi ilk yüzde birlik başarı diliminden öğrenci almaya başladı" diye konuştu.
"Öğrenci okurken emekle hakkaniyetli ilişki kurmaya başladı"
Özer, aynı zamanda mesleki eğitimde üretim kapasitesini arttırmaya çalıştıklarını ifade etti.
Döner sermaye kapsamındaki üretimde 3 amaçlarının olduğunu aktaran Özer, şöyle devam etti:
"Birincisi, yaparak öğrenme. Yaparak öğrenmeyi eğitimin göbeğine, odağına oturtabilmek. İkincisi, iş gücü piyasasıyla mesleki eğitimin üretimini öyle bir senkronize yapmak ki bu yaptıktan sonra istihdam edilebilirliklerini arttırabilmek. Üçüncüsü de biliyorsunuz, döner sermaye kapsamında üretime katkı payı olarak öğrenciler asgari ücret kadar, öğretmenlerimiz ise iki asgari ücret kadar ücret alabiliyorlar. İşte bu hamlelerle 2018-2019 yıllarında 200 milyon (lira) olan üretim kapasitesini, Türkiye'deki tüm meslek liselerinde, 2022 yılında 2 milyara yükselttik. Bu seneki hedefimiz 3,5 milyar. 100 milyon lira sadece öğrencilere dağıttık. Yaklaşık 200 milyon lira da meslek lisesindeki öğretmenlerimize dağıttık. Yani öğrenci okurken emekle hakkaniyetli ilişki kurmaya başladı."
Bakan Özer, mesleki eğitimde üretim kapasitesi arttıktan sonra aynı anda mesleki eğitimde AR-GE döneminin başladığını belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanı'mızın teşrifleriyle Külliye'de 55 tane AR-GE merkezinin açılışını yaptık. Mesleki eğitimde AR-GE konuşulmaya başlandı. Bu bir tarihtir. Yani bir zamanlar 'ne olacak meslek liselerinin halinden' artık inovatif çalışmaların yapıldığı bir mesleki eğitimle evirilmeye başladık" sözlerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığının 2000'li yılların başında yılda tescilini aldığı ürün sayısının 2,9 olduğunu açıklayan Özer, bunların patent, faydalı model, marka ve tasarım tescilli olduğuna değindi.
Özer, 2022 yılını ise 8 bin 300 fikri mülkiyet tesciliyle kapattıklarını belirterek, "Ve bunun 184 tanesi ticarileşti. Meslek liseleri artık yurt dışına ihracat yapmaya başladı. Sadece ürünü ihracat etmiyor. Meslek liseleri o ürünü üreten makineyle üretebilir duruma geldi. Yani siz üreten ülke yolunda bir büyüme iddiasıyla yola çıkıyorsanız eğitim sisteminde onun karşılığı olan gelişmeyi dinamik bir şekilde üretemezseniz bu üretimi sürdürülebilir kılmanız mümkün değil" dedi.
Bakan Özer, mesleki eğitimdeki gelişmeler öncesinde 2021 yılının sonunda Türkiye'de usta, kalfa ve çırak sayısının 159 bin olduğunu, bugün ise 1 milyon 410 bine çıktığını bildirdi.
Ankara'da açılan Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Teknolojileri Meslek Lisesi'nin bu yıl ilk kez öğrenci almaya başlayacağına dikkati çeken Özer, ülkenin vatandaşlarına güven, düşmana korku salan, savunma sanayi hamlelerinin en itici gücü olan Baykar'da bu büyümeyi sürdürülebilir kılmak için Baykar Milli Teknoloji Meslek Lisesi'nin kurulması adına çok önemli bir arifede olduklarını dile getirdi.
"Her bir öğrenci asgari ücret kadar burs alacak"
Bakan Özer, burasının çok özellikli bir meslek lisesi olacağını, sınavla öğrenci alacağını söyleyerek, şunları kaydetti:
"Ama sadece sınavla öğrenci almayacak, aynı zamanda sınavla yerleşen öğrenciler mülakattan geçirilecek. İkincisi hazırlık okulu olacak. İngilizce bir yıl hazırlık okulu olacak. Bu alandaki, Baykar grubundaki uluslararası uzmanlar derslere girecek. Öğrenciler dışarıdan savunma sanayiyle ilgili beceri eğitimi almak için yer aramayacak. Doğrudan burada beceri eğitimini alacak. Ve her bir öğrenci şu andaki okullarımızdaki en yüksek oranda bursla desteklenecek. Şu anda Milli Eğitim Bakanlığı sistemi içerisinde asgari ücretle ilişkilendirilmiş burs alan bir okul türümüz yok, ilk kez bu okulumuz. Tüm öğrenciler, 50 öğrenci alacağız, her bir öğrenci asgari ücret kadar burs alacak. Asgari ücret değiştiği, yükseldiği zaman da o burs miktarı da yükselmiş olacak."
"Geleceğe hazırlanmalıyız"
Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar ise ülkenin başta insansız hava araçları olmak üzere savunma sanayi ürünlerinin geliştirilmesinde dünyada önemli bir konuma geldiğini söyledi.
Bugün erişilen konumun tartışmasız olarak, özellikle de bağımsızlık açısından çok kıymetli olduğunu belirten Bayraktar, "Ancak bilgi ve teknoloji geliştirmek sürekli emek ve ilgi ister. Bu sebeple sahip olduğumuz bilgiyi ve bugün gerçek noktayı yeterli görmek ilerlememizin, gelişmemizin önündeki en büyük engeldir. Bu nedenle geleceğe yönelik çalışmalarımızı tutkuyla sürdürmeli, süratle planlamalı ve kararlı bir şekilde ileriye yürümeye devam etmeliyiz. Geleceğe hazırlanmalıyız. Süreklilik ve sürdürülebilirlik bu yoldaki önemli mihenk taşları olacaktır. Bunun için kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmalı, niteliğini ve niceliğini geliştirmeliyiz" değerlendirmesini yaptı.
Vazifelerinin ülkeye yeni Baykar'lar kazandıracak gençleri nitelikli bir şekilde eğitmek olduğuna dikkati çeken Bayraktar, bu doğrultuda Bakanlık ile çok önem verdikleri işbirliğine adım attıklarını anlattı.
Bayraktar, önümüzdeki eğitim öğretim döneminde faaliyete geçmesini planladıkları Baykar Milli Teknoloji Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde özellikle havacılık ve uzay alanında ülkeyi yarınlara taşıyacak gençleri yetiştirmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Milli Eğitim Bakanı Özer ile Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar tarafından ilgili protokol imzalandı.
İmza töreninin sonunda katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi.
Gençlere burs sağlanacak
Protokol kapsamında, İstanbul'da savunma, havacılık ve uzay alanında ilk kez açılacak Baykar Milli Teknoloji Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğrenciler hazırlık artı 4 yıl eğitim görecek.
Eğitim alan başarılı öğrencilere hem lise hem de üniversite eğitimlerinde BAYKAR bursu ile destek verilecek.